Giriş
(8)

Bahceli dedemizin plani nedir

die fetten jahre sind vorbei
Siyasi kutuplasmaya ve kavgaya girmeden, surece yonelik analizleriniz nedir, dedemiz neden boyle bi surece girdi size gore, bahceli ve apo beraber fotograf paylasiyor olcak onumuzdeki gunlerde, sizce plan nedir, kurtleri oyaliyorlar mi size gore ?
Siyasi kutuplasmaya ve kavgaya girmeden, surece yonelik analizleriniz nedir, dedemiz neden boyle bi surece girdi size gore, bahceli ve apo beraber fotograf paylasiyor olcak onumuzdeki gunlerde, sizce plan nedir, kurtleri oyaliyorlar mi size gore ?
+1
die fetten jahre sind vorbei
(11 saat)
Kürtleri değil Türkleri oyaladılar şimdiye kadar.
ölmeden önce yapılması gereken şeyleri tek tek deniyor sanırım.
0
duyuruuser
(11 saat)
herhangi bir programı yok. hükümet ortağı kalabilmek için her şeyi yapabilecek bir parti ve lider. çünkü seçime tek başına girse barajı dahi geçemez. söylemleri etkili olmazsa iktidarın popüler ortağı olamamaktan rahatsızlık duyacağı için gündem de kalmak istiyor. bahçeli dışında da terör örgütü lideriyle görüşmek isteyen de yok. ayrıca kürtleri oyalan hükümet, affı yarım verdi, demirtaşı çıkarmadı, terör örgütü lideri ile görüşmüyor. hükümetin ve mhpnin bir planı yok bu süreç hem akp hem mhpyi kitlemiş durumda. akp kendinin bu işten sıyırır ama bahçeli bu süreç ilerlemezse siyasi kariyerinin sonuna gelecektir.
-1
mikahakkinen
(10 saat)
belediye seçimlerinde kaybettikleri oyları hdp seçmeni ile kapatma çalışmaları. (öyle zannediyorlar)
0
HellKeePer
(10 saat)
tamamen jeopolitik. abd ne derse yapmak zorundalar. esad'ın bir anda düşmesi ve pyd'nin suriye siyasetinde söz sahibi olması bizi pkk'yla diyaloğa mecbur bıraktı. üstelik bir sonraki seçimde dem oyları olmadan %50'yi aşamayacakları belli. bunun için büyük kumar oynadılar ama bu çözüm sürecinin sonucu da 7 haziran 2015 seçimlerindeki gibi oy kaybetmeleriyle sonuçlanacak.
+2
beatbox yapan metalci
(9 saat)
İktidar elden gidiyor. Son yerel seçimler bunu bir kez daha ispatladı. Muhalif cephe büyüyor.

Koltuklar elden gidiyor. Üç-beş maaşlı görevler elden gidiyor.
Bürokraside kadrolaşmalar gidiyor.
Yandaşa verilen ballı ihaleler gidiyor.

Kemik akp ve mhp kitlesi hariç oylarına talip olacakları kürtlerden başka kesim kalmadı. Tek değişken kitle o.

İktidarı bir kaybetti mi bir daha alamayacaklarını biliyorlar. Kazanmak için her şeyi yapacaklar.

Daha yazarım da neyse.
+1
yurtsuz john
(9 saat)
Kürtlerin desteğini kazanmaya çalışıyorlar. %20'lik kürt oylarını küçümsememek gerek. Apo'yu bir salsalar %20 oy akp-mhp ilttifakına gider. Önümüzdeki seçimi kürt oyları ile kazanacaklar
-2
runaway
(8 saat)
Oy vs. aradıkları yok. İçerde sıkıştılar, para yok. O kadar suç işlediler ki, koltuğu da bırakmak istemiyorlar. Abd ne derse, onu yapıyorlar.

Abd, iç siyaseti komple dizayn etti. akp, mhp, chp, dem, deva, gelecek vs. hepsi aynı hedefe çalışıyor.

.
+1
kartallar yuksek ucar
(6 saat)
Bahçelinin bir planı yok. abd İsrail-hamas Türkiye-pkk ilişkileri üzerinden bir pazarlığa girdi; amaç bölgedeki sıradaki hedef olan iran ve levant için aksiyonlar alabilecek duruma gelmek. geleceğini sandıkla garantileyemeyeceğini bilen hükümet ittifakı bu pazarlıktan bir şeyler kapma derdiyle bütün tuşlara basıyor.
Bahçeli ise kendi rolünü oynuyor.
0
Bruce
(5 saat)
(20)

en yakın arkadaşımın evli biriyle aylardır birlikte olması

megalomaniac
Selam duyurucular, epeydir buralara uğramamıştım ama bu konu çok canımı sıkınca, kimseye de anlatamayacağım için sizlerin fikrini merak ettim.En yakın arkadaşım geçirdiğimiz yazdan beri evli ve çocuklu biriyle ilişki yaşıyor. Başlarda sadece fiziksel çekimdir, birkaç buluşmaya vazgeçer demiştim faka
Selam duyurucular, epeydir buralara uğramamıştım ama bu konu çok canımı sıkınca, kimseye de anlatamayacağım için sizlerin fikrini merak ettim.
En yakın arkadaşım geçirdiğimiz yazdan beri evli ve çocuklu biriyle ilişki yaşıyor. Başlarda sadece fiziksel çekimdir, birkaç buluşmaya vazgeçer demiştim fakat maalesef öyle olmadı. 4-5 aydır sürüyor. Hiç böyle bir kız değildir, 34 yaşında ve toplasak 2-3 sevgilisi olmuştur ve hepsi de uzun süreli ilişkiydi. Bazı bedensel şeyleri geç keşfettiği için bu yola kapıldı belki de diye düşündüm ama uzadıkça ve dışarıda her yerde rahatça buluşup gezdiklerini gördükçe daha da üzüldüm. Başlarda bana ne yaptıklarını nereye gittiklerini anlatırdı ama şimdi arabada, cafede onun yanındayken ararsa/ben ararsam birlikte olduklarını öğrenince hemen kapatıyorum, bişey anlatacaksam vazgeçiyorum, selam da söylemiyorum, konuşursam da yanındakini yok sayarak konuşuyorum.
Birkaç sefer anlattım, istese 1 haftada boşanabilir tanışmanızdan beri neden yapmıyor sence diye uyandırmaya çalıştım, çocuklarına ayıracağı vakti dışarda orda burda gezerek geçiren biri sence doğru bir partner midir boşansa bile dedim, ne desem biraz savunup biraz haklısın deyip sürdürüyor aynı şekilde ve ben arkadaşımı kaybetmek istemiyorum. Onu tanıyan kimseye de bunu anlatıp yardım isteyemem.
Başka şehirde yaşıyor, yanına gidip yüz yüze son 1 kez konuşup bu konuyu ebediyen kapatsam mı, yoksa yavaş yavaş mesafe koyup uzaklaşsam mı... Çok seviyorum kendisini, çok kıymetli.
-1
megalomaniac
(12.11.25)
İyi de ağa bu durumun senin arkadaşlık iliskinle ne alakası var?
Kadın nasıl isterse öyle yaşıyor, evli olması seni ilgilendirmiyor. Sevgilisi varmis gibi devam edebilirsin. Sanki sevgilisi var diye hayatın zarar goruyor gibi yazmışsın.
-12
artıküyeolmakistiyorum
(12.11.25)
Öncelikle "onu tanıyan kimseye de bunu anlatıp yardım isteyemem." demişsiniz ama zaten arkadaşınızın yardım ister gibi bir hali yok. Siz size göre doğru olanı yapıp onun görmediği ya da görmek istemediği şeyleri anlatmışsınız. O da biraz size hak vermiş biraz da kendi ilişkisini savunmuş ve kaldığı yerden devam etmiş.
Hiç öyle bir kız değildir demişsiniz haklılık payınız vardır elbette ama ben her zaman insanın içinde saklı başka bir benliğin olduğuna inanırım yani kimse belirli bir yaştan sonra değişmez sadece yapacakları şeyler için fırsatlar belirli zamanlarda gelir insana.

Kendisi sizin için çok kıymetliyse şu anda yaşadığı ilişki süresince aranıza mesafe koymanız en doğrusu olacaktır çünkü bu şekilde iletişime devam etmeniz sizi daha da rahatsız edecek. Ara sıra haber almanız yeterli. Karşı taraf evli olduğu için illa ki ilişkiyi noktalamak zorunda kalacak. O zaman görüşmek isterseniz kaldığınız yerden görüşmeye devam edebilirsiniz diye düşünüyorum.

DİPNOT: Kimsenin yaşadığı ilişkiyi yargılamıyorum sadece karşı tarafın yaşadığı "rahatsızlığa" çözüm üretmeye çalışıyorum.
+1
mermaidd
(12.11.25)
'Benim öyle bir arkadaşım olsa' diyemem çünkü o yapıda bir arkadaşım olmaz. Anında ilişkimi keserim.

Ahlaksızlıkta en dip nokta bence bu. Arkadaşımın ahlaksız biri olması beni nasıl ilgilendirmez ki?
0
Mirket
(12.11.25)
yaşadığım yerde de var. evli adamla birlikte, onun için eşiyle mahkemelik adam. kadın boşanmıyor. artık bunların dedikodusunu duymaktan o kadar yoruldum ki. buraya da yazmıştım sana ne oluyor diyenler oldu. o gündür aynı soruyu soruyorum kendime. bana ne oluyor. niye triplere giriyorum. gönül işleri çok hassas büyük konuşmaya gelmez. kulaklarımı sağır ediyorum bu konular geçince. gözlerimi sımsıkı kapatıyorum.

kız da slm verirse alıyorum tabi. herkes bir insan. ben de aciz bir kulum. neden almayayım. samimiysem uyarımı yapar geçerim.
-1
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(12.11.25)
ortada sizi ilgilendiren, arkadaşlığınızı bitirecek bir durum yok.
-3
my fault
(12.11.25)
Benim sıkıntım yanlış anlaşılmasın, ben de böyle bir şey yapabilirim bir gün, insan hataya müsaittir her zaman. Ama "bir kişi bile gözümü açmam için beni sarsmadı, herkes normal karşıladı ben de normal bir şey yapıyorum sandım, böyle birine zamanımı ve sevgimi verdiğim için pişmanım, şimdi hem sevgisiz hem de herkese karşı güvensiz hissediyorum" demesini istemiyorum bir gün. Çünkü çok duygusal ve hassas kalplidir.

Şimdi ben başlarda (ilk söylediği zamanlarda) hafife alıp üzerine düşmediğim için suçlu hissediyorum.
0
🌸megalomaniac
(12.11.25)
Yavaş yavaş mesafe koymayın, arkadaşlığınızı nedenini açıklayarak bitirin. İnsan hata yapar, evet. İkna etmeyi denediniz, hatasında ısrar ediyor. Normalleştirmeyin. Birinin boşanmasını beklemeden ilişkiye girmekte ve ilişkiyi devam ettirmekte sorun görmeyen birini neden çevrenizde isteyeceksiniz? Başkasına böyle zarar veren size de verebilir, çıkarı için yalan söyleyebilir. Bile isteye içine girdiği sorunları dinleyerek vaktinizi harcamak zorunda değilsiniz. Size ne diyenlere bakmayın, toplumun normali bu olmamalı.
+4
?
(12.11.25)
adam evli olmasaydı ama başka bir sevgilisi olsa, tamam mıydık? buna onay verebilir miydik?

kanunlara göre evli biriyle birlikte olmak suç değil. evet çok hoş bir hareket değil. hatta ahlaki olmadığı da söylenebilir. ama evli olan adam bu ahlaksızlığı yaparken, sizin arkadaşınız neden yapmasın ki? arkadaşınızın kimseye bir yükümlüğü yok. istediği gibi davranır.

bence arkadaşınız evli olsaydı ve kocası haricinde biriyle ilişkisi olsaydı müdahale etmeniz gerekirdi. bu durumda çok da umursamayın bence.
+1
co2s2
(12.11.25)
@co2s2
Arkadaş olduğum kişi evli adam olsaydı tabi ki öncelikle tepki göstereceğim kişi o olurdu. Ama adamı tanımıyorum, tanışmayarak tepki koyabiliyorum sadece. Çünkü daha önce bizi tanıştırma girişimleri oldu, ben bahanelerle geçiştirdim (mesela neden doğrudan sebebi söylemek yerine bahane ürettim diye kızıyorum kendime).

Beni ziyarete geldiğinde aileme "ben aşık oldum hayatımda biri var" dediği için, ilişkisi nasıl gidiyor, evlilik durumu var mı vs. diye soruyorlar mesela, geçiştiriyorum evlenmez o falan diyebiliyorum. Kendi ailesiyle de aynı durumda.

Yani sana ne diyorsunuz kısaca, ama bence bu işler tam öyle olmuyor yakın arkadaşlarımız ailemizden biri gibi olunca.
0
🌸megalomaniac
(12.11.25)
arkadaşınızın özel hayatı arkadaşlığınızı etkilememeli. özel hayat sonuçta. sen görüşünü belli edip kenara çekilirsin. arkadaşlıkta arkadaşını her hatasıyla kabul etmek değil mi? senin görevin uyarmak engel olmak değil. adam karısını çocuğunu düşünmüyorsa o onun sıkıntısı. kıymetli diyorsun neden sınır koyuyorsun ki.
-2
mikahakkinen
(12.11.25)
bırakın arkadaşınız ne istiyorsa yapsın. kendi vicdan muhasebesini yapamıyorsa siz karışmayın. günün sonunda her koyun kendi bacagından asılır.
-1
koela
(12.11.25)
Ailem gibi gördüğüm yakın arkadaşlarım var, yanlış bir şey yaptıklarını düşündüğümde tabii ki uyarırım, yapmaya devam ediyorlarsa bu kadar ısrarla uyarmaya devam edemem ama şunu yapıyorum size de bunu önerebilirim;
Ben seni uyardım, kendi hayatın sen bilirsin ama ben bu konuyla ilgili detay bilmek istemiyorum, bu konuda konuşmak istemiyorum, bana gelip o kişiyle ilgili bir şey anlatma, dert yanma vs.
Bu durumu arkadaşlığınızdan soyutladığınızda herhangi bir sorun kalmayacaktır.

“Aileniz gibi gördüğünüz arkadaşlarınızın” hayatlarına bu kadar müdahale etmek de doğru değil bence. Yanlış yaptığını üzüleceğini mi düşünüyorsunuz bırakın üzülsün nedir yani kendi yanlışını kendi fark etsin, böyle zorla olacak şeyler değil bunlar.
+2
mutekebbir
(12.11.25)
Böyle bir insanı nasıl sevebiliyorsun? Sevgini yok et. O kızın senin eşinle birlikte olduğunu hayal et.
-1
arbre
(12.11.25)
En yakın arkadaşı bir uyarırsın iki uyarırsın. Sonra arkadaşlık biter. Bu iş sizin de başınızı ağrıtmasin sonra
-1
pembediken
(12.11.25)
Bir söz var, başkasına yapan bana da yapar. Benim de çok kıymetli bir arkadaşım aynılarını yaşattı.
+1
Kahvedesu
(12.11.25)
Ben olsam şu iki konu beni ilgilendirir.
1. En yakın arkadaşımın sevgilisini hıyar buluyorum.
2. Arkadaşıma karşı sorumluluğum olduğunu hissediyorum.
İlki için yapacağım şey diğer başka arkadaşlarımın hıyar sevgilileri ile aynı tarifeyi uygulamak olur. Yani özel olarak ayrı bi hıyar tarifesi uygulamam. Benim hıyar enişte taeifem işte görünce hı hı ivit falan diyip kısa temaslar. Birlikte plan yapmamak. Min. muhatabiyet.
İkinci konuda eskiden daha kaçınırdım sorumluluk almaktan. Onun hayatı onun tercihleri filan derdim. Artık daha çok fikrimi söylüyorum. Açıkça derdim ki baştan böyle düşündüm, ama artık sana zarar verdiğini düşünüyorum bu ilişkinin. Senin için endişeleniyorum.
İki durumda da arkadaşlığımı kesmem. Ama bu durumda o benden uzaklaşabilir en azından bi süre. yapcak bişey yok.
0
benim bir gizli bildiğim var
(12.11.25)
Bu, bizi ilgilendirmeyecek te, ne ilgilendirecek?

Arkadaşınızı sert bir şekilde uyarın, yaptığı yanlıştan vazgeçirmeye çalışın. Vazgeçmezse, ilişkinizi sonlandırın.

.
0
kartallar yuksek ucar
(12.11.25)
siz neden arkadaşınıza evli erkeği ayartan, yuva yıkan kadın muamelesi yapıyorsunuz onu anlamadım. partneri arkadaşınızın ilişki beklentisini karşılıyorsa sorun olmamalı. yani belki bu durumdan arkadaşınız memnun, partneri memnun, partnerinin eşi memnun, partnerinin çocukları memnun...

size düşense ahlaki değerlerinize ters düşen kişilerle ne tip bir ilişki kurmak isteyeceğinize karar vermek. onun dışında üçüncü bir kişi olarak bence sizin karışmanızı gerektirecek durum yok.
-1
tnz
(12.11.25)
Karısını, kocasını aldatanlara ve evli olduğunu bile bile ilişki yaşayanlara güven olmaz. İlerde sizi sırtınızdan hançerleycek ve yarı yolda bırakacaktır. Ben olsam yavaş yavaş arkadaşlığımı bitiridim.
+2
komando kani var bende
(12.11.25)
ben olsam bi kere çok ciddi konuşurum, "sen napıyosun, yakışıyor mu, bu nasıl bi saçmalık, nasıl normalleştirdin, ben çok üzülüyorum" gibi. ama yararının olacağını sanmıyorum. bi daha da konuyu açmam. hala seviyorsam arkadaşlığıma devam ederim çünkü ilişkisi beni ilgilendirmez ama soğuduysam eski en yakın arkadaşlığımın hatrına bu konuşmayı yine yapıp direkt bitiririm arkadaşlığımı
+2
mezzosprite
(13.11.25)
(3)

TOKİ'ye başvurmak

denizgonen
Merhabalar, tokiye başvuru şartlarını karşılıyorum fakat İstanbul'da başvuru sırasında yaka bile seçtirmediğinden dolayı orada oturabileceğimi düşünmüyorum, bundan dolayı da bu başvuruyu yatırım amaçlı olarak yapmak durumundayım. elimde 3 seçenek var gibi;1)ya başvuracağım ve anladığım kadarı ile sı
Merhabalar, tokiye başvuru şartlarını karşılıyorum fakat İstanbul'da başvuru sırasında yaka bile seçtirmediğinden dolayı orada oturabileceğimi düşünmüyorum, bundan dolayı da bu başvuruyu yatırım amaçlı olarak yapmak durumundayım.

elimde 3 seçenek var gibi;

1)ya başvuracağım ve anladığım kadarı ile sık aralıklarla bakiye kapatma gibi kampanyalar yapıyor toki, elimdeki birikmiş parayla borcu hızlıcana kapatıp tapuyu alıp satıp üstüne ekleyip kendime ev alacağım.

2)alıp kiraya vereceğim fakat kira olarak bir getirisi olacağını pek düşünmüyorum herhalde zira istanbul özelinde konuşursak 11.000 liraya kendi oturduğum evin kirasını bile karşılayamam.

3)sanırım tokiye başvurursam ve çıkarsa ileride ev için kredi çekmek istesem çok daha yüksek faizler ve daha düşük oranlar çıkacak. Bu tarz risklere girmeyip elimdeki para ile istanbul maltepe civarında 3-4 milyona dönüşüme girme ihtimali olan yatırımlık bir ev alacağım ve dönüşüme girene kadar kirasını alacağım.

hangisini seçmeliyim?
0
denizgonen
(11.11.25)
Ev yapıldı da kiraya vermeniz kaldı.
Ben olsam yatırımlık için TOKİ seçmem. İleriyi düşünür başvuru bile yapmam.
Cevabım, 3
+2
artıküyeolmakistiyorum
(11.11.25)
Yeni proje çok açıdan sıkıntılı.
* Toki, 3-4 sene önce bir ev-arsa kampanyası yapıp, para toplamıştı. Hala ses yok. Bu projede başlar mı, başlarsa ne zaman biter belli değil.

* değişken faiz sıkıntılı. İnsanlar memurlar zam almıyor zaten diye düşünüyor ama 2-3 sene önce %100'e yakın zam aldıklarını unutuyorlar. Seçim olur, bir şey olur, hükümet kesenin ağzını açar. Hop, bir anda borcunuz 2 katına çıkar. Büyük risk.

* Ev alınıp, kiraya verilmez. Kiracının ödediği para 2.-3. seneden kuşa döner, ihtiyaç halinde çıkartmanız min. 4-5 sene.

* Eviniz yoksa, en uygunu biraz birikim yapıp, oturacağınız bir ev almak. Ben 3+1 almak istiyorum, bahçeli ev almak istiyorum vs. gibi büyük hedefler değil, oturacağınız, başınızı sokacağınız bir ev alın. Ödemeleriniz sabit ve belli olsun. Tekrar biriktirip, 3+1'e geçin, bahçeli ev alın...

NOT: yatırım tavsiyesi değildir!

.
+2
kartallar yuksek ucar
(11.11.25)
görünen hayal,
alt yapi,plan vs hiç birsey yok,
ama deprem bölgesine
450 bin mesken yapinca,
gaza gelmis olabilirler,
bekleyip ,görecegiz,
fakat bu hükumet görür mü bilmem,
millet burnundan soluyor,
ahali ise mercedeslerle kaf dağında.
0
designer
(12.11.25)
(11)

Kiracı ev sahibi sorunsalı nasıl çözüm bulabiliriz?

Geceler
Merhaba, babamın kiracısı ile ben ilgileniyorum emsalleri aylık 50 bin olan daire kirasına 15 binden 25 bin istedik “ben tefe tüfe dışındaki zamı kabul etmiyorum” diyip 20 bin atmış. Bu büyük haksızlık 25 bin mevcut piyasaya göre hakkaniyetli bir kira iki ay sonraki zamlarla bu para iyice eriyecek d
Merhaba, babamın kiracısı ile ben ilgileniyorum emsalleri aylık 50 bin olan daire kirasına 15 binden 25 bin istedik “ben tefe tüfe dışındaki zamı kabul etmiyorum” diyip 20 bin atmış. Bu büyük haksızlık 25 bin mevcut piyasaya göre hakkaniyetli bir kira iki ay sonraki zamlarla bu para iyice eriyecek dememe rağmen kabul etmedi.

Kira tahliye davası açsak süreç ne kadar sürer sizce mantıklı mı? Tefe tüfeye göre kira zamanla komik kalacak ve babamın tek kiracısı. Kiracının 3. Yılı bu arada
-7
Geceler
(10.11.25)
öncelikle açgözlü olmayı bırakın. çevrede ki kiralar sizi ilgilendirmiyor. ve ayrıca 3 yıllık kiracıya hiç bir şey yapamazsınız. o zaman evi kiraya vermeyecektiniz. 5. yıl dolunca kira tespit davası açabilirsiniz. o zamana kadar tefe-tüfe ne derse o.
+6
gercekdunya
(10.11.25)
aslında en güzeli orta noktayı bulmak. ama 5.yıl dolmadan bir şey yapamazsınız şu durumda. ayrıca benzer bir durumda ev sahibimin isteklerine makul ölçüde tamam dedim ama doymak bilmedi, 3.yılın sonunda da ben satıyorum dedi, hiç zorluk çıkarmadım. anlaşmalı tanıdık birine sattı, yine bir şey demedim. yasal süre dolmadan da çıktım, depozitomu eksik verdi filan. yine bir şey demedim, yeni alan ama eski ev sahibim şu an benzer fiyatların da bir tık üstüne yazıp ilana çıktı, istesem dava da açar uğraşırdım ama uğraşmadım. bir yerlerden çıkacağını biliyordum çünkü. bugün 5.ayı filan hala kiraya veremedi, her ay fiyar düşürüyor yine de veremiyor.
+4
sweetoffice
(10.11.25)
istediginiz cevap bu degil ama anlattiginiz olcude kanunen hic bir sey yapamazsiniz. Tahliye davasini neyi esas alarak acmayi planliyorsunuz? Kirasini oduyor, eve bildiginiz bir zarar vs. vermiyorsa dava acacak bir husus gozukmuyor. Kanunda bana gore bu ucuz kaldi gibi bir madde yok ne yazik ki.
+3
wallcan
(10.11.25)
babanızın tek kiracısı olmasının konu ile hiç bir ilgisi yok, hakime gidip "babamın tek kira geliri bu" diyerek tahliye davası açamazsınız.
+3
co2s2
(10.11.25)
merak ettiğim şey 3 yıl önce girerken anlaştığınız fiyat dolar olarak ne kadar ediyordu şuan $475 mesela 20000tl. $500'dan bariz fazla bir miktar mıydı o dönem?

emsallere bakarak hep daha fazlasını istiyor ev sahipleri eski kiracılarından, ama 3 yıl önce $500'a kiralarken o evden o getiriyi yeterli bulup bugün yetmiyor daha da ver, bak millet kiracısını kazıklıyor ben de seni kazıklamalıyım diyor.

ben de emsallerden biraz ucuza kalıyorum ama dolar bazında baktığımda 6 yıl önce tutarken anlaştığımız kiranın 2 katından fazla ödüyorum şuan, kim haklı bu durumda? kiralar anlamsız fazla yükseldi... enflasyonla şunla bunla açıklanacak gibi değil...

emsallerin artmasının sebebi de hep yeni kiracıya geçirebildiğimi geçireyim zaten sonra 5 yıl düzgün zam yapamayacağım olayı. özellikle sözde kiracıyı korumak için 25% zam sınırı konan dönemin etkisiyle millet açılışı tepeden yapayım da ileride yapamayacağım zamlara sayayım der gibi şişirdi fiyatları. onu takmayıp zorla zam alanlar oldu, kendi insiyatifiyle daha fazla zam yapanlar oldu(ki biz de daha yüksek yaptık) zaten 25% zam yapan kesim azınlık. şimdi o karar yüzünden yeni taşınırken tahliye taahhütnamesi dayatmaya çalışan mı ararsın kirayı anlamsız yüksek isteyen mi...

yasal olarak bişey yapamazsınız, düzgün bi insansanız zaten bişey yapmaz hatanızı anlarsınız...
+8
konetsu
(10.11.25)
Kira, her sene emsal kiralara bakarak, pazarlık ederek belirlenen bir şey değil.
İlk girişte pazarlık edilip bir kira belirlenir. Sonraki 5 yıl ne kadar artırılacağına Devlet karar verir.
Kiracınızın yaptığı doğru.
Kirayı gerekçe gösterip tahliye davası açamazsınız.
+4
Mirket
(10.11.25)
Bizimde kiracının 5. Yılı.
5 yıl önce böyle uçmadığı için kiralar normal fiyattan tutmuştu. Sonra uçtu fiyatlar bizimki çok komik bir fiyatta kaldı.
Rayiç 35-40 arası. Şu anda 25 veriyor.
Bende bugün avukata verdim tahliye için.
30'a kadar indim kabul etmedi.

Maalesef başımızdaki iş bilmez haram yiyiciler yüzünden böyle şeylerle uğraşıyoruz.
-2
les yeux blanches
(10.11.25)
Kira önemli değil ,daha önemli olan siz konuşmak istemişsiniz ama kiracınız tamamen kanunlara atıfla diyalog yolunu kapatmış. Bu durumda siz de konuşma ya da uzlaşma yerine kanunlardan yararlanın. Kiracı sizi muhatap bile almıyor. En azından bir açıklama yapabilirdi. İleride daha fazla sorunlar çıkmadan bir avukatla görüşün.
-2
hebanon
(10.11.25)
Dava yoluyla hiçbir şey çözemezsiniz. Elinizde sağlam bir tahliye taahhütnamesi yoksa, uğraşmayın. Daha kötü olur. Min 5-6 sene sürer.

Evinizi kiraya vermeyin. Hükümet kiracıları ev sahiplerinin cebinden finanse ediyor.

.
0
kartallar yuksek ucar
(10.11.25)
kiracı haklı. emsallerinin ne oldugunun bir önemi yok. kira tahliye davası açsan ne diyerek açacaksın? emsallerine göre az veriyor dersen hakim güler, kaybedersin davayı. kiracının elinde sözleşme var. sözleşme 5 yıl, 5 yıl bitmeden bir şey yapamazsın.
+1
abelardo
(10.11.25)
Zamanında x fiyata anlaşılmış.
Kiracı kirasını zamanında ödemiş, yasal zamları yapmış. Imzaladığı sözleşmede yazan her şeyi yerine getirmiş.
Bu noktada kiracının haksız olabileceği hiçbir şey yok.
Bence insanlar sıkıntılı kiracılara denk gelmedikleri için ev kiralama işinin ne kadar riskli olduğunu anlamıyor. Yanlış bir kişinin eve çöküp kira ödemeyip aidat ve borçları bırakıp evi de dağıtmasına bakar iş.
Ileride tahliye taahhüdü falan da alsanız bu riski ortadan kaldırmaz.

Çok istiyorsanız böyle sıkıntılı insanlarla çalışıp evden çıkaranlar var. Ama bazen karşınıza sizden de fenası denk gelirse ters de tepebilir.
Şu an davalık bir olayınız yok. Mahkemeye karşı binanın sahibinden linkini yollayacak değilsiniz.
+2
logisticsmanager
(10.11.25)
(15)

Kiracılı ev beğendim, kiracı çıkmamak için direniyormuş, mahkemelik olmuş?

Cesario
Emlakçıyı aradım, her şeyi anlattı. Kiracı şu an evi göstermiyor dedi. Ev sahibi ile davalık olmuş şu an. Kira bedeli tespit davası da açmış ev sahibi. 10 bin tl kira ödüyormuş, ama ortalama 20-22 bin tl kiralar. Kasımda sözleşmesi bitiyor ama 14 bin olur en fazla dedi emlakçı. Ev sahibi yıllardır e
Emlakçıyı aradım, her şeyi anlattı. Kiracı şu an evi göstermiyor dedi. Ev sahibi ile davalık olmuş şu an. Kira bedeli tespit davası da açmış ev sahibi. 10 bin tl kira ödüyormuş, ama ortalama 20-22 bin tl kiralar. Kasımda sözleşmesi bitiyor ama 14 bin olur en fazla dedi emlakçı.

Ev sahibi yıllardır ev sahibiymiş. Evin %80ine kadar kredi çıkar o konuda sıkıntı yok dedi.

Yatırım için değil, kendim otururum diye alıyorum. 1+1 ama bekarım, evli olsam bile çocuk olana kadar otururum.

Benim üzerime ev yok, hatta babamın bile üzerine ev yok.

Alacağım evde kiraya vermeden ben oturacağım senaryosu üzerinden ilerlersek kiracı kaç ay direnir, ben de mi dava açacağım, hangi aşamada evden çıkmak zorunda, çıkmazsa ne oluyor?

Ayrıca eve uyuz olup zarar vermiş olabilir mi?

Son SORU: Ben evi alırsam zaten kiracı depozito falan vermez herhalde. Ben ilandaki fiyat üzerinden ne kadar pazarlık yapabilirim makul ölçüde?
+1
Cesario
(24.10.25)
Çok bulaşılacak bir iş değil. Evi sen alırsan direkt kira sözleşmesinin tarafı olursun. Kiracının pazarlık yapmak gibi bir mecburiyeti yok. "Ben yaşayacağım bu evde." desen bile kiracının çıkması epey uzun sürer.

Ek olarak "evli olsam bile çocuk olana kadar otururum." düşüncesi biraz naif :)
1+1 ev konusunda gelecekteki eşini ikna etme konusunda sana şimdiden bol şans dilerim.

edit: pazarlık konusunu yanlış anlamışım. önceki soruya cevap vereyim. sen evi alır almaz 1 ay içinde ihtar göndermelisin bu evde ben yaşayacağım diye. 6 ay süresi oluyor kiracının. ama çıkmak istemezse tahliye davası falan epey uzun sürer.
+1
himmet dayi
(24.10.25)
kiracılı ev alınmaz net.
aldığında çıkartmak için en iyi ihtimal 1,5-2 yıl uğraşırsın.
himmet dayının yazdığı gibi ihtar süreleri var ardından mahkeme süreci uzarda uzar.
veya konuşup para teklif edip çıkarmaya çalışırsın. onda da çok uçuk fiyatlara bile çıkanlar oluyor. 300 bin 500 bin fiyatlar konuşulur. hatta bir yakınıma kiracısı 1milyon istemiş çıkmak için.
ona göre ev sahibiyle pazarlık yapılabilir. tabi bunun karşılığında kiracıdan çıkacağına dair noter onaylı imza almak lazım.
tabi bu kendin oturacağın durumlar için.

kiracı oturmaya devam etsin dersen mevcut kira sözleşmesi aynı şekilde devam eder. yasal oranda kirayı arttırır geçer. tekrar sen kira artış davası açar tekrar 1-2 sene uğraşır durusun.
+1
my fault
(24.10.25)
Bulaşmayın hiç.
+1
Mcfly
(24.10.25)
Eğer ev uygun fiyatlıysa, kredi çekip alacaksanız ve evi alıp hemen oturma düşünceniz yoksa değerlendirilebilirsiniz.

Satıştan sonra 1 ay içinde ihtarname çekiyorsunuz 6 ay içinde evi boşaltması gerekli.
Çıkmazsa mahkemeye yoluna gidiyorsunuz. eğer gerçekten ihtiyaç için evde oturacağınızı mahkemeye sunarsanız (başka eviniz yoksa, kirada oturuyorsunuz vs.) en fazla 2 duruşma olur. bu da ortalama 10-14 ay sürer. Kiracı süreyi uzatmak için karara itiraz eder 4-6 ay kadar da o sürer. Sonrasında 1 ay içerisinde evi boşaltmak zorunda daha fazla uzatamaz.

Bu zaman zarfında enflasyondan dolayı evin aylık kredi tutarları azalmış olacak ve evin değeri de artacak. Kiracı çıktığında elinizde tam değerinde bir ev ve aylık ödemeleri size dokunmayacak kadar taksitleriniz olur. Bu değerinde evi satıp daha iyi bir eve geçebilirsiniz ya da yeni bir kiracıya güncel kira bedelleriyle kiralayabilirsiniz. Buradan gelen kira bedeliyle de yeni bir ev düşünülebilir.

Önceki ev sahibi kira tespit davası açmışsa demek ki kiracının 5. senesi dolmuş. bu dava neticesinde daha erkenden kira güncellemesi de olabilir ama ev satılınca o dava konusu size geçer mi, yoksa siz yeni bir dava mı açmanız gerekir avukata sorun.

Pazarlık konusunda da mümkün olduğunda düşürmeye çalışın sonuçta satıcı oradan kurutulmak istiyor.
ytd.
0
duyuruuser
(24.10.25)
Tapu devrinden sonra derhal ihtar çekseniz bile kiracıya 6 ay oturma hakkı verilir. 6 ayın ardından halen çıkmyorsa tahliye davası açarsınız ama İstanbul gibi büyük bir şehirdeyseniz ve kiracı da inatçıysa davanın sonuçlanması 2 seneyi bulabilir.

Aman diyim, uzak durun.
+1
karaage
(24.10.25)
hocam çok okumadım mesajları ama sana bu işin türk halkı arasındaki zihniyetini açıklıyayım.

kiracının sorunlu olmasından bağımsız, eğer bu evin boş olan emsali 3 milyonsa, kiracılı olan 2.5 milyona satılır bilemedin 2.6 milyona satılır. aradaki fiyat farkının sebebi kiracıyı çıkarmanın zor olması ve uzun sürmesi.

ben kiracının olduğu evi satarken niye avukat tuttum. icra takipleri davalar mavalar. işte bu yüzden. satılmayacaktı çünkü, satılsa da ölü fiyatına gidecekti.


baktım avukat bana yanlış bilgi vermiş süreç çok uzadı. evden çıkarsanız icra takibini geri çekerim. mevcut kira borcunuzu silerim dedim. öyle çıktılar.
0
Fodera
(24.10.25)
Yazılanlara ek olarak kiracı çıkarken eve milyonluk zarar verebilir, bunu da hesaba katmanızı öneririm.
+1
kimlanbu
(24.10.25)
burada yapılabilecek şey (teyzem yaptı), evin fiyatını mümkün olduğunca bu sebepten düşürtüp, o parayı kiracıya teklif etmek. Mesela 1-2 yıllık kirasını teklif edeceksin, karşılığında kabul ederse atıyorum 1 ay sonraya geçerli ve gerçekten geçerli tahliye taahhütnamesi alacaksın. Bu şekilde çevremde 2 kişi halletti. Ama 10 bine oturan kişi çıksa 30 bin verecek, atıyorum 360 bin veya daha yüksek para isteyebilir :D çılgınlık. Ama çıkartamadığın senaryoda almanın anlamı yok, girmeyin o işe. (veya 2-3 yıl sonra girer otururum en kötü diyorsan gir)
0
nhk ni youkosu
(24.10.25)
Arkadaşlar peki 2 sene rahat oturur mahkeme dava diyorsunuz ya, finalde kira farkıyla beraber mi ödüyor kiracı?

Çünkü kaybedecek. İş yerinden biri kaybetti davayı. Sarıyerde boğaz manzaralı yerde fiyatlar 50 bin olmuşken arkadaş diretti yasal düzenleme %25 diye. 10 bine oturuyordu. :)
0
🌸Cesario
(24.10.25)
İhtiyaç nedeniyle tahliye davası için ilk derece mahkemesinde 10-14 ay, istinafta 4-6 ay olmak üzere toplam 2 yıldan az süre biçen arkadaş neyi nereden biçmiş bilemiyorum ve anlayamıyorum.

Avukatım. 2024 Mart'ta açtığım ihtiyaç nedeniyle tahliye davasının 2025 Kasımda duruşması var, yani şimdiden 20 ay geçti bile. İstinaftan ise dosyayı 2 - 3 seneden önce asla beklemeyin. Yani toplamda 4- 5 sene gibi bir süreyi gözden çıkarın, ha bu arada olağanüstü bir şey olur bu süreler kısalır ama onun haricinde İstanbul'da şartlar böyle. (Sarıyer'de iş arkadaşım dediğinizden sizin de İstanbul'da yaşadığınızı varsayıyorum.)

Oturmak için ev alacaksanız kiracılı eve bulaşmayın. Kiracı zaten tespit davası yoluna giderek süreci uzatma ve anlaşmama iradesini göstermiş. Çıkmak için para isteyecektir. Bu noktada @nhk ni youkosu'nun önerisi mantıklı. Ev çok uygunsa bu yolu denemenizi öneririm. Çok uygun değilse kiracısız başka bir ev bakmanızda yarar var.
0
10551037
(24.10.25)
bela satin alinabilir, ama bunun icin fiyatin cok duses olmasi lazim.

evin fiyatini oldugunca asaga cekebiliyorsan ve 2-3 sene ugrasmaya, isin sonunda da evin icini bitik bir sekilde almayi goze aliyorsan, sen bilirsin.
riske girmeden zaten kara gecmek zor.

adami kac senede cikartirsin bilinmez, kiraciyi bir turlu cikartamadigi, 2-3 sene mahkemelerde bogusmasina ragmen 1 lira kira alamadan dukkanini satmis tanidigim var.
0
cooperr
(24.10.25)
birebir aynı şeyi yaşadık. 10ay önce kiracı olduğumuz sitede emsallerden 1milyon daha ucuza ev aldık kiracılı. tabi ki 2 sene mahkeme vs uğraşmayı göze alarak. ağustostaydı galiba dava açtık ilk duruşma aralıkta. haklı sebeble tahliye davası kiracı da kaybedeceğini biliyor süreye oynuyor.
0
melodi
(25.10.25)
2 sene çok iyimser bir tahmin, süre 5-6 seneye kadar uzayabilir. Kira tespit davaları da hikaye, makul bir artış beklemeyin. Ucuz kira ödemeye devam edecek.

Kiracıyı şu an çıkarmanın 2 yolu var:
1. kendinin isteyerek çıkması.
2. sizin zorla, kaba kuvvetle çıkartmanız.

Almayın, uzak durun...
0
kartallar yuksek ucar
(25.10.25)
@kartallar

Mahkeme sonuçlanıp tahliye kararı çıkarsa ne oluyor, nasıl çıkıyor?

Çıkmak istemedikten sonra hiçbir türlü çıkamıyor mu?

Ev sahipleri o yüzden silahla kapıya dayanıyor galiba. Ben kiracı olsam belaya bulaşmamak için çıkardım.

Bu arada toki çekilişi var yılbaşından sonra. Son bir umut onu denerim. Olmazsa kiracısız bir ev bulmak en mantıklı yol.
0
🌸Cesario
(25.10.25)
Tahliye çıkarsa, istinafa götürüyorlar. en az 3-4 sene...
0
kartallar yuksek ucar
(27.10.25)
(15)

Ev almak için riske girmek.

denizgonen
Selamlar. Halihazırda ailemin evinde oturuyorum. Pek mutlu değilim hem daha huzurlu bir yere taşınmak istiyorum, hem de otopark istiyorum. Halihazırda 3 milyon birikmişim var. 4 milyon da kredi çekip bir tane ev alayım onu da kiraya vereyim 5 sene sonra da taşınayım diyorum. 112 gibi 10 yıllık kredi
Selamlar. Halihazırda ailemin evinde oturuyorum. Pek mutlu değilim hem daha huzurlu bir yere taşınmak istiyorum, hem de otopark istiyorum.
Halihazırda 3 milyon birikmişim var. 4 milyon da kredi çekip bir tane ev alayım onu da kiraya vereyim 5 sene sonra da taşınayım diyorum.

112 gibi 10 yıllık kredi taksidi Eve giren aylık kazanç 120.000. Sanırım kira getirisi de 40 civarı.

Sizce girer miydiniz?
0
denizgonen
(21.10.25)
Aylık8 bine ne yiyip içicen adam kirayı ödemedi ne yapacan bence risk büyük bu şekilde girmezdim
0
basond
(21.10.25)
evine göre değerlendirilir ama üzerinize ev varsa bu rakamda kredi çekemiyorsunuz ikinci el konutta. 675K falan gibi bir üst limit var.
0
awlmi
(21.10.25)
Ha bu arada evin varsa o miktarda kredi alamazsın o ayrı hikaye
0
basond
(21.10.25)
Hazır evler ucuzken ve pazarlık fırsatı yüksekken yatırumlık ev alın. 1+1 mümkünse 2+1. 3 milyona 1 mikyon krediyle en fazla 4 milyona. Boşta dursun. Seçim zamanı fiyatı ikiye katlar. Sermayeniz güçlenir. En fazla 1 seneye seçim atmosferi başlar.
Ben her türlü alın derim AMA kredisiz ya da asgari krediyle.
0
luluki
(21.10.25)
doğru mu anlıyorum?

120bin kira kazanıp 112bin lira kredi ödeyeceksiniz. 8 bin lira ile ne yapmayı planlıyorsunuz?
0
co2s2
(21.10.25)
su an istanbul'da kirada olan evim var. kiraciyla ugrasmak hic olmadigi kadar zor. gectigimiz uc sene boyunca zaten %25'ten fazla artiramadim. yani enflasyon %200 artiyorken maksimum %25 zam yapabilmek cok kotu. su an dort kisilik bir ailenin ortalama bir restoranda dort kisilik yemek masrafi kadar paraya oturuyor. ayrica kiraciyi bes sene sonra cikaramayabilirsiniz. en az 10 sene boyunca koruma altindalar. yani dava acmaniz gerekebilir ki bu isler cok karisik, uzayan ve sonucunun ne oldugu belli olmayan isler. oturacaginiz bir evi almak istiyorsaniz alin ve hemen oraya yerlesin. fakat yatirim olarak, kira geliri olarak veya oradan gelecek parayla kredi kapatmak, finansal durumunuzu duzeltmek vs. konusunda tavsiye etmem.
0
Sour
(21.10.25)
7 milyona istediğin evi alabiliyorsam

mevcut evimi satar hayalimdeki evi alırdım. geri kalan para + daha cüzzi bir kredi ile ev alıp onu kiraya verirdim

112 ödeme çok fazla 120 gelire göre
0
pislick0
(21.10.25)
girmeyin. tavsiye etmiyem.
0
Leonardo~Da~Vinci
(21.10.25)
Oturacağın evi kiraya vermek büyük risk.

* Kiracıyı anlaştığınız zamanda çıkaramayabilirsiniz. Bu işler 4-5 sene sürebiliyor.

* Kiracı çıksa bile, evin anasını s..ebilir. Bir anda büyük tadilat parası vermek zorunda kalabilirsiniz.

En kötü yeni eve taşınıp, eskini satın veya riski göze alıp, eski evi kiraya verin...
0
kartallar yuksek ucar
(21.10.25)
@basond alacağım evi kiraya vereyim diyorum. zamanla maaş artışı+kira artışı ile birlikte 2 seneye düze çıkarım diyordum. Evi eşimin üstüne alsam olmaz mı acaba?

@awlmi eş üzerinden yapamaz mıyız?

@luluki sizce dönüşüm bekleyen evlere girmek mantıklı mı? dönüşüme girene kadar kirada kalır, dönüşüm süreci başlayınca da kiracının çıkmama ihtimali de kalmaz.

@co2s2 3-4 maaşı kenara koyup, yeni aldığım evi kiraya vermeyi düşünüyorum. yani ev kirası+8000 lira gibi bir hesap yapmıştım.

@Sour son derece hak verdiğim bir risk fakat şu an tabi ki yarın ne olacağını bilemeyiz fakat tefe/tüfe düzenine dönülmedi mi? babam en son kiracısına tefe/tüfe oranında zam yaptı mesela.

@pislick0 mevcut ev aslında 7 milyondan fazla edebilir. Konum itibari ile popüler bir yerde, fakat ben huzurlu değilim kalabalığından gürültüsünden. Sadece ileride ama pek de yakın vadede olmayacak bir dönemde dönüşüme girebilir diye elimde tutmak istiyorum.

@eski evi kiraya vermek de elbette bir çözüm direkt de istediğim gibi mahalleye taşınmış olurum fakat zaten 5 yıldan önce arkamı toparlayamam o yüzden taşınma masrafı ile uğraşmadan oturmaya devam edeyim, 5 yıl sonra kiracı emsal kira arttırımını kabul etmezse ben de yeni evime geçeyim diyordum.
0
🌸denizgonen
(22.10.25)
eş üzerinden yapılmıyor. ancak üstüne ev olmayan kardeş olabilir, tabii maaşlıysa ve krediye uygunsa.
0
awlmi
(22.10.25)
ben olsam şu anda girmezdim, faizler yüksek para kira yerine faizde daha çok kazandırır, hatta basit fonlarda bile %50 faiz kazanabiliyorsun, o para iki yıl sonra kredisiz ev de alabilir, almayabilirde tabi ama bence alır.
0
ravenudon
(22.10.25)
Mantıksız değil. Sonuçta 2 eviniz olacak.
Ama kesin bilgi:
2. Evde, evin değerinin %15-17.5 civarına kredi veriyorlar. Onda da 5 milyon sınırı var. Yani maksimum 625bin ev kredisi alabilirsiniz.
0
nickini vermek istemeyen uye
(22.10.25)
Eş üzerine de olmaz çünkü tüm aileden e devlet kayıtları isteniyor eş üzerine hisseli miras ev bile kalsa sıkıntı çıkarıyorlar
Alacağın evi kiraya vereceğini anladım işte diyorumki kiracı ödemedi kiranı yada çıkmadı evden yada evi harap etti o zaman büyük patlayabilirsin
0
basond
(22.10.25)
@denizgonen rte aciklama yapti gecen hafta, artik kiralari devlet belirleyecek dedi.

yani enflasyonist ortam, sirekli gelip giden %25 siniri, kiralari devletin belirlemesi, devletin konut kiralamasi, 10 yil cikaramama sarti... butun bunlar bence cok olumsuz.

kaynak: www.trthaber.com
+1
Sour
(04.11.25)
(8)

Boşanmanın çok zor olması

en bi orijinal
Hızlı özet: 20 yıllık evlilik, sınav senesinde iki çocuk, tahammülü kalmayan ben. Eşimle iletişim ikimiz için de bitti. Ne o beni anlıyor ne ben onu. Tel derdim birisi Yks, birisi Lgs’ye girecek çocuklarımız için süreci yönetmek ama maalesef eş kişisi Opakim k gergin. Bu sürecin yönetiminde çocuklar
Hızlı özet: 20 yıllık evlilik, sınav senesinde iki çocuk, tahammülü kalmayan ben.

Eşimle iletişim ikimiz için de bitti. Ne o beni anlıyor ne ben onu. Tel derdim birisi Yks, birisi Lgs’ye girecek çocuklarımız için süreci yönetmek ama maalesef eş kişisi Opakim k gergin.

Bu sürecin yönetiminde çocuklar için ödün verip beklemeli mi? Yoksa ne olursa olsun deyip bitirmeli mi? Çok arada kaldım.
0
en bi orijinal
(14.10.25)
şunun şurasında temmuz ağustos ayına kadar sabredeceksiniz. çocuklar sınav sürecinde kötü şeyler yaşarsa hem başarıları etkilenecek, hem de yeni başlayacakları okulda da kötü bir başlangıç yapacaklar. bence sınavlar bitene kadar sabredin çocuklar rahat kafayla girsinler sınavlara.

bu arada opakim k nedir?
+1
tabudeviren
(14.10.25)
tabii ki beklemeli.

bu süreçte de ilişki terapisi almalı. bu ilişkiyi kurtarmak için değil genelde, dostça ayrılabilmek için.

ek olarak da psikiyatri. bol bol anti depresan.
+1
gurur
(14.10.25)
Psikolog. İlişki terapisi. Mümkünse psikiyatr kontrolünde prozac (uygun görürse yani, bir süre sizi sakinleştirir, çoğunluğu hissizleştiren bir ilaç). Bu süreçte kitap okumaya vaktiniz varsa lütfen David Burns'ün Psikonet yayınlarından çıkan "iyi hissetmek" isimli kitabını UYGULAYARAK okuyun. İkiniz de. İkinize de çok iyi gelecek çünkü. En uygun ve en kısa yol bu gibi. Ama çift terapisini atlamayın derim. Şimdi boşanmayın, çocuklar gerçekten allak bullak olurlar. Ben 33 yaşındaydım ben bile allak bullak oldum, yapmayın bence.
0
muhayyer divan
(15.10.25)
yani bunlar elbette buraya alinacak kararlar degil ancak, genellikle sinav yillarinda ebeveynler ancak ozellikle anneler de cok yoruluyorlar, cok zorlaniyorlar, duygusal olarak onlar icin de cok zor bir surec gordugum kadariyla. dolayisiyla, cocuklarinizi bir kenara birakiyorum, zira onlarin oncelikle kendi merkezinde bir ebeveyne ihtiyaclari olacak, siz nasil hissedeceksiniz, her ikisini birden gercekten kaldirabilecek misiniz bence bir de buradan bakin. her ne kadar iliskimiz bitti deseniz de, bosanmak cok cok cok zor bir surec, hafife almayin, ne olursa olsun yas tutmaniz gereken, psikolojinizin alasagi oldugu bir donem, size de iyi gelmeyebilir. sinav bitince en azindan bir konu ortadan kalkmis oluyor, o zaman onceliginizi kendinize ve cocuklariniza daha rahat verebilirsiniz.
0
kassiopeia
(15.10.25)
iyi güzel, çocuklar sınav döneminde bir de sizin boşanmanızla uğraşmasın. ama bir yandan da her gün her gün kavga edecekseniz, çocuklar bu sefer de hazırlanamaz. örneğin sınav öncesi gece "yeter artık bıktım senden de bilmem neyden de" gibi bir kavga etmeyeceğinizi kim biliyor?

kesinlikle ama kesinlikle kavga etmeden, rol de olsa bir şekilde sakin kalabilecekseniz devam edin. temmuz ayında da boşanın.
0
co2s2
(15.10.25)
co2s2+1

ek olarak çocuklar kimde kalacak? eş kişinde kalacaklarsa ve o gerginlik boşanma sonrası yıkım, başarısızlık hissi vs gibi duygularla birleşirse farkında olmadan çocuklar için hayat cehenneme döner.

profesyonel yardım ve çift terapisi gibi seçenekleri ihmal etmeyin sürecin sağlıklı atlatılabilmesi için.
0
issiz karga
(15.10.25)
Aldatma veya şiddet yoksa, 20 yıllık evlilik bitirilmez. Bir şekilde, ortak yaşama yolunu bulun.

.
0
kartallar yuksek ucar
(15.10.25)
kavga kıyamet vesaire yoksa genel olarak birbirinize bir terbiyesizleşme yoksa yaza kadar bence idare edebilirsiniz.
Eşiniz de boşanmaya niyetliyse oturun anlaşın 9-8-9 ay iş arkadaşı iletişimi kurun bitsin.
0
denizgonen
(15.10.25)
(10)

Muğla’da, Bodrum’da vs 1+1 ev satın alıp, yazın Airbnb yapmak?

damba
Mantıklı mı? İstanbul’da eski dökük bir ev alıp, kiracı ile hır gür yaşayacağıma, yazlık yerlerden 1+1 alıp Airbnb yapmak hayal mi? Sezonluk işçi gibi çalışıyorum, yazın genelde boş oluyorum, dolayısıyla yazın bununla ilgilenilirim ama tabii İstanbul’dan bu işi yürütmek nasıl olur bilemiyorum :) kon
Mantıklı mı? İstanbul’da eski dökük bir ev alıp, kiracı ile hır gür yaşayacağıma, yazlık yerlerden 1+1 alıp Airbnb yapmak hayal mi? Sezonluk işçi gibi çalışıyorum, yazın genelde boş oluyorum, dolayısıyla yazın bununla ilgilenilirim ama tabii İstanbul’dan bu işi yürütmek nasıl olur bilemiyorum :) konu hakkında fikirleriniz neler merak ediyorum
0
damba
(12.10.25)
Bence mantıklı değil. Yaz en iyi ihtimalle 4 ay sürüyor. Kalan 8 ay boş kalacak. Airbnb araştırdığımda havuzlu, ferah evler bulmuştum. 1+1 iyi bir seçenek değil. O fiyata otel bulunabilir. Otel daha uygun olabilir.
+1
arbre
(12.10.25)
ilgilenecek birisini bulmak önemli. her seferinde evi temizletmen gerekecek. onun için biriyle anlaşman lazım. tatil yörelerinde işçi ücretleri fazla.

ayrıca yetki belgesi falan alman lazım. kafana göre günlük kiralık veremiyorsun artık. bunları halledersen iyi para getirir.
+1
jelly bear
(12.10.25)
AirBNB ile 4 ayda alacağın para nomal kiralamadan gelecek 12 aylık paradan çok olur. Maddi olarak mantıksız değil. Ancak jelly bear'ın dediklerine katılıyorum. Biriyle anlaşman lazım ki o temizlik işlerini halletsin, evin anahtarını misafire versin (veya kilit sistemi yaparsan kilitli kutuya bıraksın).

Eğer evin içini düzgün tasarlarsan otelden daha çok tercih edilir. İşim gereği bir çok otelde kalmışımdır. Çoğunda ütü bile bulmak imkansız. Geçen yıl iki ayrı AirBNB evinde kaldım stüdyo şeklinde. Tencere tavadan tut çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, kurutmak için askılık, ütü, dev gibi son teknoloji akıllı TV... Her şey oluyor AirBNB evinde. Benzer fiyatlarda bir otel odasında bunların neredeyse hiç biri yok.
+1
himmet dayi
(12.10.25)
3-4 aydan fazla omru yok ve orada yasamiyorsan zor. istanbul 12 ay aktif bir yer. ist yasadigim halde kac kez airbnb tutmak durumunda kaldim. kiyas kabul etmez yani
0
ala09
(12.10.25)
O iş biraz astarı yüzünden pahalı hale gelmeye başladı, turizm belgesi almak, apartman dairesi ise apartman sakinlerinden izin almak, vergi mükellefi olmak, fatura kesmek vs gibi şartları var, bu başlangıç için gerekenler, sonrasında da misafirlerle ilgilenme, temizlik vs, işletme maliyeti var. Kullanmadığım bir evim var, bu amaçla kullanayım devri bitiyor gibi. Bu işletme tarafı, müşteri gözüyle bakacak olursak, ben uzun süredir otel yerine ev kiralama tercih ediyorum tatillerimde.
0
(12.10.25)
Airbnb'nin uzun donemli ev kiralamaya gore avantajlari var ama daha fazla efor gerektiriyor; turist eve, evde 2 yil oturan kiraci kadar hasar vermiyor, Airbnb ile yilin 4 ayinda, 12 ayda kazanabileceginden daha cok kazanc elde edebiliyorsun. Bunlar guzel yalniz Airbnb'den para kazanmak biraz ince hesap gerektiriyor. Sabun, sampuan, tuvalet kagidi, bulasik, camasir deterjani, sarap, cicek, yastik, yorgan, internet, Netflix, elektrik, su faturalari, site aidati, temizlikcisi, vergiler... ivir zivir bunlar hep harcama. Bunlari yillik olarak hesaplaman gerek sonra 365'e bolup gunluk operasyon giderini hesaplaman gerek. Buna gore fiyat belirleyip, cevredeki airbnb'lerle karsilastirman gerek... Yapilabilitesi tamamen rakamlara bagli.

Ha uzaktan yapilir mi? Yapan vardir eminim ama bence yapilmaz. Her musteriden sonra hasar olup olmadigini kontrol etmek gerek, kimlikleri, kalan sayisini falan kontrol etmek onemli. Turistler gece parti verdiler. Sarhos oldular. Sagi solu rahatsiz ettiler, esyalara zarar verdiler. polislik bir durum oldu... Guvendigin lokal birileriyle isbirligi yapsan bile 1+1 airbnb icin elinde pek bir sey kalmaz gibi geliyor bana.
+1
thetruenorthstrongandfree1
(12.10.25)
O işte sağlam para var fakat orada olup tskip etmen gerekiyor. Öyle uzaktan yapılscak bir iş değil.
0
neira
(12.10.25)
Ben birkaç sene önce bir aylığına arkadaşım aracılığıyla Datça’da ev kiraladım. Sahipleri İstanbul’daydı. Bakım, onarım, temizlik, anahtar teslimi vb. işler için bir emlakçıyla anlamışlar. Komşuların anlattığına göre bizden önce kısa süreli kiralayan yabancı turistler hor kullanmış. Biz kendi evimiz gibi kullandık ve memnun kaldık. En güzeli sezonluk veya aylık kiralamak olur.
0
auroraaurora
(12.10.25)
Türkiye'de kiraya vermek için ev alınmaz artık. Pişman olursunuz.

Hiçbir şey bulamıyorsanız, altın-gümüş yapıp, yastık altına atın.

.
0
kartallar yuksek ucar
(12.10.25)
Ben yapıyorum. Harika bir kazanç kapısı.
0
gabe h coud
(12.10.25)
(3)

Altın, faiz, kira, yatırım problemi

calligrapher
Kuyumcu bir tanıdığımız var. Aile dostu, güvenilir birisi. 2013 yılında aileye ait evimizi satıp, altına çevirmeyi ve o altını işletmeyi Teklif etti. 1 kilo altına denk geliyor. Karşılığında da o zaman için 1000 lira aylık üzerinden anlaştık. 2024 yılına kadar 1000 lira olarak devam etti. Sonra 1000
Kuyumcu bir tanıdığımız var. Aile dostu, güvenilir birisi. 2013 yılında aileye ait evimizi satıp, altına çevirmeyi ve o altını işletmeyi Teklif etti. 1 kilo altına denk geliyor.

Karşılığında da o zaman için 1000 lira aylık üzerinden anlaştık. 2024 yılına kadar 1000 lira olarak devam etti. Sonra 10000 yapalım adil olsun dedik. Sonuçta paramız altın olarak değerini koruduğu için, aldığımız para bizim için bir kira bedeli kadar olmasa da gelir kalemiydi.

Bizimkiler faize karşı olduğu için böylesini uygun görmüşlerdi. Şimdi kardeşlerden ikisi, bunun pek de adil olmadığını, bizim hakkımızın aylık 4-5 gram altın civarında TL karşılığı (Yani aşağı yukarı 1 kira bedeli) olması gerektiğini savunuyor. Ben bunun adama haksızlık olacağını, 3 gram karşılığının orta yol olacağını, hatta bunun bile bizim için avantajlı olduğunu düşünüyorum. Sonuçta altınımız duruyor olduğu gibi. Elbette adamın batmak gibi riskleri de var ama o risk her ticarette var.

Ve kuyumcuyla konuşup bir güncelleme yapacağız. Sizin görüşünüzü merak ediyorum. Hakkaniyetli bir anlaşma nasıl olmalı? Altınımızı bozup ev mi alsak, yatırım fonu ile mi değerlendirsek, faiz bir opsiyon değil bizimkiler için, paranın bereketinin kaçacağını düşünüyorlar.

ben her halükarda düşse de çıksa da altında kalıp, işletme bedeli olarak uygun bir miktarda anlaşma taraftarıyım.
0
calligrapher
(11.10.25)
birincisi nasıl güveniyorsunuz? çok enteresan. adam ölse, batsa bilemiyorum, ortada bir sözleşme vs. var mı?

ikincisi altın sonuçta bir getiri unsuru değil.

eurobond'lar var, yıllık %7-8 civarı getirisi var. dolar veya euro veriyosunuz, %8 kupon ödemesi yapıyor.

altında da yılda %2.4'lük faizli devletin bir uygulaması olmuştu.

bu da bileşik faiz olarak bakmayınca aylık %0.2 yapıyor.

ailenizin dediği gibi 4-5 gram değil, 2 grama denk geliyor. şu anda ayda 10 bin tl zaten bunu karşılıyor.

5 gram yılda 60 gram yapıyor. yani yaklaşık 16 senede paranızın x2 olmasını istiyorsunuz anlamına geliyor. bilemiyorum bu şekilde çalışmak ne kadar mümkün veya oluyor mu.

velhasılı, öncelikle böyle bir anlaşmadan çıkmanızı tavsiye ederim. zira güvenli değil.
-1
gurur
(11.10.25)
Bu tarz şeylerin sonu genelde güzel bitmiyor, özellikle şu aralar altın hemen her gün artarken.

altınınızı alın veya başka bir yatırımda değerlendirin. oturacak eviniz yoksa, ev alabilirsiniz. Kiraya vermek için sakın ev almayın. O da bombok bir yere doğru giden, ayrı bir konu...

.
+1
kartallar yuksek ucar
(11.10.25)
Gurur +1

Bu tür bir standart yok. Haliyle de "Bizim hakkımız şu kadar" diye bir şey pek söz konusu değil. Tamamen kuyumcu ile oturup anlaşmanıza bağlı. Ancak ben de işin güvenlik tarafındayım; sizin kuyumcu nedir, ne yapar, altını nasıl işletiyor bilmiyorum da normal şartlarda kuyumcu dediğiniz kişinin yaptığı iş finansal bir şey değil. Mal atıp, satıyor nihayetinde ve eğer işini de büyütmüyorsa yapacağı ticaretin bir sınırı var. Yani sırf fazladan 1 kilo altını olduğu için bir anda daha fazla altın satamıyor bu adam.

Ancak bu konu komşudan, çevreden işletmek için altın toplayan kuyumcular baya baya finansal işlem yapıyorlar çünkü o altın paraya dönüyor; orada burada değerlendiriliyor, belki tefeciliğe konu oluyor... Zaten bir noktada batmalarının sebebi de bu: Ortada artık öyle bir altın yok, eh yatırım da tehlikeli, sonuçta borsa düşüyor, alacaklar geri dönmüyor ya da altın fiyatları inanılmaz artıyor, haliyle eldeki nakitle artık aynı miktarda altın almak mümkün değil... O noktada da genelde kaçıp gidiyorlar işte.
0
salihdt
(12.10.25)
(10)

chp'lilerin olayı ne?

Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
mansur'u niye başkan yapmıyorlar? kongrenin iptal edilmesi meden bu kadar önemli? partiyi tunceli çetesi ele geçirdiyse muharrem'e neden kimse oy vermedi?
mansur'u niye başkan yapmıyorlar? kongrenin iptal edilmesi meden bu kadar önemli? partiyi tunceli çetesi ele geçirdiyse muharrem'e neden kimse oy vermedi?
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(04.09.25)
mansur chpli değil. inş olmaz.
muharrem de gitsin rakı içsin yazlıkta.
0
patronaj1
(04.09.25)
Kongre iptali genel başkanın değiştiği seçimleri de etkileyecek bir öncül gösterge olduğu ve hukuki teamül gereği ysk'nın verdiği kararı yetkisi olmamasına rağmen çiğnediği için önemli.

Bahsettiğiniz çete yıllardır delege yapısını da şekillendirmiş olduğu için.

Yavaş konusunda dışarıdan ve malum siyasi gelenekten gelmek negatif oldu ancak bir çok testi de en benim diyen CHP'li den daha başarılı geçti.
0
anon1m
(04.09.25)
@patronaj1 kısmen haklı da Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu da CHP'li değil. Sorun da orada zaten CHP bildiğimiz ya da kurucu parti olan CHP değil, belirli bir yöreye ait aşure gibi bir şey. Sorunu da biraz cevaplamış oluyor tabii.
0
nawar
(04.09.25)
Atadan dededen chpli olanlar istanbul çetesinin yani partiyi yozlaştıran hırsızların karşısında dururken, şerefi; son bir kaç yıldır partizanlıkla girdiği belediyelerden aldığı maaş kadar olan paralı troller ise sahibinin sesçiliğini yapıyor.

Yani mesele chp’nin iç meselesi maalesef.

Kongrenin iptal edilmesine sebep olan da chpli. Kayyum olarak atanan da. Yolsuzluktan içeride olanlar da chpli, itirafçı olarak kendisini yakma pahasına tutuklamaların artmasına neden olup kral çıplak diyebilen de chpli.

İşte chp’nin olayı bu.
0
ezkaza
(04.09.25)
"Tukiye'nin durumu o kadar da kötü değil, bakın reyiz economist dergisinin kapağında!" yazan aktroller de hemen firlamislar cevap yazmaya :)))

(Akp'ye bir kere bile oy vermedim bonusları da yanında tabii ki :))
0
makbur
(04.09.25)
Konudan bağımsız birini engellemek nasıl oluyor? burda çok takılmadığım için bilmiyorum da şurda kAkAcı bir gerizekalıyı bir daha görmek istemiyorum ilk defa birini engelleyeceğim,
0
ekimoloji
(05.09.25)
Atadan babadan chpliymiş götüm.
0
ekimoloji
(05.09.25)
Türkiye'de şu an ABD'nin kurduğu bir koalisyon var. akp, dem/pkk, mhp, hüdapar, davutoğlu, babacan vs. hepsi içinde. Yeni anayasa yapmak istiyorlar. Chp'de hem bu koalisyona destek veriyor, hem de chp ve imamoğlu "biz de emperyalizme iyi hizmet ederiz, bizi başa getirin" diyorlar.

Erdoğan'da, hazır abd kendine çok ses çıkartmazken, chp'de ileride akp'ye sorun çıkaracakları temizlemek istiyor. Mesele bu. Menfaatleri kendi yemek isteyen Kılıçdaroğlu, Gürsel gibi kişiler de Erdoğan'la işbirliği yapıyor.

Burada esas s.kilen halkın da hiçbir şey umurunda değil, elinde çekirdek seyrediyor.

Ben tabloyu böyle görüyorum.

.
0
kartallar yuksek ucar
(05.09.25)
akplilerin olayı ne? başlık açan arkadaş sen bunu cevapla biz de bunu cevaplayalım.

Chp tertemiz bir parti olmayabilir, ancak şu an için siyasal islamcı, yobaz, lümpen grubuna karşı ayakta durabilen tek kurum. Bu da akepelileri rahatsız ediyor. Parti içi çekişme her daim olacak ki bu normal. En azından padişah partisi değil.

mansuru muharremi sen biz bırak sen kendi derdine bak.
0
mikahakkinen
(05.09.25)
Chplilerin olayı akplilerden pek farklı değil aslında. ikisi de din partisi. nasıl ki akp'nin sünni kürtleri var kimisi akpnin içinde kimisi hüdaparda. chp'nin de antisünni kürtleri var ve onlar mansur'a oy vermez. kürtler siyasi görüşleri için değil dini görüşleri için değerli chp tabanınca. aynı akp'de de böyle. kürtlerin oyunu almadan seçim kazanılmıyor bu sistemde.
0
Batuhanolabilir
(06.09.25)
(8)

Vizesiz ülkeye dönüş bileti almadan gidilirse sorun olur mu?

boyalı kuş
Gitmişken bir kaç ülke gezmek istiyorum.
Gitmişken bir kaç ülke gezmek istiyorum.
0
boyalı kuş
(17.08.25)
Bazı ülkeler girişte mutlaka dönüş bileti olmasını istiyor. Hangi ülkeye gidecekseniz o ülkenin giriş politikalarına bakabilirsiniz.
0
en bi orijinal
(17.08.25)
Vize sizin ülkeye girişinizi garanti etmez. Yani bi ülkenin vize/vizesiz olmasının farkı yok.
0
Mcfly
(17.08.25)
pegasus ajet be thyde bilet alında 24 saat içinde ücretsiz iade edebiliyorsun. öyle göster bence.
0
jelly bear
(17.08.25)
sorarlar ve gösteremezsen sıkıntı çıkar. sorma ihtimalleri de az değil. iptal edilebilir bilet al. 24 saat içinde +1. girdikten sonra kafana göre.
0
gitdaddy
(17.08.25)
Şansına bağlı ya. Belgradda ilk gittiğimde dönüş biletin var mı göster dediler. İkinci gittiğimde hiç bakmadılar. Arnavutluk ve makedonya hiç sormadı.
0
turuncu tonlarda
(17.08.25)
Dünyayı geziyorum şu sıralar henüz dönüş veya onward bilet sormayanı görmedim.
0
plastic_angel
(18.08.25)
Onlarca ülke var, vizesiz gidebileceğiniz. Hepsinin durumu farklı. Balkanlar ve Azerbaycan'da genelde sormuyorlar. Ama Japonya veya Güney Kore'ye gidecekseniz, mutlaka isterler.

Ülkeleri söylerseniz, daha net cevaplar gelir. Ya da ülke isimleriyle birlikte youtube'da araştırın. Videolarda gezginler bahsediyorlar, ülkeye girerken şöyle oldu. Çıkarken böyle oldu vs.


.
0
kartallar yuksek ucar
(18.08.25)
Temmuzda gittiğim Karadağ'da sorulmadı.
0
d e j i n
(04.09.25)
(2)

2026 Emlak Vergisi Matrahlarındaki Fahiş Artış

pro9it9is9
Özellikle üç büyük şehir için belediyeler tarafından duyurulan emlak vergisi matrahlarındaki aşırı artışlarla ilgili olarak, gözlemlediğim üzere birçok kişi konudan haberdar değilken; bazı kişiler ve hukuk büroları dava açma hakkından söz ediyor. Kafalar oldukça karışık. Gerçekten böyle bir dava sür
Özellikle üç büyük şehir için belediyeler tarafından duyurulan emlak vergisi matrahlarındaki aşırı artışlarla ilgili olarak, gözlemlediğim üzere birçok kişi konudan haberdar değilken; bazı kişiler ve hukuk büroları dava açma hakkından söz ediyor. Kafalar oldukça karışık. Gerçekten böyle bir dava süreci olabilir mi, yoksa yapacak hiçbir şey yok mu bilgisi olanlar yanıt verebilir mi? Üstelik, adli yılın başlamasıyla birlikte böyle bir hukuki girişim için süre çok az, 1-2 gün gibi.
Çok teşekkür ederim.
0
pro9it9is9
(12.08.25)
Dava açmak gerekiyor.

t24.com.tr
0
gabe h coud
(12.08.25)
Rayiçleri muhtarlıklara göndermişler, itiraz etmek istiyorsanız 8 eylül'e kadar dava açmak gerekiyor.

www.youtube.com

.
0
kartallar yuksek ucar
(12.08.25)
(6)

Dubai’de altın çok mu ucuz?

michael_knight
Tiktok’ta gördüm. Bir adam dedi ki Dubai’ye gidip bir kilo altın alıp Türkiye’de satarsam 4500 usd para kalırmış bana. Doğru değil di mi?İşçiliksiz bilezikler alıp kollarıma takıp gelirim.
Tiktok’ta gördüm. Bir adam dedi ki Dubai’ye gidip bir kilo altın alıp Türkiye’de satarsam 4500 usd para kalırmış bana.
Doğru değil di mi?
İşçiliksiz bilezikler alıp kollarıma takıp gelirim.
0
michael_knight
(12.08.25)
dubai'de herhangi bir şey ucuz olsaydı insanlar onu satın alır ve satabilecekleri fiyattan satarlardı. bunun sonucunda fiyatlar yer yerde eşit olurdu.

insanlar kolay para kazanmaya çalışırken dolandırılırlar.

dubai petrolü olmayan, turist çekmeye muhtaç bir ülke.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(12.08.25)
1 kilo da %4 kar icin

dubaiye gidip geleceksin..

bana pek karlı gelmedi.

4500$ / 4.400.000 TL = 0.04
0
designer
(12.08.25)
Dubai BAE'ye bağlı bir şehir öncelikle bir ülke değil.

Turist çekmeye çalıştığı ise doğru. Ayrıca yatırımcı çekmeye de çalışıyor.
0
runaway
(12.08.25)
Türkiye'de altında ekstra vergi var. Diğer ülkelere göre, kiloda yaklaşık 5 bin $ daha pahalı. 60-70 kilo altın getirirken yakalanan vekiller var.

Ancak bireyler için riskli, burada satamayabilirsiniz. Ayrıca gümrüklerden geçirme limiti vardır, fazlasına el koyabilirler.

Siz bilirsiniz.


.
0
kartallar yuksek ucar
(12.08.25)
Global piyasa ile Türkiye' deki altın fiyatı arasındaki 1-2 sene öncesindeki fark evet 4000-5000 $ civarı vardı, ama makas kapandı şu son dönemde.
Buna ek olarak kolunuza işçiliksiz !!! :) bilezikler takıp gelemezsiniz, getirebileceğiniZ miktar fark belirtilen gibi 4500$ oldUğunda dahi değmez. Tabi yasal sınırlardan bahsediyoruz.
0
kumandanim
(12.08.25)
doğru. zaten bunu yapıyorlar. bunu yapanlara çantacı derler kapalıçarşı'da. hava yoluyla genelde özel uçaklarla getirip götürüyorlar. bunun dışında kara yoluyla ırak üzerinden de getiriyorlar. kolunuza takıp getirme kısmınında ise havalimanında bazen sıkıntı olabiliyor. ama onun da yolları var tabi.
0
cisimcik golgi
(12.08.25)
(6)

e-Devlet üzerinden oy kullanma

Batuhanolabilir
2028 seçiminde bu sisteme geçilir mi sizce? Bence geçilir
2028 seçiminde bu sisteme geçilir mi sizce? Bence geçilir
0
Batuhanolabilir
(05.08.25)
tabii ki geçilmez. aklına koyan biri net birkaç milyon kişinin hesabını hackler.

yetmiyormuş gibi; toplumun 80%i e devleti navigate edemez.
0
aguen
(05.08.25)
Acik oylama gizli sayim seklinde bir uygulama gelecek gibi duruyor neden olmasin.
0
sonsuz
(05.08.25)
Her şey olabilir ancak şu anda neyin, ne olduğunu bilemiyoruz. Ülkede dijital güvenliği sağlamakla yükümlü en yüksek dereceli insanın e-imzasının kopyalandığı iddia ediliyor. Böyle bir ortamda, elektronik oylamalara güven olmaz.

Hatta parmak boyası geri gelmeli...


.
0
kartallar yuksek ucar
(05.08.25)
insanlar ATM den para cekemiyor daha. Gidin bir banka subesine bakin yasli insanlar atm/mobilden yapilacak islemleri yapmak icin Banka subesine yigiliyor.

Hal boyleyken online oylama olur mu olmaz. Hatta AKP oy kaybeder bundan. Oylamanin adaletli yapilacagini varsayarak soyluyorum bunlari.

Ayrica fislenme riski de var. Nereden bilecegiz oylarin gizli sayildigini.
0
nuevo
(05.08.25)
Geçilmez.

Bu saçmalık “elektronik oylama olur mu” sorusunu hiç anlamayan halkın sandığı bişey.

Elektronik oylama gelsede yine okula gidip kabinde oy kullanacaksın :) sadece önünde dijital bir ekran olacak. Bunun da tek faydası 17:00’da biten seçimin 10-15 dk’da açıklanması, maliyetsiz olması.


Sizi kim kandırdı elektronik oylama e devletten olacak diye ya ahahha bari düşünseydiniz biraz
0
avatar is back
(05.08.25)
yok yahu.
o kadar da değil.

elektrnoik oylama tantanası var. çocukken "olsun, sandık ne kadar ilkel" diyorduk. şimdi ampullerin her türlü hile hurdasını gören yediden yetmişe herkes eski usül geleneksel sandıkları tercih ediyordur. etmeli de, nasıl güvenicen bu adamlara? ampuller de aynı şeyi desinler "nasıl güvenicen x'lere y'lere" desinler.

şuanki halde bile seçimlerde mide bulandırıcı, kusturucu şaibeler varken elektronik ortamda bu şaibelerin bertaraf edilmesi mümkün değil.

parmak izi ve yüz tanıma ile yapılsa bile engellenemez. o da zaten gizli seçim olmaz. insanlar fişlenmekten korktuğu için akepe'ye oy verirler. sırf korkularından yüzde 45 organik oy çıkar.

aslında yazarken farkettim, elektronik oylamayı zorlayabilir bu adamlar, ama önümüzdeki seçime yetişmez yine de.
0
biseysorcaktim
(05.08.25)
(4)

kira tespit dava masrafları

absel
kira tespit davalarında harç, bilirkişi, karşı tarafın avukatlık ücreti vs. gibi masraflar karar verilen rakama oranlanarak mı paylaşılıyor? mesela kiracı 20k ödüyor, ev sahibi 50k istiyor. 35k çıktığında eşit mi paylaşacaklar masrafları?eğer öyle ise her yerde anlaşılmazsa kiracı yasal artış yapıp
kira tespit davalarında harç, bilirkişi, karşı tarafın avukatlık ücreti vs. gibi masraflar karar verilen rakama oranlanarak mı paylaşılıyor? mesela kiracı 20k ödüyor, ev sahibi 50k istiyor. 35k çıktığında eşit mi paylaşacaklar masrafları?

eğer öyle ise her yerde anlaşılmazsa kiracı yasal artış yapıp geçsin diye tavsiye verilmesi yanlış değil mi? fark dışında mahkemede de fazla ödeyecek.
0
absel
(17.07.25)
bu dava 2-4 yıl sürüyor. eskiden (1 haziran 2024 öncesi) faiz yıllık %9'du. dava ne kadar uzarsa kiracının faydasınaydı. bahsettiğiniz tavsiye maddi olarak doğruydu.
1 haziran 2024'te faizi yıllık %24 yaptılar. ev sahibinin zararını tam olarak karşılamaz ama fena değil.
0
house md
(17.07.25)
Kira tespit davalarında faiz yok. Kira tespit edilir de, ödemezse faiz işlemeye başlar. O da yıllık %9'dur. %24 değil.

Dava masrafları istediğiniz kiraya oranla tespit ediliyor. 10 bin istediniz, kira 5 bin tespit edildi. Masrafların %50'sini öder. 7,500 tespit edildi, %75'ini öder.

Dava işi çok sıkıntılı, uzun sürer ve zararınıza olur. Anlaşma imkanı varsa, anlaşın.


.
0
kartallar yuksek ucar
(17.07.25)
@kartallar yuksek ucar, yazdığınız masraf hesabına kiracının mevcutta ödediği kiranın bir etkisi yok o halde. Ev sahibi 10 isteyip 5 alırsa kiracı şu an 1 de ödese 2 de ödese %50 sini ödüyor öyle mi?
0
🌸absel
(17.07.25)
Evet, o şekilde oluyor. Önceden ne ödediğinin önemi yok.

Avukat değilim tabii. Farklı durumlar olabilir, sadece fikir versin diye yazdım.

.
0
kartallar yuksek ucar
(18.07.25)
(9)

Avrupa'dan ne aldınız ve ne alınır?

ermanen
Soruyu bilerek geniş tutuyorum. Avrupa'ya gitmiş herkes cevap versin diye. Her ülkede veya şehirde farklı şeyler olabilir, aynı tür şeyler de olabilir. Farklı ülkelerden veya şehirlerden cevaplar olursa güzel olur.Genel düşünürsek magnet en bilindik hediyelik eşyalar arasında mesela. Hediye olmasına
Soruyu bilerek geniş tutuyorum. Avrupa'ya gitmiş herkes cevap versin diye. Her ülkede veya şehirde farklı şeyler olabilir, aynı tür şeyler de olabilir. Farklı ülkelerden veya şehirlerden cevaplar olursa güzel olur.

Genel düşünürsek magnet en bilindik hediyelik eşyalar arasında mesela. Hediye olmasına gerek yok illa. Kendinize aldığınız olabilir. Yiyecek olabilir. Kıyafet olabilir. Ülkeye/şehre özgü olması daha anlamlı olur. Belki nadir veya az bilindik cevaplar çıkabilir.

Siz ne aldınız veya ne alınır?

not: araba, ev gibi şeyler kastetmiyorum :)
0
ermanen
(14.07.25)
evde gündelik kullandığım eksik şeyleri alıyorum tepsi, bira altlığı tuzluk(bu mesela pisa kulesi gibi) gunluk kullanırken anı oluyor.
0
eja
(14.07.25)
tr'de olmayan şeyler, uniqlo'dan mesela pantolon, mont, tshirt gibi şeyler alıırm muhakkak.
0
elektr10
(14.07.25)
Klasik magnet ve kartpostal dışında bir yüncüye gidip yün alıyorum. Yerel marka olmasına özen gösteriyorum. Sonra onunla ördüğüm şeyin hatırası oluyor.
0
peki madem
(14.07.25)
sos çeşitleri
gıda takviyeleri ve vitaminler
0
eisberg
(14.07.25)
ben kahve çekirdeği alıyorum.
0
kveldulv
(14.07.25)
primark varsa mutlaka ugrarım, çorap tshirt vs.. ordan alıyorum. sos, parasetemol, makarna, peynir, alkolle içmek için bitters, güneş kremi vs..
0
benaslinda
(14.07.25)
Ayakkabı ve giyim olabilir. Arada yiyecek.

Aslında her şey, Türkiye'ye göre uygun. Ama yükte hafif, pahada ağır şeyleri almak, daha mantıklı.


.
0
kartallar yuksek ucar
(14.07.25)
- elektronik her seyim
- kutu oyunlari
- kiyafet/ayakkabi kaliteli ve uyguna geliyor
- hediyelik esya konusunda cesit cok fazla. (taylor swift orgu bebek seti tr'ye de gelmis bu arada lol) www.amazon.com.tr
- o ulkeye ait, yola dayanacak kurabiye tarzi seyler varsa isyerine arkadaslara vermek uzere alirim

en son soda yapma makinesi bile getirecektim ucaga co2 tupu almadiklari icin iade etmek zorunda kaldim
0
aguen
(14.07.25)
Biçok premium kulak üstü kulaklık orada çok daha ucuz.
Bazı saat modelleri keza.
Kaliteli çakmakla ilgileniyorsan yine mantıklı.

Tr'de niş olan ürünleri getiren fahiş kar istediği için niş ürünler daha ucuza bulunuyor; ne olduğundan bağımsız.
0
Bruce
(14.07.25)
(6)

1 aydır ilanda olan evin ne gibi bir sorunu olabilir?

sckxyss
Ev 5 yıllık, ev sahibi oturuyor, kat mülkiyetli, ara kat, odaları geniş, otoparklı falan, kağıt üzerinde hiçbir falsosu yok gibi. Fiyat olarak da çevreye gore %10 ucuz yazilmis gibi. 4 haftadır ilanda bu ev, neden hala satılmamış olabilir? İlk kez ev alacağım için benim aklıma gelmeyen bir sıkıntısı
Ev 5 yıllık, ev sahibi oturuyor, kat mülkiyetli, ara kat, odaları geniş, otoparklı falan, kağıt üzerinde hiçbir falsosu yok gibi. Fiyat olarak da çevreye gore %10 ucuz yazilmis gibi. 4 haftadır ilanda bu ev, neden hala satılmamış olabilir?

İlk kez ev alacağım için benim aklıma gelmeyen bir sıkıntısı mı olabilir diye düşünüyorum. Ne olabilir?
0
sckxyss
(14.07.25)
4 hafta uzun degil. bos kiralik evlerin bile 2-3 ay bekledigi oluyor.
faizler yüksek. borcla ev almak cok mantikli degil o kadar da.
0
sonsuz
(14.07.25)
@sonsuz, Takibe attığım evler 1-2 haftada gidiyor genelde. O nedenle uzun geldi bana.
0
🌸sckxyss
(14.07.25)
1.5 sene önce takibe aldığım bazı evler daha yeni satıldı, evde oturan varsa satılması daha uzun sürüyor ben direk eliyorum içinde oturan varsa. gezmek sorun çıkmasını beklemek sorun.
0
eja
(14.07.25)
hemen satmak istiyordur, paraya ihtiyacı vardır. piyasa gerçekten bitik durumda. yaklaşık 3 aydır ev bakıyorduk bizimkiler için. evlerini satıp başka şehirden ev alacaktık. çok şükür hem sattık hem aldık. aldığımız ev de @sivri sinek'in dediği gibi %15 altına teklife tamam dedikleri için oldu. ev normalde de piyasadan ucuz duruyordu. araştırdık ettik bir yamuğu yok. gidin evi bir görün, diğer evlerle kıyaslayın. pazarlıkta güçlü durun kimse kolay kolay ev satamıyor şu an.

not: yakınlarda faizlerin de düşmesiyle konut kredisinde bazı değişiklikler olacak ve ev fiyatları bir şekilde kabaracak gibi.

ne olabilir kısmına gelince yapısal olarak kat mülkiyetli de olsa belki imar barışından yararlanmıştır ve gelecekte bir sürpriz bekliyor olabilir ama çok düşük bir ihtimal bu. komşular arasında sıkıntılı bir tip olabilir. ev ipotekli olabilir ki bu bence sorun değil, ama bazı insanlar yanaşmıyor ipotekli olunca. başka da bir şey gelmedi aklıma.
0
Improbable
(14.07.25)
1 ay satılık ev için çok uzun bir süre değil.

Ev sahibi belki de “evi alın, ben 3-5 ay sonra taşınacağım” gibi bir şey diyor ve alıcıları korkutuyordur.
Bir arkadaşım bu sene içinde ev sahibinin oturduğu bir evi satın aldı.
3 ay sonra çıkacağını söyledi evi satan aile.

Gerçekten de dediği tarihten bir hafta önce çıktı evden, sorun olmadı.

Ama ev boşalana kadar ciddi bir stres yaşadı.
Satan kişi kötü niyetli olsaydı süreç çok uzardı herhalde.
0
michael_knight
(14.07.25)
İlanlanlarda ortalama bekleme süresi 70 küsur gündü, yani 2,5 ay. Belki süre, daha da artmış olabilir.

Bence baktığınız evin fiyatı normaldir, diğerleri yüksektir. Ben de bazı evleri takip ediyorum. Atıyorum 8 milyondan açılıyor. 7,5 - 7 - 6.5 olduğu anda gidiyor. Evin değeri: 6,5 çünkü.

Evi almak istiyorsanız, gidip görün. Kapıcı ve komşularla konuşun. Hepsi tamamsa, çatır çatır pazarlığınızı yapıp, alın.


.
0
kartallar yuksek ucar
(14.07.25)
(9)

bu faizlerle kredi ile konut alınır mı ?

Rao
2 milyon civarı 2 artı 1 konut %60 kredi ile 10 yıl vadeli kullanılacak ve ev oturum amaçlı kullanılacak. Faizler yeteri kadar düşersede yeniden yapılandırma , yapılacak. mevcut ve gelecek ekonomik şartlar düşünüldüğünde oturum amaçlı konut almak konusunda ne düşünürsünüz. yoksa , onun yerine
2 milyon civarı 2 artı 1 konut %60 kredi ile 10 yıl vadeli kullanılacak ve ev oturum amaçlı kullanılacak.

Faizler yeteri kadar düşersede yeniden yapılandırma , yapılacak.

mevcut ve gelecek ekonomik şartlar düşünüldüğünde oturum amaçlı konut almak konusunda ne düşünürsünüz.

yoksa , onun yerine peşinatı yatırım sepeti yapmak veya arsa , tarla alarak mı değerlendirilmeli ?


Teşekkürler.
0
Rao
(13.07.25)
Öncelik oturmak için ev almak olmalı. Faizler yüksek olsa da pandemi öncesi 1.64lük oranlar hayal, o seviyelere bir daha düşmeyecektir. Faiz indirimleri muhabbeti ciddiye bindiği anda ev fiyatlarına aynı oranda zam yapılır zaten, bunu öngörmek zor değil önceki verilere bakarak.
Bu birazda sizin yatırım stratejinize bağlı olmakla birlikte oturmalık ev her zaman birincil ihtiyaç uzun vadede düşünüldüğünde.
0
hayalhayal
(13.07.25)
oturmalık ev için her zaman alınır modundayım.
0
belkider
(13.07.25)
Kesinlikle alınır, faiz ne olursa olsun alınır, enflansyon düşmeyeceği için 2 seneye ödediğiniz kredi tutarı komik bir rakam olarak kalacak
0
ebeş
(13.07.25)
amaç oturmak ise tabi ki alınır.
0
elorelia
(14.07.25)
Faizler düşerse, ev fiyatları da artar.

Dolayısıyla beklemenin çok bir faydası yok. Oturmak için ev her zaman alınır. Yatırımlık veya kiraya vermek için ev, asla alınmaz.


.
0
kartallar yuksek ucar
(14.07.25)
+evet
0
denizmaniaherif
(14.07.25)
oturum amaçlı konut alınabiliyorsa alınır.
başka yerde kiraya verecekseniz, en azından kredinizin yarısı olacak kiraya verdiğiniz para.

dediğiniz gibi ileride krediyi yapılandırma imkanı var.
yapılandırmazlarsa krediyi taşıma opsiyonunuz var.
not: ufak düşüşlerde kredi yapılandırmanın bir kazancı olmuyor.

borsaların durumu kötü şimdi. yatırım sepeti fikri kötü değil ama
şuna bir bakın:
cdn.r10.net

bu işten anlıyorsan arsa mantıklı. ama mesela ben anlamıyorum kesin kazık yerim. bir iki seneye imar gelecek denir, on yıl boyunca gelmez.
0
geçici kullanıcı
(14.07.25)
Sadece oturmalık değil, yatırım için de alınır. Gerekiyorsa boş dursun 5 sene sonra kaç kat artar fiyatı. Çoluk çocuğa kalır. Al geç hocam.
0
luluki
(14.07.25)
Yatırım olarak alınmaz.
O ev fiyatlarının katlama dönemi bitti. Nüfus, ülkenin ekonomisi negatifte, siyaseti negatifte. İnsanlar daha tam farkına varamadı.
0
parka
(14.07.25)
(15)

Pkk gerçekten silah bırakır mı?

messina123
Terörün olmadığı insanların pisi pisine ölmediği Türkiye hayali muazzam bir hayal ancak gerçekten pkknın silah bıraktığına inanıyor musunuz? Ayrıca bıraktılarsa bile ne karşılığında bıraktı bunlar?
Terörün olmadığı insanların pisi pisine ölmediği Türkiye hayali muazzam bir hayal ancak gerçekten pkknın silah bıraktığına inanıyor musunuz? Ayrıca bıraktılarsa bile ne karşılığında bıraktı bunlar?
0
messina123
(11.07.25)
Bırakmadı. Öyle ya da böyle dünya tarafından terör örgütü kabul edilen bir örgüt kendini tasfiye etti ve o örgütle bağlantılı olan özünde terör örgütü olan diğer örgütlerin önü açıldı.
Tarihimiz için kara bir gün.
0
denizgonen
(11.07.25)
Irak’ın kuzeyinde Barzani PKK’yı istemiyordu. Barzani İsrail’den güç alıp PKK’nın üstüne yürüyordu. İran’a sürülen PKK orada biraz yer bulsa da mollalarla ters düştü. Rotayı Suriye’nin kuzeyine çevirdi ve yeni bir kanat oluştu. Silah bırakma sonrası İran ve Irak da nelerin olacağı önemli değil Suriye’de nelerin olacağı önemli. İzleyip göreceğiz.
0
iddaaci
(11.07.25)
Bu kadar tiyatronun tek nedeni var: Erdoğan'ın bir saltanat kurmak isteyişi. Yani seçimleri kaldırmak ve oğlunu varis bırakmak istiyor (yeni anayasa). Bunun için 400 vekile ihtiyacı var.

Dem ve Pkk terör örgütü de bu fırsattan istifade federasyon ve yerel özerklik, terörist başını serbest bıraktırmak istiyor. Senelerdir akp, dem ve pkk'yı çok sert eleştirdiği için de, böyle bir tiyatro oynanıyor.

pkk, asla silah bırakmaz. Bölücülükten asla vazgeçmez.


.
0
kartallar yuksek ucar
(11.07.25)
Ben barıştan yanayım kürt düşmanı değilim öncelikle belirteyim

Fakat bu silah bırakma meselesi pkk ile ilgili değil. Ortadoğunun şu haline bakınca suriye iran israil lübnan, en küçük aşiret grupları bile silah bırakmaz niye bıraksın
0
grimavi
(11.07.25)
Yıllarca yardım aldıkları devletler kendi derdinde şu an. Türkiye, bir çok kötü plan ve uygulamaya rağmen adından söz ettirdi. Dışarı ile ilişkilerimiz bir çok alanda yoğun şu sıralar.

pkk burada Türkiye'yi her tür zarara uğratmak için kurulan taşeron bir örgüttü. Yıllarca bu örgüte destek olanların başka planları vardır.
pkk silah bırakmadı diye düşünmek yerine yerine rahatlığa çok girmeden, rehavet yapmadan dikkati aleyhimize kullanılabilecek daha farklı noktalara yoğunlaştırmak gerek.
Genel olarak dünya ve dünya
siyaseti değişiyor.
Bir bölgede kaos adına kullanılan
aparatlar da değişecektir.

Batı Türkiye ile iyi geçinmeye çalışıyor,çalışacaktır.
Öyle eskisi gibi her sene ABD kongresinde Ermeni soykırımı yasa tasarısının konuşulması, yok Türkiye'ye başka yaptırımlar uygulama, sürekli aleyhimize olan AİHM kararları, dışarıdan
gelip Türkiye'deki resmi kurumları denetlemek, Yunanistan Ege'de bizi taciz ediyormuş falan.. geçti o günler.

Tabi ara ara rahat durmayacaklardır.
Hazırlıklı olmak şart.
Bölge halkıyla yakınlaşma ve iş olanaklarının artması gerek. Aslında kaynak çok bölgede ama terör engel oldu.
Dünyada ise bize her daim belgesellerle bize fakirlik, açlık, aslan, timsah, kaplandan ibaret bir yer diye gösterilen Afrika da şu bir çok devletin menfaati için karşılaşma alanı olmuş durumda.
Tarım arazilerinden çok bir çok kaynaklara sahip bölge.
Bunu şu an anlıyoruz ve eskiden beri medyanın kendisi doğru şekilde bölgede olan biteni yanlış veya eksik veya her daim problem olarak gösterdi

@kartallar yuksek ucar
irtifayı düşür biraz olaylara biraz daha geniş açıyla bak bir zahmet. dışarı çık gez dolaş.
0
diyecevaplandı
(11.07.25)
Fahrettin Altun un stajyerleri her ne kadar bunu mucizevi bir olay olarak lans etse de öyle değil.

Öncelikle türkler 2500 yıldır tarih sahnesinde yer alıp karşılarina türlü düşmanlar çıkmıştır, örneğin Moğollar, Ruslar, İranlılar, PKKlilar, irticacilar etc.

Bütün bu düşmanlari bir kenara koyduğumuzda ülkemizin başına gelen en büyük bela ak parti adlı oluşum ve içindeki sahislardir. Ak Parti'nin türk milletinin lehine bir iş yapması mümkün değildir. Zira bu eşyanin tabiatına aykırı mesela bir Rus a alkolü yasaklayamazsin, bir dinciye hoşgörüyu, toleransı anlatamazsin, yapamaz tabiatında yok çünkü.

Dolayısıyla geçen 23 yıla baktığımızda, samimi dusuncelerle türk insanınin menfaati için yapılan hiçbir şey olmadığı gibi her birinin altında rant amaçlı çeşitli emeller vardır. Zaten bunları saklamiyolar; hasta garantili hastaneler, araç garantili yollar, savunma sanayini Erdoğan'ın ailesinin yönlendirmesi, en basitinden e devlet e vergi gibi sistemlerin yaygınlasmasi iyi bir şey gibi görünüyor ama aslında bunun amacı insanları daha kolay kategorize etmek, listelemek, daha çabuk parasına konmak. Mesela artık o kadar ileri gittiler ki Türkiye'yi terk etmenin cezası olarak 700 kusur lira ödediğimiz harç için pul bile vermiyorlar. Sözde dijitallesme. Prim borcunu ödemeyene şak diye elektronik haciz. Kurulan radar tuzaklarından toplanan paralar. Sorsan Avrupada e devlet gibi sistem yok, türk bankacılık sistemi çok iyi diye zirvalarlar. İran vurulur türk borsası çöker. Çünkü ülkenin altını oymuslar.

Adalet sistemi tamamen parti örgütunun içinde hakimler mahkemeler günlük kararlarla değiştiriliyor. 50 bin kisibin sogrudan ölümüne sebep olmuş örgüt lideri video konferans yapıyor adeta. Ama belediye başkanının görüntüsü, afişi sesi bile yasak.

Böyle bir ülkede PKK silah bırakması tamamen tiyatro zaten, Türkiye Cumhuriyeti için irtica daima bölücü örgütten daha tehlikelidir. Şu anda da öyle, akp pkkdan daha tehlikeli bir örgüt.

Bunu artık zihinsel engelli bireylere sorsan ucunda Erdoğan'ın yeniden başkan seçilmesi veya kendisinin verasetini sağlamak olduğunu söyler, tereddüt etmez.

Katiyen silah birakacagina inanmıyorum. Altında ne olduğunu yakında öğreniriz.

Bunlar 15 temmuzda cuma günü darbe yapılıp ertesi pazartesi günü 5000 tane hakim savcıyı terör örgütü üyesi diye işten atan adamlar. Yani komediye bakar mısın 5000 tane hakim savcının fetocu olduğunu biliyorsun ad soyadına kadar, çünkü kendin elinle koydun, bu adamlar cuma günü işe gidiyorlar karar veriyorlar, pazartesi de işten atıyorsun bunlari :D neden daha önce yapmadın?

Şimdi esas örgüt guzellemeleri dinleyecegiz yandaş medya ve propana bakanlığımız başlamış bile, örgüt üyelerinin topluma kazandırılması diye. Yani biz orda burda bomba patlatan , toplumu terörize eden adamlari kucaklayacağız bu rezilliklere geldi sıra :)

Akp süper Türkiye ucuyor. Ayrıca lütfen biraz geniş pencereden bakalım Goebbels in de dediği gibi.
0
sanguine
(11.07.25)
İstediğini alırsa, yeni istekleri oluşana (daha doğrusu yeni istekleri reddedilene) kadar bırakır.
0
nawar
(11.07.25)
hayır operasyonlarını iran'a yoğunlaştıracaklar. iran düştüğünde de sıra bize gelecek.

abd kucağındaki bir türk hükümeti pkk'yı zaten bitiremezdi. 30-40 senedir böyle milliyetçi damarı beslediler. şimdi kendi kuklaları güç kaybettirdiği için ona meşruiyet kazandırmak adına "pkk silah bırakıyor" dümeni yapıyorlar.

3-5 sene sonra görürüz ne olduğunu.
0
der meister
(11.07.25)
Irakta Saddam degisim,yeni Irak sloganiyla hükümete geldi,

Sonra sam amcasi irana saldirtti,
Ardindan pkk nin oldugu bölgeye kimyasal bomba attirdi, hikayesi ile sam amcasina bahane ürettiler,

36.ve 32. Paralel bölgede ucus yasagi getirildi,

Bolge pkk ile kontrol edildi,

pkk artik kurumsallasiyor,

Tank,helikopter ve en önemlisi topraga kavusuyor,

ama pkk ismi ile degil,
kuzey suriye pkksi olarak yeni bir isim lanse edecekler,

bizimkilerede bunu ya yaparsiniz yada gidersiniz dediler,

onlarda bunu sözde zafere gibi lanse edip bak nasilda neler yaptik diye deli deli isler yapiyorlar,

sonraki gelen yönetimlerin isi daha da zor olacak,

Tabiki bunun ceremesini halk cekecek.

Hatirlayin,
Ahmet Davutoğlu ile komsularla sifir sorun dediler,
Suan sifir sorunla komsu ulke insanlari ile apartman komsusu olduk..

Yak parti yapar..
Yaptiklari yapacaklarinin teminati..
0
designer
(11.07.25)
Dibe sürüklenen ve çırpınışlarda olan bir rte ile karşı karşıyayız; en baştan bunu unutmamak lazım. Bu haldeyken Atatürk'ü canlandırıp reisicumhur yaptım dese oradan bile bu ülkeye millete faydalı bir şey çıkacağına inanmam.

Pratikte silah bırakılması, teoride silahlı kalmalarından yüzde yüz daha hayırsız bir hal getirecek. Silahlı örgütle mücadele etmek, politik bir örgütle uğraşmaktan daha zor değil.
Buradaki tek hümanist nosyon insan hayatı. Yani evet, terörist ya da değil, ölümler azalacaksa buna sevinelim. Ama bunun ne zaman gerçekleştiğini gördük?
Ölüm gerekiyorsa öldürürler, bunun için pkk'ya ihtiyaçları yok.
0
Bruce
(11.07.25)
%15-20 kürt oyu için yapılan bir tiyatro.
0
runaway
(11.07.25)
Aklı başında olan birisi bu soruyu sormamali.

Yaktıkları silahların sayısı 8
2 tanesinin namlusu egriydi birisinij kabzası parçalanmış.

Yani yaktıkları silahlar bile kenarda duran iskarta
0
topkapiaksaray
(11.07.25)
PKK zaten 2002'de bitmisti. Bil bakalim nasil ve neden dirildi..
0
feastofthedamned
(11.07.25)
Malesef mevcut hükümetin ve liderlerin ülke yararına bir hamle yapmalari imkansız. 20 yıldır ne haberlere sevinildi de sonra "aaa" oldu herkes. Goebbelslerini saldılar işte, chp=pkk yaptılar. Şimdi gene saldılar "baris geldi" diyorlar.
0
logisticsmanager
(11.07.25)
Uzun kaybettiği oy açığını kürt seçmenden oy alarak kapatmak istiyor. Gördüğüm kadarıyla samimi bir ortam yok, Habur-2 loading... Bu ülkede kalıcı barışı getirecek tek parti chp gözüküyor.
0
HellKeePer
(12.07.25)
(12)

dolar kuru bastırılıyor mu?

biseysorcaktim
doların uzun süredir çok az bir eğri ile yükselmesi herkeste "dolar aslında 40 değil 45" düşüncesini oluşturdu.euro ise 47 lira seviyesine ulaştı.euro - usd dengesi 1.17 gibi bir şey. hep öyleydi sanırım. 1 - o zaman dolar baskılanıyorsa euro da baskılanıyor demektir bu.2 - bu mümkün mü?3 - bir müda
doların uzun süredir çok az bir eğri ile yükselmesi herkeste "dolar aslında 40 değil 45" düşüncesini oluşturdu.

euro ise 47 lira seviyesine ulaştı.

euro - usd dengesi 1.17 gibi bir şey. hep öyleydi sanırım.

1 - o zaman dolar baskılanıyorsa euro da baskılanıyor demektir bu.
2 - bu mümkün mü?
3 - bir müdahale varsa bile dolar baskılanıyor ifadesi aslında hatalı bir ifade bu durumda. tl düştü yükseldi yerine dolar düştü yükseldi ifadesi ile aynı düzlemde.
4 - eğer bir müdahale varsa dolara değil tl'ye mi bu durumda? yani dolar baskılanıyor değil, tl olduğundan yüksek mi fiyatlandırılıyor.
0
biseysorcaktim
(11.07.25)
dolar euroya karsi deger kaybetti.
haliyle euronun daha cok yükselmesi normal.
0
sonsuz
(11.07.25)
dolar 3000 lira'da olsun insanlar "doların hakettiği değer 3050" der o işin sonu yok.

müdahale dünyanın her ülkesinde her saniye var. merkez bankasının işi o zaten. faizden bile daha öndedir o.
0
avatar is back
(11.07.25)
Türkiye'de euro fiyatı dolar üzerinden belirlenir. Evet dolayısıyla euro ve altında baskılanıyor. Aslında dolar bazlı her şeyin fiyatı baskılanıyor.

Bunu şuradan anlayabilirsiniz. Trump, başa geçtiği zaman dolar çok büyük değer kazandı. 1 dolar, neredeyse 1 euro'ya eşitti. Biz de bir değişiklik olmadı. Sonra yavaş yavaş değer kaybetti. 1.17 seviyelerine geldi. Biz de yine sabit kaldı.

Merkez bazen alarak, bazen de düzenlemeler getirerek, bazen de satarak müdahale ediyor.

TL'nin ne kadar değerli olduğunu Türkiye'de göremezsiniz. Yurt dışına çıkmanız lazım.

Bazıları nedense buna inanmakta büyük zorluk çekiyorlar. Siz de inanmıyorsanız, kendi bileceğiniz iş. Paranızı istediğiniz gibi değerlendirebilirsiniz. İstediğinize inanabilirsiniz.

.
0
kartallar yuksek ucar
(11.07.25)
dolar ucuz olsa onu ilk önce türkler satın alır, yurt dışında satar, gelen parayla daha çok dolar alır, daha çok dolar satar, bedavadan zengin olurlar. bütün bu satışlar sonrasında da dolara talep artacağı için doların fiyatı yurt içiyle yurt dışında aynı olur. dolar baskılanıyor abimciler ile 2023 seçimlerinde kemal kılıçtaroğlu'na oy veren zekiler aynı kişilerdir.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(11.07.25)
Bence bu konu cok net.Mali piyasalarda tum delikleri ayni anda kapatamazsin.Buyume yonunde oynadiginda enflasyon artar veya faizi arttirdiginda ekonomi biraz sogur gibi.

Dolari cildirtmamak icin yuksek faiz vermeyi goze aliyoruz.Buna dolar kuru bastiriliyor yada bastirilmiyor denemez.Dolarin artisi demek yurt disindan gelen sicak paranin kar edemeden cikmasi demek.EKonomi yonetimi gelen sicak paraya muhtac oldugu icin mecburen sicak parayi dolar bazinda kar ettirmekle mukellefler.Yoksa tum ekonomi baslarina cokecek.
0
turkuaz
(11.07.25)
"Dolar alıp, yurt dışına satmak" ne demek bilmiyorum ama Türkler zaten dövize geçip, yurt dışından alım yapıyor. Ne oluyor :

- İnsanlar Türkiye'de tatil yapmak yerine, yurt dışında tatil yapıyor.
- Buradaki evlerini satıp, yurt dışından ev alıyor.
- Alış verişini yurt dışından yapmaya çalışıyor.

vs. vs.

Çünkü TL değerli olsa da, içeride döviz bazlı çok pahalı olduğumuz için, bunu hissedemiyoruz. Biraz kafası çalışan döviz bazlı varlık topluyor.


.
0
kartallar yuksek ucar
(11.07.25)
dolar euro paritesi tüm dünyada ne ise türkiyede de aynısı olur. aksi halde anında arbitraj başlar ve bu kuru gene dünya dengesi eşitler.
0
orpheus
(11.07.25)
"Dolar baskılanıyor" ifadesi aslında TL'nin değeri artırılıyor gibi demek. Dolar/Euro paritesi TCMB'nin dolar alıp satmasıyla oynayacak bir şey değil. Dolar TL karşısında değer kaybediyorsa bunun dolarla değil TL'yle ilgisi var. Yani sorudaki 4. madde doğru.
0
himmet dayi
(11.07.25)
1 evet. 2 evet. 4 evet.
0
osssy
(12.07.25)
1 milyon dolar getirdin.
türk lirasına çeivrdin, 40 milyon tl paran oldu.

faize attın, 6 ayda 40 milyon tl paran 50 milyon tl oldu.

dolar anca 40'dan 41-42'ye geldi.

50 milyon tl'yi geri dolara çevirdin. 1.2 milyon doların oldu.
parayı aldın defolup gittin.

dünyadaki herhangi bir ülkede bu parayı dolar faizine atsan, 1 milyon doların 1 yılda ta çatlasın 1.05 milyon dolar olurdu. sen 6 ayda, yıllık faizi n4 katını kazandın.

-----

şimdi sana soru: sence baskılanmıyor mu?
şuan ülkedeki dolar rezervinin tamamı bu "carry trade" için var. herkes 1.5 yıldır bu şekilde dolar bazlı para kazanıyor. hem de çılgınlar gibi kazanıyor. yarın faiz düştüğü gün, parasını alıp çıkacaklar. o zaman sence dolar ne olacak?


-----

normalde piyasa dengesi gereği, dolar aşağı yukarı bizim faiz oranımız kadar artmalı.
1 senede dolar %20 arttı, türk lirasına ise %50 faiz verdik. arada bu makas varken, herkes bedavadan zenginleşiyor.

"dolar baskılanmıyor" demek için, faiz %50 ise, doların da en azından %40 civarında artmış olması gerekir ki, bu yukarıda söylediğim carry trade yapılamıyor olsun.
0
tchuck
(12.07.25)
buna benzer bir konuyu açmıştım. ama buraya kendi görüşlerimi yazayım. Ama ondan önce bazı sorulara cevap vermek gerekiyor bana göre.

1- Her konuda güvenirliğini yitirmiş bir partinin , açıkladığı merkez bankasının rakamlarına inancınız tammı ?
2- rezerv satmadan , tabela fiyatı sabitleyemezler mi ?

Kaldığı Açıklanan rezervler günlük değil aylık, dolayısı ile günlük krizlerde ne olup bittiğini vatandaş olarak biz biliyor muyuz ?

Açıklanan rakamlar aylık olduğu için psikolojik üstünlük merkez bankasında, yani istenirse günlük krizleri yönetmek için günlük istediği kadar satar , piyasa sakınleyince tekrar yerine koyar.

Böylece fiyatın artmadığını gören vatandaşa , tekrar satışa geçebilir veya talebi durdurabilir.

Sonuç olarak ben , açıklanan hiç bir rakama inanmıyor, ve yapılan işlemlerin şeffaf ve doğru olduğunu düşünmüyorum.

Ayrıca Kaldıkı dolar fiyatının bu fiyatta kalması , sadece yüksek faiz ile açıklanamaz bana göre. Yüksek faiz ile yapıldığını kabul etmem için, ekonomiye tam bir güven olması gerekir. Sizce bu koşul geçerli mi ?

Örneğin ben yüksek faiz bile olsa 1 tl bile olsa mevduatta tutmuyorum .
0
Rao
(12.07.25)
Sonuç olarak, bana güvenirliklerini kaybettikleri için.

özellikle önemli siyasi kırılım günleri ağırlıkta olmak üzere bal gibide baskılanıyor.
0
Rao
(12.07.25)
(21)

Bu yeşil pasaportun hikmeti nedir?

ya ben lan neyse
yeşil pasaportum var. 13 yıl doğu anadolu'da ve iç anadolu kırsalında doğu hizmeti yaptım. birkaç gün önce aldım. ama ne bir yere geziye gitmeye niyetim var ne de ona ayıracak param. hayatım boyunca da zaruret olmadığı müddetçe bir yere gideceğimi sanmıyorum. yıllık iznimde sonra iptal miptal ederle
yeşil pasaportum var. 13 yıl doğu anadolu'da ve iç anadolu kırsalında doğu hizmeti yaptım. birkaç gün önce aldım. ama ne bir yere geziye gitmeye niyetim var ne de ona ayıracak param. hayatım boyunca da zaruret olmadığı müddetçe bir yere gideceğimi sanmıyorum. yıllık iznimde sonra iptal miptal ederler diye aldım.

bazen sözlükte yeşil pasaport ayrımcılıktır diye başlıklar açılıyor. bir bakıyorum 2 yüz küsür entry girilmiş.

ben yeşil pasaportu alana kadar hangi ülkelere vizesiz gidebileceğimi bilmiyordum. onu da öğrendim. abd, ingiltere yok.

geçen televizyonda ünlü bir gazeteci "biz bastırıyoruz. gazetecilere de vermelerini istiyoruz. umarım verecekler." diyordu.

eczacılar, avukatlar, daha bilmediğim bir sürü meslek grubu...

bu zamana kadar hep bir yerlere 3 ay vizesiz gidilebilen bir araç olarak biliyordum ama bence bilmediğim bir şeyler var.

insanlar gidip oralarda çalışıyor mu, yeşil pasaportla benim bilmediğim bir şey mi yapılıyor? aklıma başka bir şey gelmiyor.

yılda 10 gün tatil için bu kadar kıyamet koparılması bana böyle düşündürüyor. bu kadar insanımız yurt dışına vizesiz gitmeye bu kadar muhtaç mı?

iş için isteyenler var. iş için bu kadar insanımız mı var yurt dışına gitmesi zaruri olan?
0
ya ben lan neyse
(10.07.25)
Yüzlerce beyaz yakalı vize sırasında beklerken alelade devlet memurunun istediği ülkeye keyfince girip çıkması insanların gururuna dokunuyor. Olay ego davası. Biz devlet memurundan daha büyük artı değer üretiyoruz da bu semelerin Instagram'da bizden daha çok yurtdışı postu var diyor onlar da. Abuk sabuk işler. Sen de biliyorsun bunun böyle olduğunu bence, bir de benden dinledin.
0
sekizdokuzon
(10.07.25)
@sekiz: yok bilmiyorum. yeşil pasaporta gelene kadar... bu mu dokunuyor insanların egosuna? ben 50 bin maaş alıyorum. maaşımın yarısı ev harcamasına gidiyor. ev babamdan kalmasa diğeri de kiraya gidecek. arabam falan yok. ben istesem de gidemem tatile. benden çok katma değer yaratan insan 100 bin falan alıyordur. böyle düşünürse egosu torpülenir.
0
🌸ya ben lan neyse
(10.07.25)
rahatça, vize vs dert etmeden, vize ücreti ödemeden, bir sürü ülkeye eğer istersen yarın çat diye gidebiliyorsun. birçok insan için bu gayet yeterli bir lütuf, bilmediğin gizli bir şeyler yok.
0
king lizard
(10.07.25)
yesil pasaportun ne oldugunu daha yeni ögrenmen senin problemin. interneti olan herhangi bir insanin bilebilecegi alalede bir bilgi.

sorun su an avrupa'nin türklere vize randevusu veremiyor olusu. yesil pasaportu olan biri ucuz bilet kovalayip aniden haftasonu bile gidebilir. üniversitedeyken bir arkadas o sekilde 18 tl'ye mi ne bilet alarak paris'e gidip gelmisti. parasizliktan metroya bile binemeden geri döndü ama gitti mi gitti.

onun disinda baska biri önceden uzun planlar yapmasi, vizeye basvurmasi, parasinin yanmamasi icin dua etmesi gerek.

bu ikisi arasindaki fark birinin devlette memur olarak calismis olmasi. tr'deki cogu memur da vasifsiz ve özelde tek kisinin yaptigi isi 3-5 kisi yapiyorlar. hem devletin kasasina yüksünüz hem de dibimizdeki ülkelere elinizi kolunuza sallaya sallaya gidiyorsunuz.

böyle düsünülüyor sanirim.
0
sonsuz
(10.07.25)
Yeşil pasaportu isteyen genelde parası ve vakti olan insanlar. Ayrımcılık falan diyenlere de gülesim geliyor. Ailede çok doktor ve öğretmen var aldıkları maaşlar yurtdışında tatil yapıp, yiyip içip gezmeye yetmiyor. Benim canım anam benim zorumla yeşil pasaportunu çıkarttırdı. Pasaportunun süresi dolduğunda, üzerinde bir tane damga yoktu. Yenisini çıkarttırmaya zor ikna ettik, emekli maaşı yetmiyor çünkü tatil yapmaya.

Vize süreci gerçekten can sıkıcı olabiliyor ama bu “haksızlık” güruhunun saracağı yer yeşil pasaportlular değil, vize için gördüğümüz muamelenin sebebi olan kişiler.
0
irene
(10.07.25)
Yurt dışına iş ya da gezme amaçlı çok giden biri olsan değerini anlardın. Vize başvuru süreci, reddedilme durumları, yapılan masraf vs. vs. bunların hepsinden kurtuluyorsun.

şu an mesela çok ileri tarihli aşırı ucuz uçak bileti denk getirsen avrupa'da bir yerde, hiç düşünmene gerek yok acaba vizem çıkar mı vs. diye. türkiye'de şehirlerarası otobüse verdiğin paralarla avrupa'ya gidip gelebilirsin. e tabii ben hayatta gitmem vizyonsuzluğunda biriysen o başka.
0
himmet dayi
(10.07.25)
Yakın bölgelerde bir tatil yapabilirsin her yıl. Yurdum memuru aşırı vizyonsuz olduğu için böyle şeylerden anlamaz. Memur dediğin kırsal kafalı bir canlıdır.
0
runaway
(10.07.25)
@ya lan: böyle bir mevzuat var, Türkiye'nin memuru olan tatil sonunda ülkesinde geri döner diye düşünüyor Avrupa hala. Değişebilir bu usul yakında, hevesin varsa birkaç yere git gel.
0
sekizdokuzon
(10.07.25)
Bir de bunların egosu törpülenmez. Çatlasınlar.
0
sekizdokuzon
(10.07.25)
İlk yorum harici diğerlerini okumadım da la beyaz yakalıların kendini böyle görmesi çok komik. Memurlara neden yeşil pasaport veriliyor? Önce bunun mantığını kavra :) Yeşil pasaportu kullanan meslek yelpazesini genişletilerek hata yapılıyor. Beyaz yakalı burada ağlıyor, kendini üstün görüyor ahsjs O zaman asgari ücretli de alsın. Zaten bu gidişle yeşil pasaportu kabul etmeyecek diğer ülkeler. Adam yurt dışı tatili yapabilmek için y pasaport istiyor resmen :) devlet de senin sikik yurt dışı tatilinin derdindeydi. Memur denince adamın aklına sadece devlet dairesinde evrak onaylayan tip geliyor :)

Düz memurun yeşil pasaportu olsa ne? Adam yurt dışına çıkamıyor zaten shsjsk parası yok. Benim arkadaşımın kaç yıllık yeşil pasaportu var, daha bir kere kullanmamış. Neyle çıksın? Gidin birçok devlet dairesine hepsinin y pasaport hakkı olmasına rağmen çoğu başvurmamıştır bile. Zaten bu adamlar kullanmıyor ama ağlayan bizim buradakiler. Yani kaymakam da memur ve bırakın da işi gereği pasaport alabilip yurt dışına rahat çıksın.

İmam eşlerinin çıkıp bize de maaş verilsin, denmesi gibi :)
0
cemallamec
(10.07.25)
Başlık kıskanç beyaz yakalılarla dolmuş.
Hiç öğrenemeyeceksiniz hakkınızı savunmayı. Karşı adamda olan hak bende niye yok diyeceklerine hala onda niye var diyen fesat gorus.

İçlerini rahatlatmak için de özel sektörde bir kişinin işini bunlar dört kişi olarak yapıyor diyor. Ulan sen kole gibi çalışıyorsun işte patronun zengin olsun diye sabahtan akşama pazartesiden pazara. Bunun kalifelikle ne alakası var? Sen patronun yağcılığını seçmişsin adam da devlete hizmet etmeyi tercih etmiş. Sen bu adamdan arta kalir ne katıyorsun ki ondaki hakkı cok goruyorsun kıskanç patron yagcisi.


Sen tezgahtarlık yapan ya da gerçek bir eğitim gerektirmeyen hizmet sektöründe çalışan bir insansın bunu kabul et fazlası değil.
Soruya cevap
Yeşil pasaport Avrupa ülkelerine bu vize kuyruklarında kendini çok üstün gören ve kapi dışarı edilen beyaz yakalıların bana da vize bana da vize demeni gerektirmeyecek bir pasaport türüdür kardeşim.

Güle güle kullan
0
dedeminhirkasi
(10.07.25)
vizyonla alakalı. kullanırsan altın, kenarda durursa pul değerinde.
hiç mi ilgini çekmiyor farklı yerler, kültürler?
çok paraya ihtiyacın da yok, türkiyeden daha ucuza git, gör, gez, öğren.
0
adivar
(10.07.25)
yorumlara bak ashfsaf.
yesil pasaport, türk devleti'nin, %90'i torpilli olan memuruna yaptigi bir baska torpildir.
olay, beyaz yakalinin ayricalik beklemesi degil, bir kismin elde ettigi haksiz ayricalik. devletin kendi vatandasini kendi eliyle ayristirmasi.
vize anlasmalari devletler arasinda yapilan ikili anlasmalara dayanir, devlet oturmus, ülkelerle "benim memura vize ayricaligi tani ama diger vatandaslara tanima" diye pazarlik yapmis. beyaz yakali hakkini savunacakmis. beyaz yakali ne yapacak? almanya ile masaya mi oturacak? aptal saptal konusuluyor.

türk vatandasi degilim. ailemde de kimsenin yesil pasaport ihtiyaci yok. kiskanmak falan akillara zarar ithamlar.

"ek olarak turkiyeye vize zorunlulugunu getiren avrupali ulkeler degil, turkiye. bunu da arastirabilirsiniz."
türkiye bunu zamaninda siyasi olarak sakincali gördükleri yurtdisina kacmasin diye avrupa'ya teklif etmis, avrupa kabul etmis, türkiye bir süre sonra avrupa ile defalarca vizeyi kaldirmasi icin masaya oturmaya calismis ve her seferinde avrupa'dan ret yemis bir ülke.
yani artik o vizeyi sana koyan avrupa, türkiye degil. 45 senelik mevzuyu temcit pilavi gibi öne sürmek kurtarmiyor.
türkiye kac defa avrupa'ya artik vize kalksin diye gitti peki biliyor musunuz? yok.
bu kadar ret üstüne türkiye ne yapiyor? ben memura kefil olurum cünkü memur dedigin adam mayis elden gitmesin diye hicbir seye karismayan, kafasina vur ekmegini al, sümsük, agzini hicbir siyasi olaya acmayan adam, memuru o sebeple sakincali görmem, sakincali gördügüm zaten memur olamaz, ondan ki memuruma verin vize kolayligi diye avrupa ile masaya oturmus.
evet, devlet eliyle ayrimcilik budur.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(10.07.25)
tamamen ekonomik sebeplerle yurt dışına gidemiyorsan bir şey diyemem ama bir insanın yaşadığı gezegende doğduğu küçücük ülkeden kafasını çıkartıp başka bir coğrafya, kültür, yaşayış vs. görmek istememesinin ve bu şekilde ölüp gitmeye razı olmasının anormal, hatta mental olarak sıkıntılı bir durum olduğunu düşünüyorum.

başka yerler görmek senin için bir anlam ifade etmeyebilir ama birçok insan için şu hayatı çekilir kılan üç beş şeyden biri. insanlar aylarca yapacakları yurt dışı gezisinin hayalini kuruyor, bunu planlamaktan ve gerçekleştirmekten zevk alıyor.

insanlara vizeyi geçtim artık vize randevusu bile verilmiyorken vizesiz birçok ülkeye gidebilmek büyük bir ayrıcalık. bu ayrıcalığa sahip olamayanların öfkesi de gayet normal.
0
sir gawain
(10.07.25)
yurt dışı seyahati yapmak istemeyişiniz veya ekonomik sebeplerle yapamayışınız kişisel bir durum lakin insanların farklı ülkeler, şehirler görmek istemesi çok doğal ve insani bir refleks. yeşil pasaport da bu noktada ülke sınırlarını açan adeta sihirli bir değnek. yani oldukça kıymetli bir şey.

memurlara veriliyor bize verilmiyor, ayrımcılıktır vs. durumu da uluslararası alanda itibarsız ikinci sınıf bir ülke olmamızın sonucu. avrupa ülkeleri son yıllarda, vatandaşlarımıza amiyane tabirle ''sen gelme ulan ayı'' diyor. durum böyle iken memurların yeşil pasaport ile ''buyur sen geç''denilerek ülkelere kabulüne, kalan kitle çıldırıyor. bana kalırsa ülkeler arası seyahat özgürlüğü evrensel bir haktır. muhatap olunan ülke için sakıncalı bir profil olmayan herkes turistik amaçlı seyahat edebilmelidir.

burada bana ve benim gibi yeşil pasaport sahibi insanlara irite edici gelen şey; yeşil pasaport'a sahip olmayan mesleğe sahip kişilerin, ulan seyahat evrensel bir haktır. alt tarafı üç beş günlüğüne turistik amaçlarla gideceğiz, hükumet, devlet olarak bizi dış ülkeler nezdinde niye cüzzamlı durumuna düşüyorsunuz, cebime euro'mu koyup yurt dışına niye gidemiyorum diye durumun asıl sorumluluarın tepkisini göstermek yerine, ya memurlar devletin kamburu, bir halta yaramıyor aşağılık pislikler, oysa biz katma değer üretiyoruz, ülkeyi biz kalkındırıyoruz, biz öyle büyük insanlarınız ki, bizim değerimiz tarif edilemez biz niye gidemiyoruz diye tüm ezilmişliğinin, iş yerinde yediği mobbingin, aşırı çalışma saatlerinin, olmayan özlük haklarının öfkesini memura yöneltmesi. herkesin derdi insan olarak şu ölümlü dünyada, berbat koşullarda, her günü birbirinden kasvetli gündemi olan ülkeden dışarı bir haftasonunda, bir bayram, seyran tatilinde yurt dışına kaçıp nefes almak. bunca hikayeye, biz şöyleyiz de memurlar böyle, onlar da gitmesiin, bize de yeşil pasaport verin sonunda hiçbirimiz gidemeyelim halleri gülünç. kimsenin katma değer ürettiği, süper kahraman olduğu bir ülke değil istisnai örnekler dışında. kapitalist bir ekonomik sistem var ve ülkemizin vatandaşları da bu devasa sistemin içinde tek başına nokta kadar özel anlam ifade etmeyen bir şeyler yapıp sistemi yürütüyor işte. sanırsın memur sabahtan akşama kadar yatıyor da diğer beyaz yakalılar kansere çare buluyor. ayrıca memuriyete başlama yaşının yükselmesi ve yeşil pasaporta ulaşmak için belli bir derece/kademeye ulaşması gerçeğini düşünürsek, o pasaportla diyar diyar gezme aşamasına kadar ömrünü yarılamış oluyor zaten memur, yaşlılıkta gezecek sağlık durumu ve motivasyonunun da pek olmayacağını düşünürsek zaten aktif olarak bunun nimetinden faydalanma süresi de öyle çok da değil.

yabancı ülkelerin bu vize işini türklere bu kadar ulaşılamaz hale getirmediği dönemlerde bu kadar yaygara yoktu. ne zaman ki durum değişti yeşil pasaport sahipliği göze batar oldu.
0
wilhelmwasmuss
(11.07.25)
büyük kolaylık, annemden dolayı 25 yaşıma kadar bende vardı Interrail yapmıştık 23 gün kafamıza göre Avrupa'yı turlamıştık. Hayatımdaki en özel deneyimlerimden biridir. Mesela çocuğunuz varsa onun da belli bi yaşa kadar yeşil pasaportu olacak. (birkaç şart daha var çalışmıyor olmak vs.)

Bu arada göze batmasının tek sebebi vize işlerinin zorlaşması değil bence. Eskiden özel sektördeki kişiler iyi kazanırdı, memurların işi garanti ama az kazanıyor derlerdi. Şimdi memur da ortalama güzelce bir maaş alıyor, özel sektördeki çoğu kişi o maaşları alamıyor bile. Bu sebeple "hem maaşı yüksek hem yeşil pasaport var ooh" diyor insanlar. Bu arada 50-60 bin maaşın iyi gibi görülmesi de ayrıca kötü tabii.
0
nhk ni youkosu
(11.07.25)
Eskiden memurlar özel sektör göre az para alırdı. Hem de ciddi az.
Şu an Türkiye o kadar kötü durumda ki herkes devlet memuru olmak istiyor çünkü;
Düzenli zam aldığın
Sendikanın olduğu
Tatil hakkının olduğu
Saatlerine dikkat edilen
Is garantisi olan
Tek kurum gibi. Türkiye'de özel sektör rezalet halde.
Buna bir de yeşil pasaport ekleyince iyice insanların gözüne batıyor.
Türkiye'de özel sektör iğrenç durumda olmasa, insanlar üç kuruş paralara 2 hafta tatile 50 saat çalışmaya zorunlu kalmasa gene kimsenin pek umrunda olmazdı.
0
logisticsmanager
(11.07.25)
yeşil pasaport alabilmek için 15 senedir devle kurumunda(boğucu) çalışıyorum.maaşım piyasanın yarısı, beş para etmez insanlara müdürcülük oynatıyoruz. ben bunlara katlanıyorsam, benim 4 5 katım maaş alıp ah vah diyenlerde nasıl vize alırsa alsın bana ne derim. bu seçim meselesi benim devlet memurluğunu seçme nedenim yeşil pasaporttu. yılda 10 kere de olsa bir yurt dışına gitmek beni rahatlatıyor. altımda mercedes olmasın evimde dyson olmasın vb.

herkes kendi seçimini yaşar.

yurt dışı sana zevk vermiyorsa gap gezisine katıl kardeşim. yurt dışına gidince g.tümüz göğe ermiyor ama farklı kültürlerin olduğunu falan görüyoruz.
0
mikahakkinen
(11.07.25)
Biraz şöyle bir hava var.

Yukarıda yeşil pasaport ile istediği yere giden, aşağıda vize ofisleri tarafından köpek çekilen halkı görmeyen bir memur eliti gözüküyor. Adam vize randevusüne bile 1,000-2,000 euro verip, bulmaya çalışırken, 6 ay - 1 sene vize için uğraşırken, bunu çözmesi gereken bürokratlar, yeşil pasaport ile instagram postu paylaşıyor.

Ancak görmedikleri şu. Bugün bordo pasaporta köpek çeken o ülkeleri durdurmazsan, yarın yeşil pasaporta da köpek çekecekler. Bu işler böyledir.


.
0
kartallar yuksek ucar
(11.07.25)
Yeşil pasaportun hikmeti; devletin “bu adam gelip sizin ülkenize sığınmaz. Senelerdir bana görev yapıyor sıkıntı çıkmaz. Efendi efendi gider geri döner” dediği kişiler hakkında KARŞI DEVLETİN DE “sen öyle diyorsan öyledir bana uyar. Gelsinler madem abartmadan. Ama sınırda yine de memuruma kontrol ettirir öyle izin veririm” demesi. (örneğin dediğin gibi and veya ingiltere “bana ne yeşilinden yahu git al vizeni gel geleceksen” diyor)

İnsanların son yıllarda yeşil pasaporta nefret duymaları vize süreçleriyle ilgili. İnsanlar vize almak için tonla belge toplayıp, geceler boyu randevu kovalayıp, üstüne para ödeyip, yine de randevu bulamayıp oturabiliyorlar yahut randevu bulsalar başvurularına red yiyebiliyorlar. Son senelerde bu şikayetler çok arttığı için yeşil pasaport göze batar oldu. İnsanlar neye tepki göstereceklerini idrak edemediklerinden, problemi yeşil pasaportta görüyorlar. “Ben de gidebilmeliyim” demek yerine “o da gitmesin lan sıçarım!” diyorlar.

Pasaportumuzla istediğimiz yere vizesiz veya kapıda vizeyle gidebilsek, yahut vize başvuru işlemleri rahat, adil, şeffaf olsa, yeşille pek kimsenin derdi olmayacaktı.

Bir de tabii arkadaşın dediği gibi ego mevzusu da var. Kendini alelade memurdan üstün zannettiği kadar üstün olan kişinin zaten vize derdi de olmaz. Mümkün olan en uzun sürelerde vizesi olur. Birkaç yılda bir rutin işlem gibi yeniler devam eder. Devlet memurlarını dağdan toplanan yabani kabile üyeleri zanneden tipler, üniversite mezunu olup özel şirkette çalışmanın kendilerini daha beyaz, bembeyaz yakalı yaptığını düşündükleri için, böylelerinin kanına dokunuyor mevzu.

(Yeşilim yok, olmayacak.)
0
lazor
(13.07.25)
son yıllardaki vize krizi yüzünden durum "yeşili olmayan şengen'e gidemez" seviyesinde.

bir çok ülkede vize görüşmesi için randevu almak bile zor.
hadi aldın, bir sürü evrak istiyorlar. sorun değil yapılır.
vize başvuru ücreti 80 euro civarında. büyük para değil ödenir.
vize çıkacak mı çıkmayacak mı belli değil. vizeye başvururken uçak bileti, hotel rezervasyonu, yapacağın seyahatin türü şusu buşu bir sürü şey istiyorlar. gelirin, maaş dökümün vs.
vize çıkmadı, hotel iptali uçak iptali uğraşman lazım.
iptalli uçak bileti normalin daha üstü fiyata satılıyor.

yeşili olan bunların hiç birine maruz kalmıyor.
ucuz uçak bileti sitelerine giriyor ve uygun tarihli uçakları buluyor.
sonra günü gelince vınn uçuyor.

amacı gezmek tozmak değil de iş-güçse yine giriyor uçak bileti sitesine istediği tarihe bilet alıyor. yine ucuz.

olay sadece maliyet de değil.
vize başvuru işleri çok can sıkıcı. her şey düzgün de olsa reddedebiliyorlar.
vize redleri arşa çıktı.
insanın kanına da dokunuyor kapıda kul olup ve reddedilmek.

sen öğrenciysen anan baban yeşili olan bir memursa istediğin zaman gidip gezebiliyorsun yurtdışında. 19-20 yaşında sen gidiyor ama başka gençler akp ülkesinde sinemaya bile gidemiyor. işin bir de böyle sosyal bir problemi var.

gitmek isteyene tek engel vize mi kardeşim. gitmek isteyen aşar onu denilecek durumda değil vize muhabbeti. her şey doğru olsa da, işin gücün paran pulun olsa da reddebiliyorlar.

yeşil pasaport orada çalışma hakkı sağlamıyor.
yeşille gidip kaçak kalanlar var ama onların sayısı yüksek değildir.

yani yeşilin olayı çoğunlukla normal seyahat için.

EVS gibi programlarla yeşil pasaportlular daha kolay gidiyorlar ayrıca.

--
yeşil pasaportluları kıskandığımız yok, diğer insanların vize süreci kolaylaştırılsa ve böyle onura aykırı engellenmese devlet memurlarının yeşille gitmesine bu kadar ayrımcılık olarak bakmazdık. yeşil giderse gitsin, ama diğer pasaportlarda vize kalkamıyorsa (yüce devletiminizin gücü yetmiyorsa) ya da vize süreçleri kolaylaşmıyorsa, ortada ciddi bir kayırma var.

imza: eskiden yeşilim vardı. potansiyel yeşil pasaportluyum.
0
biseysorcaktim
(13.07.25)
(12)

ad soyad ile web sitesi açılır mı

messina123
ne dersiniz? pek bir amaç yok sadece arada bir blog tarzı yazılar eklenecek.ben mühendisim. ana konumuz mühendislik olacak. spor ve özellikle galatasaray, yaptığım geziler, ufak tefek güncel konular vs yazayım diyorum. ne dersiniz? yarın bir gün iş başvurusu yaptığımda da güzel gözükür hem.adsoyad.c
ne dersiniz? pek bir amaç yok sadece arada bir blog tarzı yazılar eklenecek.

ben mühendisim. ana konumuz mühendislik olacak. spor ve özellikle galatasaray, yaptığım geziler, ufak tefek güncel konular vs yazayım diyorum. ne dersiniz? yarın bir gün iş başvurusu yaptığımda da güzel gözükür hem.

adsoyad.com
0
messina123
(10.07.25)
adsoyad.com alınmıştır, duyurunun hali xd
0
Shepard
(10.07.25)
güzel kardeşim kendi adım ve soyadımla. örneğin mehmetyildiz.com

yani şunu algılayamadın mı?
0
🌸messina123
(10.07.25)
google aramalarında üst sırada çıkacağı için sizinle ilgili araştırma yapıldığında sizin belirlediğiniz/kontrolünüzdeki içeriğin görünmesi gibi bir avantajı var.

ayrıca [email protected] şeklinde mail kullanabilirsiniz. (crazyboy69@gmail gibi bir mailiniz varsa işe yarar).

gösterecek bir portfolyonuz varsa, tek bir link gönderip işi halletmiş olursunuz.

fazla maliyeti olan bir şey değil zaten. neden olmasın?
0
brkylmz
(10.07.25)
Com kalmamıştır
Com.tr, net iyi değil
.me ya da .ws iyi olabilir.

Hatta isim.ws olma ihtimali var (benim öyle)

Benzer düşünce ile açtım ama hiç kullanmıyorum.
Wordpresstwki bloğuma yönlendirmiştim yıllarca bloğa da bir şey yazmadım.

Bence alabiliyorsan ve kısaysa al.
Düğün yaparsın davetiyete qr kodu ile siteni yönlendirir adresi ulaşımı falan yazarsın (gerçi ben yapmadım uğraşmadım ama mantıklı geliyor hala)
0
biseysorcaktim
(10.07.25)
ferruh.mavituna.com

eskiden blog'du, paraya para dememeye başlayınca saldı burayı da :)
0
altinci nesil caylak
(10.07.25)
Ben hiçbir yerde olmayan, özel bilgiler veriyorum. Ya da belli konuları çok güzel, derli toplu anlatırım demiyorsanız bence gerek yok. Blog işi öldü. Çok özel bir konu değilse, kimse girip okumaz. Youtube bu konuda daha avantajlı. Vlog şeklinde yapın.

adsoyad.com şeklinde yine alan adı alabilirsiniz. CV şeklinde tasarlarsınız, durur.


.
0
kartallar yuksek ucar
(10.07.25)
"seyyah" "mehmet" daha akılda kalıcı olur
0
mantık
(10.07.25)
Yorum yazanlar şaka mı? Ad soyadıyla niye .com kalmasın? Adamın ad soyadını nereden biliyorsunuz? Ayrıca adsoyad.com alınmıştır ne ya :)

Eğer her konuda bir blog yazılacaksa ad soyadla alınabilir, neden olmasin.
0
cemallamec
(10.07.25)
açılır.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(10.07.25)
adsoyad.com şeklinde domain alabiliyorum hatta sadece soyad.com şeklinde de alabiliyorum. az bulunan soyadın avantajı :d
0
🌸messina123
(10.07.25)
ek olarak ilerleyen zamanlarda youtube kanalı da açma düşüncem var. hali hazırda bir kanalım var ama içeriği bambaşka bir konuda
0
🌸messina123
(10.07.25)
Benim var. Yıllardır bir şey eklemiyorum. Vakit ayırırsanız güzel. Olmadı, sosyal medyanıza yönlendirirsiniz...
0
yadigar
(10.07.25)
(4)

Kira tespit davası süresince zam da işliyor mu?

administ
Bilirkişi 10000 lira dedi mahkeme de onayladı diyelim ve istinafa gitti 3 sene geçti. Bu aradaki 3 zam dönemindeki artış mahkemenin belirlediği 10000 üstüne ekleniyor mu? Yoksa 3 yıl sonunda mı 10000 oluyor.
Bilirkişi 10000 lira dedi mahkeme de onayladı diyelim ve istinafa gitti 3 sene geçti. Bu aradaki 3 zam dönemindeki artış mahkemenin belirlediği 10000 üstüne ekleniyor mu? Yoksa 3 yıl sonunda mı 10000 oluyor.
0
administ
(09.07.25)
Dava dilekçenin son maddesi olarak avukatın zaten bu konuda bir şey yazacaktır ve evet, dava açma tarihi esas alınır.
0
Mirket
(09.07.25)
evet
0
ankarakecisi
(10.07.25)
2025 yılında açmışsanız ve 2028'de sonuçlanmış ise, artış 2025'ten sonra belirleniyor. Her sene için yasal artış yapılıyor. Atıyorum her sene: %30 olsun. Kiralar yasal artışla:

2025 - 10.000
2026 - 13.000
2027 - 16,900
2028 - 21,970

oluyor. Atıyorum kiracı 2026'da 8 bin TL kira ödemişse aradaki 5bin TL farkı size ödüyor.

Ancak burada şöyle bir trik var. Bu davalarda faiz yok. Yani size vereceği 5bin TL'yi 4 sene sonra veriyor. Bu da kuşa dönmüş şekilde oluyor. Kiracı daha da kafayı bozdu ödemedi. Küfreder gibi senelik %9 faiz işletiyorlar.

Kiracıyla anlaşmayı deneyin. Dava işi, iş değil. Bilirkişiler sallıyorlar, evin hakkını vermiyorlar.


.
0
kartallar yuksek ucar
(10.07.25)
dava işi gerçekten iş değil. bir tanıdık var mahkemeye vermiş kiracısını. adam 2750 tl ye oturuyor ankarada. ve kendisine ev almış kiraya vermiş. o evin kirasıyla hem kendi kirasını ödüyor hem de evin kredisini... gel de çıldırma
0
merkep gibi adam
(10.07.25)
(18)

size her şeyin doğalını isteme hakkınızın olduğunu düşündüren nedir?

m e b
selamlar.soru biraz yargılayıcı gibi olmuş ama cidden merak ettiğim konulardan biri.mesela ülkemizde tarım-hayvancılık bitti, hiç doğal bir şey kalmadı diye serzenişlerde bulunuyoruz vs vs. örneğin ne kadar teşvik verilirse verilsin ben hayvancılık-tarımcılıkla uğraşmak istemem, istanbul'dan ayrılıp
selamlar.

soru biraz yargılayıcı gibi olmuş ama cidden merak ettiğim konulardan biri.

mesela ülkemizde tarım-hayvancılık bitti, hiç doğal bir şey kalmadı diye serzenişlerde bulunuyoruz vs vs. örneğin ne kadar teşvik verilirse verilsin ben hayvancılık-tarımcılıkla uğraşmak istemem, istanbul'dan ayrılıp mevsimsel koşulları gözeterek profesyonel/konvansiyonel üretime geçmek istemem. sanıyorum ki çoğu kişi de mevcut işindeki rahatlığından feragat edip de bu tür işlere girmez. girmek istese zaten bu konuyu konuşmazdık.

kısacası, üretmeye gönüllü olmayıp aynı zamanda mevsimi dışında ürünler tüketmek ve bu ürünlerin hem sürekli hem de doğal olmasını istemek, bu üretimi de başkaları yapsın istemek hakkımız mıdır size göre?
0
m e b
(09.07.25)
Yani yasamak icin birseyler yememiz lazim. :) "mesela ülkemizde tarım-hayvancılık bitti" neye gore bitti, daha az mi uretiyoruz?

Gunumuz sartlarinda hem az para verip, hem cok dogal olsun demeye hakkimiz var desek de piyasa gercekleri cok farkli. Sonucta belirttiginiz gibi kimse bu isleri yapmak istemiyor, tarim-hayvancilikla ugrasana kiz bile vermek istemiyorlar. Ulkemizde bu isler rezillik olarak goruluyor, biraz da oyle zaten. Neyse gunun sonunda parasi olan en iyisini aliyor, fakirler de ne bulursa onu aliyor. Onlarin dogal arayisi falan yok zaten uygun fiyatli bulup aliyorlar.
0
mbond
(09.07.25)
ayni mantikla demokratik bir ulkede yasama hakkimizda yok.
bir cogumuz bir stk, sendika, parti uyesi degiliz, aktif bir mucadele vermiyoruz o zaman boyle bir hakkimiz da olmamali.

tarim konusunda ne kadar yazsak eksik kalir, sadece konuya yaklasim konusunda bir ornek vermek istedim.
0
bay b
(09.07.25)
ailem çiftçi ben de üzüm bağlarının arasında büyüdüm, ünide iken bile yazları yardıma giderdim. çok da severim. ancak üretici - çok büyük ölçekliler dışında- gerçekten zor durumda. insanca yaşamaya yeteceğini bilsem zaten çok ciddi bir meslek alternatifi olurdu benim için.

hak meselesi değil bence bu arada, serbest piyasa ekonomisinde arz/talep dengesine bakar. talep varsa birileri her zaman üretir. ancak doğal/organik tarafına gelirsek kocca bir aldatmaca. belli başlı değerler var gıda kodeksinin belirlediği organik/doğal etiketiyle satışa sunulabilmesi için; arkası çok aranmıyor.

zaten ata tohum da artık neredeyse yok olduğu için monsantonun (vb. büyük tohum firmaları) ıslah ettiği tohumlar kullanılıyor çoğunlukla. bu tohumları da yetiştirme standartları var. belirlenmiş ölçüde ilaç kullanmadan, bu tohumları kullanmadan günümüzde insanın gıda ihtiyacını gidermek gerçek dışı. biraz distopik ama ne yazık ki bilgim dahilinde durum aşağı yukarı bu şekilde.

organik/doğal ürün yetiştirilmesi gerçekten çok zor süreç ve üründen alınan verim de çok düşük. bu yüzden de haliyle fiyatlar fazlasıyla fahiş.
0
lüzumsuz adam
(09.07.25)
İnsanların çiftçi olmamasının nedeni getirisiyle götürüsünün birbirini tutmaması. Onca riske ve fiziksel emeğe istinaden asgari ücrete yakın bir para kazanacak adam bunu gidip başka bir işle çok daha kolay bir şekilde yapabiliyorsa tabi ki çiftçilikle uğraşmaz. Kaldı ki çözümün çiftçi nüfusunu arttırmakla ne kadar alakası olduğu da tartışılır, zira endüstriyel tarım artık yüksek teknolojinin, bir sürü bilimsel ekim tekniğinin, gübrenin, katkı maddesinin vb. kullanıldığı sermaye yoğun bir alan. Örneğin Hollanda bunu yaparken siz gidip klasik yöntemlerle bunlarla zaten rekabet edemezsiniz.

Doğallık konusu da biraz bununla alakalı: "Doğal" diye bir şey yok; milyonlarca insana yetecek gıdayı üretmek için ona göre geliştirilmiş tohum, gübre, katkı maddesi, ilaç vb. lazım. İnsanlar çiftçiler can sıkıntısından ya da parayı bol bulduklarından bunlara tınla para gömüyor sanıyor herhalde... Sorun bunların kullanılmasından öte çoğunlukla yanlış kullanılması, ortada doğru dürüst devlet denetimi olmayınca da zehir tüketiliyor.

Diğer yandan "Gidip X olmak istemiyorsan daha iyisini talep etme hakkın yok" anlamsız bir mantık. Daha iyi futbol izlemek istiyorsak futbol kulübü başkanı, restoranda daha iyi yemek yemek istiyorsak ahçı, daha kaliteli tişört giymek istiyorsak konfeksiyoncu mu olacağı bu mantıkla? Koca bir sektör, onun nasıl denetlenip nasıl yönetileceği devletin işi, daha iyi/doğal vb. gıda tüketmek isteyen bireylerin değil.
0
salihdt
(09.07.25)
tarımı gönüllülük işine düşürenler utanmalı ya. senin istanbuldan(neresinden çok merak ettim) feragat etmene gerek yok ki tarıma dönüş olsa bir anda sudan cıkmıs balık gibi olmaz adım adım ilerlemeli, teşviki çok olmalı, yapanlar övmeli(beyaz yakaya geçiş dönemi gibi) vs. insanlara yeterli maddi imkan sağlanırsa terk etmeyecekleri şehir de yok. bireysel bakarak zaten hataya düşüyorsunuz. sosyal hayatın anlamı bu.
0
ala09
(09.07.25)
Yukarıdakilere katılıyorum, bir toplumda yaşıyoruz ve iş bölümü yapıyoruz. Bu mantıkla hastalanınca doktora da gitmeye de hakkınız olmuyor mesela.
0
peki madem
(09.07.25)
Meyve sebze uretmesek de biz de sonucta birsey uretiyoruz.
Birseyi istemek icin illa o seyi uretiyor olmak mi gerekiyor?
0
nuevo
(09.07.25)
Sizin mantığıniza göre mesela belli bir süre işsiz kalan birinin o süre zarfında hiçbir toplumsal haktan faydalanamamasi gerekir çünkü üretmiyor hakkı yok. Ya da emekli vs olanların, ya da geçmişte 40 yaşında falan emekli olanların da.

Ha demek istediğiniz "hem herkes şikayet ediyor hem kimse elini taşın altına koymuyor" ise katiliyorum buna.
0
encokbenisevinnolur
(09.07.25)
galiba tam izah edemedim, onu görüyorum.

benim vurgulamak istediğim şey ideal ve sosyal yaşamın gerekliliği üzerinden meslek ayrımına gitmek değildi ki... daha çok kişisel anlamda kişinin kendine sorabileceği "ulan bu işi ben de yapmam. yapmayanlar da olabilir ve yapanların azlığı sebebiyle talep ettiğim şeylerde kalitesizlik/yetersizlik/memnuniyetsizlik olabilir. ben bu işlerle ilgilenmeyeceksem neden başkalarından bu işle ilgilenmesini istiyorum?" gibi bir eleştirel soruydu.
0
🌸m e b
(09.07.25)
Olaya çok yanlış bakıyorsunuz. Herkes, dilediğini ister. Bunda bir sorun yok.

Bunları yemek için bir takım kişilerin, bu işlerde çalışması ve bu kişilerin gönlünü yapmak lazım diyorsanız, bunda haklısınız. Ancak bunu sade vatandaş yapamaz. Devlet denen organizmanın bunu yapması lazım. Ne kadar, hangi cins domates, nerede yetişecek, ne kadarı salça olacak? Ne kadarı ihracata gidecek? Hangi cins ilaçlar ve ne kadar kullanılacak? vs. vs. Hepsinin planlanması ve regülasyonların koyulması lazım.

Biz de artık devlet = tek kişi olduğu için, her şeye yetişemiyor.


.
0
kartallar yuksek ucar
(09.07.25)
kendin yapmayı istemediğin için sanki kimse yapmak istemiyormuş gibi düşünebilecek kadar özgüveni nereden buluyorsunuz merak ediyorum.

seralar bulunalı çok oldu ve belki inanmazsınız ama buradan üretilen ürünler satılarak karşılığında para kazanılabiliyor ve bence bu üretim için yeterince teşvik edici.

ayrıca şahsen her şeyin doğalını istemeyi bırakalı çok oldu, hileli olmasın derdine düştük bilginize.
0
duyuruuser
(09.07.25)
Hakkımızdır.
Burada yanlış yönetim politikalarının sonucu biz bu sağlıksız gıdalara maruz kalıyoruz.
Mesela Cargill istedi diye cumhurbaşkanı paketli gıdalardaki glukoz oranını değiştirdi.
Ya da mesela aynı mantıkla rusyanın kabul etmediği domatesi biz yiyorsak rusya da ithal etmesine ve üretmemesine rağmen vatandaşını gözetip bunu almıyorsa bizdeki bakan da "pestisit oranını vatandaşın bilmesine gerek yok" diyorsa sülalelerine sövsem yine hakkımdır diyorum.
0
Kediyi üzdün
(09.07.25)
@duyuruuser: çünkü tarım ülkesi olmamamızdan? çünkü tarımın gsyih'deki payının düşüklüğünden? çünkü tarımda dışa bağlı oluşumuzdan? çünkü köy-kırsal yaşamdan şehirlere göç edişinden? çünkü tarım kültürünün ülkemizde hala oturmamasından?
0
🌸m e b
(09.07.25)
normal olan doğal olması değil mi? yani anormal bir durumu istemiyoruz ki? zaten olması gerekeni istiyoruz? ne bileyim, kafam kadar domates olsun demiyoruz mesela, domates temiz bir toprakta yetişsin istiyoruz, çöplerin atıldığı, plastik parçalarının gömüldüğü bir toprakta değil, sunni gübre yerine kompost ile yetişsin diyoruz, tarım zehiri kullanılmasın, kullanılması elzem ise, kullanan kişiler eğitilsin, 15 gün ömrü olan zehiri attıktan sonra 7 nci günde toplanıp insanlara satılmasın, abi az daha koy etkili olsun kafası ile kullanılmasın, dönüm/kök başı şu kadar su için bu kadar ml ise o kadar kullanılsın istiyoruz.

gdo'lu gıdalar da bir sorun, sadece daha yuvarlak ve daha parlak görünüyor, tüketici bunu tercih ediyor diye genetiği ile oynanmış ve uzun süreli etkilerini bilmediğimiz ürünleri istemiyoruz. bu bir tercih olabilir, iki ürünü yan yana koyarsın kim neyi tercih edecekse eder. öyle bir tercih hakkı sunulmuyor.

sen belki çalıştığın konum/kurum açısından rahatsındır, tarım/hayvancılık ile uğraşmak istemezsin, başkasına zul gelir, senin hayatını yaşamak istemez. zul gelenler de ayrılıp çiftlik falan uğraşıyor bir şeyler zaten.

üreticinin yozlaşmasını istemiyoruz, üreticinin çakallık yapmasını istemiyoruz, elbette yapanlar çıkacaktır, milyonlarca insan var sonuçta, onlarında denetlemeye takılmasını istiyoruz.

doğalı derken, olması gerekeni istemek normal. sahte bal, sahte margarin, sahte yağ, sahte ürün/hizmet istemek garip.
0
selam
(09.07.25)
valla bana kalırsa sadece var oluşum her şeyin en iyisini hak etmem için yeterli, çok megalomanca gelecek ama değil. ben isterim, istemeye devam edeceğim ister hükümetlerden, ister yerel yönetimlerden, ister evrenden, ister tanrıdan önüme kim gelirse. her şeyin en güzelini en doğalını istiyorum.

hee dersen ki kardeş peki isterken yaptığın bi şeyler var mı? var. mesela etiket okurum, üreticilerden daha az katkı maddesi kullananınkini satın alırım. hem kendi sağlığım için hem de çöp içerikli ürün üreten insanlara param gitmesin diye, bütçem yettiğince bazı ürünleri organik alırım mesela sirkeyi.

ya da daha iyi yaşam koşullarına sahip olmak için civarımda gördüğüm olumsuzlukları dile getirir, yerel yönetimlere dilekçe ile şikayet ederim. üretim yapmayı da çok isterdim, çeşitli araştırmalarım ve denemelerim oldu aronya berry yetiştirmek istedim mesela ama vakitsizlikten kaldı ama 2 tane aronya berry ağacım var, 3 yıl önce dikildi bu sezon meyve alırım diye umuyorum.

sorunuza cevap, ben kendime hak görüyorum her şeyin iyisini doğalını istemeyi
0
ofelia
(09.07.25)
Devlet bunun için var, vergiyi bunun için veriyoruz.

Dünyanın tarımsal ihracatı en yüksek olan ülkelerinde organik tarım alanındali iş gücü katılım oranını diğer alanlarla karşılaştırarak söylediğin denklemin yanlış olduğunu görebilirsin.
0
Bruce
(09.07.25)
e tabi hakkimiz her kompleks ekonomide oldugu gibi. uretmek dedigin seyi calisan herkes yapiyor ipsiz sapsiz gezmiyorsa. biri excel'de spreadsheet uretir biri tarlada domates.

ben istedigim urunu almak icin onu uretmek zorunda degilim. insan talep eder, arz varsa alir. arz yoksa talebi goren arz edip para kazanir. bundan daha dogal olan nedir anlamadim? bunu organik tarima degil her seye uyarlayabiliriz.
0
antikadimag
(09.07.25)
@m e b

Ben müzisyenim, anamın karnından itibaren üniversite bitene kadar Klasik Türk Müziği eğitimi aldım, şu anda da devlette Klasik Türk Müziği yapmakla görevliyim.

Sana soruyorum, bu milletin bir geçmişi, bir tarihi, çeşitli alanlarda oluşturduğu mirasları var. Biri de müzik mirası. Halkın çoğu dinlemiyor diye Klasik Türk Müziği yok olmalı mı sence? Peki sen yapabilir misin Klasik Türk Müziği? Yapmalı mısın? Her Klasik Türk Müziği dinlemek isteyen bunu yapmalı mı?

Hayır.

Ama yapamasa da dinlemeyi seviyorsa yahut sevmese bile kendi halkının tarihine ve mirasına saygısı varsa, bunların devamlılığı için, yeni nesillere aktarımı için uygun bir şeyler yapabilir değil mi? Daha doğrusu yapmalıdır.

Ne yapmalı mesela, Klasik Türk Müziği ne demek onu bi kafasında netleştirmeli mesela. Çocuğu veya yeğeni veya öğrencisi veya biri sorsa verecek doğru bir cevabı olmalı. Ayrıca belli başlı eserlere âşinâ olmalı, tavsiye edebilmeli. Müziği sanat halinde dinlerken eğlenceye meze etmemesi gerektiğini, bir âdâbının olduğunu bilmeli ve çevresine öğretebilmeli. Konser dinleme âdâbını bilmeli, müzisyenlere duyduğu saygıyı ve sevgiyi onlara kıyafetiyle, dakikliğiyle, dinlerkenki sessizliğiyle, rica edildiğinde alkışlamayışıyla... gösterebilmeli.

Bak, Klasik Türk Müziği yapmadığı halde destek oldu, varlığını sürdürmesine yardım etti, saygıyı devam ettirdi.

Yani sorunun cevabı, bir şeyin olmasını istemenin yeter sebebi her zaman onu yapmak değildir. Onun varlığına saygı göstermek de yeter sebeptir. Ben bir müzisyen olarak mali müşavirlik yapamam mesela, ama onun "şunu yapın şunu yapmayın" demesine kulak verir, sorum varsa sorup öğrenir, hatta mantığını anlamaya çalışır ve gerekeni yaparsam bir mali müşavirlik destekçisi olurum. Bu da hem o mesleği ve işi devam ettirir hem beni destekler.
0
muhayyer divan
(09.07.25)
(6)

Saraybosna tatiline sayılı gün kaldı: birtakım sorular?

kaledekiyalnizlik
Uzun zamandır aklımda olan şeyi bu yaz sonunda yaptım:6 gün sonra THY Saraybosna’ya uçuyorum. Gidiş-dönüş uçak biletim hazır, Airbnb’den şehir merkezinde 10 gecelik uygun ve şık bir daire kiraladım. Şu an sadece cebimde kaç avro olmalı, ne kadar harcama yaparım, hangi müzeye girerim, hangi kafeye ot
Uzun zamandır aklımda olan şeyi bu yaz sonunda yaptım:

6 gün sonra THY Saraybosna’ya uçuyorum. Gidiş-dönüş uçak biletim hazır, Airbnb’den şehir merkezinde 10 gecelik uygun ve şık bir daire kiraladım. Şu an sadece cebimde kaç avro olmalı, ne kadar harcama yaparım, hangi müzeye girerim, hangi kafeye otururum gibi detaylar kaldı.

Amacım ultra turistik değil, daha çok yerel halk gibi yaşamak. Kendim ana dil seviyesinde Pomakça bildiğim için dillerine de çok hakimim.

Sizce:
– Minimum kaç avro ile gitmeli?
– Hangi restoranlar/kafeler uygun fiyatlı ama kaliteli?
– Günlük ortalama harcama ne olur?
– Yerel ulaşım için önerileriniz var mı?
– Mutlaka gör dediğiniz ama Instagram çöplüğüne dönüşmemiş yerler neler?


Teşekkürler şimdiden.
0
kaledekiyalnizlik
(08.07.25)
Sorularinizin tamamina cevap olmayacak ama bildiklerimi yazayim.

- Ben olsam 200-300 euro tutardim cebimde 10 gun icin, ama kisiye gore degisir bu durum. Yemekler ucuz diye nitelenebilir. Porsiyon borek galiba 2,5 euro, en kucuk porsiyon cevapi 5 euroydu. Daha pahali yerler de var.
- Borek icin Sac diye bir yer var tam carsinin gobeginde, Cevapi icin "Ćevabdžinica Željo" birkac subesi var carsi icinde.
- 20-30 euro yetmeli normal sartlarda, ekstralar haric.
- Tramway var biletleri bufelerde satiliyor olmali. Otobusler de var saga sola giden. Taksi de cok ucuz aslinda ama cogu firildak, taksimetreler bile islemli genelde. Ozellikle Sarajevo Taxi diye bir sirket var onlara hic bulasmamak lazim. Ya da gidilecek yere gore otel uzerinden veya dogrudan kendiniz fiyat sorup gidebilirsiniz.
- Tabiat anlaminda "Barice izletište" var ama tesis hala var mi bilmiyorum. Eskiden kahve icilebilecek ahsap bir bina vardi. Oranin daha da yukarisinda "Skakavac" diye bir yer var, ben gitmedim ama guzel gorunuyor, selale, yuruyus vs.

Bu arada birazdan 10 gun asiri cok diye soyleyeceklerdir. Bence de cok ama herkesin turistik anlayisi farkli(zaten belirtmissiniz), her gun dolu dolu turistik seyler olmasi sart degilse 10 gun takilinir diye dusunuyorum. Mostar'a da gitseniz iyi olur. Tren aktifse tren, yoksa otobus de olumlu.
0
mbond
(08.07.25)
Valla 10 gün evet çok ama Mostar'a gideceğim 1 gün oraya. 1 gün de Tuzla'ya rahmetli yengemin ailesini ziyaret edeceğim. Akrabalara sormuştum 600 700 avro yeter mi diye onlar da "naptın sen burda bir aylık asgari 550euro" demişlerdi. Bir de hayatımdaki ilk yurtdışı ve uzun seyahatim olacağı için 10 gün diye düşündüm yoksa bence de çok :) ama ne var türkiyede sıkılacağıma biraz da orda sıkılırım canım. 1 her türlü 0 dan büyük meselesi gibi bakıyorum. Çok teşekkür ederim cevap için de.
0
🌸kaledekiyalnizlik
(08.07.25)
600 euro, otel vs yoksa fazla fazla yeter. Youtube'da pek çok gezi vlogu ar. Birkaç tanesini izleyin, beğendiğiniz yerleri not alın. Zaten gezilecek yerler birbirine çok yakın. 2 gün yürüyerek rahat rahat gezersiniz.

Mostar diyecektim, yazmışsınız.


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.07.25)
@kartallar yuksek ucar, hocam youtubedaki gezi vloggerları genelde çok üst perdede ve beklentileri hep yüksek. Burada suserlerin nacizane görüş ve önerilerini her zaman daha çok seviyorum :)

@sey mi dostum, teşekkürler hocam.
0
🌸kaledekiyalnizlik
(08.07.25)
Kredi kartı her yerde geçmiyor, mesela mostar garında da geçmiyor. Orda döviz bürosu vardır, hallederim demeyin, yoktu. Mostar'da iki yönetim var malum. Bazı yemeklerde domuz kullanıyorar, yemiyorsanız sorun ya da menüyü iyice inceleyin. Saraybosna'da ve Mostar'da yediğimiz her yemek güzeldi ama özellikle aklımda kalan bir yer kalmadı. İki şehirde de havaalanı ve trebevic dışında toplu ulaşım kullanmadık, hep yürüdük.
0
asteriks
(08.07.25)
@asteriks teşekkürler hocam oraya biraz alışınca geçmeyi düşünüyorum zaten. Daha hazırlıklı gitmeye çalışırım.
0
🌸kaledekiyalnizlik
(08.07.25)
(7)

Cimer şikayeti ile polise şikayetin ne farkı var

encokbenisevinnolur
Bir durumu cimere yazmak için, mesela doğrudan polisi/emniyeti ilgilendiren bir konuysa, cimere yazmamız ile 155'i aramamız ya da karakola gidip bizzat şikayette bulunmamiz arasında ne fark var?Ya da hangisini yaptığımız farkediyor mu? Alınacak olasi sonucun, geri dönüşün hızıni vs değiştirir mi? (T
Bir durumu cimere yazmak için, mesela doğrudan polisi/emniyeti ilgilendiren bir konuysa, cimere yazmamız ile 155'i aramamız ya da karakola gidip bizzat şikayette bulunmamiz arasında ne fark var?

Ya da hangisini yaptığımız farkediyor mu? Alınacak olasi sonucun, geri dönüşün hızıni vs değiştirir mi? (Tabi 155'i aramayı gerektiren ani, acil durumlar soru kapsamı dışında)
0
encokbenisevinnolur
(08.07.25)
m*murla iletişim yazılı yapılmalıdır. polisler, şikayetinizin yazılı ve kayıtlı olmamasından cesaret bulup vazifeyi ihmal edebilir, sizi mağdur edebilirler.

cimer elektronik dilekçe teslimatı uygulamasıdır. vatandaş neyi nereye yazacağını bilmeyebilir düşüncesiyle, işleri kolaylaştırmak maksadıyla memur istihdam eder.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(08.07.25)
sonucu değiştirmez. süre de aşırı farketmez ama doğrudan başvuru bir tık hızlı olacaktır illa çünkü cimerde kurumdan kuruma iletilme süreleri falan var kısa da olsa. yalnız özellikle karakoldan başvurularda polisler inanılmaz şekilde direniyor vazgeçirip başvuru almamak için. dirayetli olmazsanız eliniz boş çıkmak zorunda kalabilirsiniz böyle bir durumda da cimer vb alanlar üzerinden yazılı başvuru kayda girmesi açısından daha etkili olur.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(08.07.25)
Cimer'de mutlaka cimer'e geri dönüş yapmak zorundalar. Polise gidip, şikayet ederseniz dosyayı atar masaya durur. Ancak cimer'de, şöyle şöyle yaptık, şunu araştırdık, bunu çözdük gibi geri cevap yazmaları gerekiyor.

Cimer'de de bazı işler formaliteye dönmüş durumda ama genelde polis/savcı/zabıta şikayetlerinden çok daha etkili...


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.07.25)
polise gitmen gereken yerlerde cimere yazarak sonuç bulamazsın.
paran çalındı mesela cimere mi yazacaksın?
dayak yedin cimere mi yazacaksın?

polislik konuysa polise gitmen gerekir.
0
jelly bear
(08.07.25)
cimer'de sikayetler tepeden(cimer->icisleri bakanligi->emniyet mudurlugu->karakola geldigi icin daha etkili. sumenalti etme gibi bir durum yok cunku her kurum, degerlendirilmis sikayetlere cevap yazmak zorunda.
0
buenosdias
(08.07.25)
@jelly: ani ve acil durumlar soru kapsamı dışı derken bunları kastetmiştim. Dayak yediysen darp raporu vs de gerekiyor ya mesela, ani derken o anlamda, hemen bir şey yapman gerekiyor. Digeri için de kayıt tutturmak için yine polisi çağırmak gerekiyor ya.

Soru daha çok biri hakaret etti, biri diyelim işyerinde ya da alışverişe gittiğin bir yerde taciz etti... şahit ya da kanıt/kamera kaydı var gibi durumlar içindi. Hani bu tür durumlarda 1-2 gün sonra da şikayette bulunsan olur ya (ben mi yanlis biliyorum bu kısmını), 155i aramak ya da kalkip karakola gitmek yersiz gibi geliyor mantıken cimer varken; ama işlev olarak aynı mı onu merak ediyorum.
0
🌸encokbenisevinnolur
(08.07.25)
dediğin durumlarda da cimer işlem yapmaz. hakaret için savcılığa dilekçe vermen gerekir. cimer de sana bunu yazar. kamera kaydına ulaşman için yine polise/savcılığa gitmen lazım. tacize yine cimer bi şey yapmaz.

diyelim bir memuru şikayet edeceksin, bir bilgi alacaksın, devlette yaşadığın bir soruna çözüm arayacaksın. cimer bunlarda işe yarar. ya da yaşanan bi aksaklığı eksikliği dile getireceksin.
0
jelly bear
(08.07.25)
(11)

Değerli tl politikasından ne zaman vazgeçilir ?

Rao
Hepimizin malumu, iflas ve konkordatolar artmaya başladı. özellikle Turizim ve ihracat kötü durumda. Yüksek faiz nedeni ile harcamalardan alınan vergi gelirleri haliyle düşüyor. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Ayrıca siyası gerilimde yüksek faize rağmen tl ye olan güveni sarsıyor. Size göre ekono
Hepimizin malumu, iflas ve konkordatolar artmaya başladı. özellikle Turizim ve ihracat kötü durumda.
Yüksek faiz nedeni ile harcamalardan alınan vergi gelirleri haliyle düşüyor.
Bu sürdürülebilir bir durum değil. Ayrıca siyası gerilimde yüksek faize rağmen tl ye olan güveni sarsıyor.

Size göre ekonomik yönetimi ne zaman bu durumdan vazgeçer veya geçmek zorunda kalır.

Teşekkürler.
0
Rao
(08.07.25)
tefeciler doydugu zaman.
0
designer
(08.07.25)
tr.tradingeconomics.com

İflas ve konkordato sayısında kayda değer bir değişim yok. Hele kurulan şirket/iflas oranında düşme bile var. Ekonomi hala çok sıcak, en az 6 ay 1 sene daha devam etmek zorunda yüksek faiz döneminin.
0
avatar is back
(08.07.25)
Turkiye'de yastik altindaki parayi asla kucumseme.

Turkiye'de issizlik de sorun degil cunku adam 40 yasina gelmis halen ailesi bakiyor adama hausuajajhs.


Bu iki yaygin kulturel norm degismedikce Turkiye'de oyle kriz var sokaga dokulelim olayi olmaz.

Annem hayatinda calismadi yastik altinda 20 tane 24 ayar bileziginin olduguna eminim baudusjaajsjdhduasjj
0
baldur2
(08.07.25)
ekonomi yönetiminin başına gerçek bir ekonomist yetkiyle geldiği zaman vazgeçilir.

o zamana kadar saçma sapan fikirlerin peşinde ülke batırmaca oynamaya devam.
0
babilfish
(08.07.25)
İflas ve konkordato artmadı, ayrıca turizmde kötü durumda değil, ihracatı bilmiyorum.
Sorunun cevabı; kur korumalı mevduat sisteminden son para çekilince
0
etna
(08.07.25)
Konkordato artmadı diyenlerin kaynağı nedir? Çünkü biz arttığını görüyoruz.
0
osssy
(08.07.25)
finans sistemindeki para atıl duruma,yastık altına çekilince.
0
transall
(08.07.25)
Olayları doğru anlamazsanız, doğru da değerlendiremezsiniz. Ekonomi yönetimi diye bir şey yok. Tek adam ne isterse, o oluyor. Dolayısıyla boşuna analiz yapmaya gerek yok. Rasyonel politikalar uygulanmıyor.

Mehmet Şimşek, yabancıların çıkarlarını korumak için getirilmiş bir kayyum.

"Tilkinin 40 oyunu var, hepsi de tavuğu yeme üzerine" gibi bir söz vardı herhalde. Tüm çabalar, belli kişilere servet transferi yapmak, pastadan daha büyük payı birilerine vermek için. Bir gün bu oyun yeteri geliri getirmemeye başlarsa, farklı bir oyuna geçer.

Bu ortamda herkes, gemisini kurtaran kaptan. Döviz ucuz, TL aşırı değerli ise, toplayabildiğiniz kadar döviz bazlı varlık toplayacaksınız. Paranızı sisteme kaptırmayacaksınız, yastığınıza yakın tutacaksınız.


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.07.25)
kartallar yuksek Ucar , ekonomi yönetimi derken bende aslında tek adamı ima etmeye çalışıyordum aslında.
Bu gerçeğin ben dahil bir çok kişi farkında .

Bazı arkadaşlarda yine iflaslar artmıyor, demiş kaynağı neyse bizde bilelim.

özellikle Büyük firmalar işçi çıkarıyorlarsa , bir bildikleri vardır.

Aslında soruyu sormaktaki temel amacım, ne zaman bir devalüasyona izin verilecek bunu kestirebilmek.

Tüm siyasi geririmlere rağmen dolar kurunun baskılandığı apaçık ortada.

Öyle bir durumdayızki, mevduat yapsan, bilmediğimiz bir gece aniden kur şoku yapıp bize içerde bırakacaklar.

Döviz bazlı varlıklarda beklesen, kurs baskılandığı için getiri enflasyonun altında kalıyor.

Baştakiler ve yandaşlar bundan önceden haberdar olacaklar ancak, normal vatandaş olarak kur şoku yapılacak zamanı nasıl kestirebiliriz ?

gün imkansız elbet ancak, en azından 2-3 aylık zaman dilimi için, benim merak ettiğim asıl konuda bu. Teşekkürler.
0
🌸Rao
(08.07.25)
Bunu kestirmek mümkün değil maalesef. Bu tamamen gidişata bağlı. Ancak bu şekilde çok götüremeyecekleri ortada. Döviz yok ve her geçen gün daha da azalıyor.

Bugün TL mevduata para yatırıp, belki dolardan daha çok kazanabilirsiniz ancak bir anda gelişecek bir devalde tüm kazandıklarınızı ve hatta daha fazlasını kaybedebilirsiniz. Bence döviz bazlı varlıklarda kalmak lazım.

Ancak mevduat bana çekici geliyor, girsem ne güzel olurdu diye içiniz gidiyorsa 50-50 kuralı var. Paranızın yarısını veya riske edebileceğiniz kadarını mevduata yatırın. Ani gelişen devale karşı diğer yarısı güvende olur.


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.07.25)
konuyu aştıktan bir gün sonra yani bugün mevduat ve fon stopaj oranları attırıldı.

bu demek oluyorki halktan daha fazla vergi toplayıp, tl karşılığı döviz satarak , artan döviz talebini daha fazla baskılamak niyetindeler ama nereye kadar. !

Yoksa vatandaşın parasını bankalardan çekmesinimi istiyorlar ? ne anlamalı.
0
🌸Rao
(09.07.25)
(2)

Temu vs Aliexpress

dizicolleague
Temu'dan 27 Euro'nun altında kalacak şekilde birkaç kez alışveriş yaptım ve sorunsuz geldi. AliExpress'ten almam gereken bir ürün var fiyatı 140 TL. Sepete atılınca 300 lira civarına çıktı. Dikkat etmem gereken bir şey var mıdır, Temu'dan farklı bir uygulamaya girer mi acaba?
Temu'dan 27 Euro'nun altında kalacak şekilde birkaç kez alışveriş yaptım ve sorunsuz geldi. AliExpress'ten almam gereken bir ürün var fiyatı 140 TL. Sepete atılınca 300 lira civarına çıktı. Dikkat etmem gereken bir şey var mıdır, Temu'dan farklı bir uygulamaya girer mi acaba?
0
dizicolleague
(07.07.25)
yok sorun olmaz.
0
jelly bear
(07.07.25)
Temu ve Aliexpress'in tek farkı kargo. Temu: tüm ürünleri toplayıp, tek kargoda gönderiyor. Aliexpress'te tüm şirketler ayrı ayrı kargoluyor. Çoğunluğu aynı firmalar zaten.

27 Euro için, ne kadar karı olur bilmem ama fark bu.


.
0
kartallar yuksek ucar
(07.07.25)
(19)

Ev alıp kiraya vermeyinciler

Chips
Kendimin daha önce açtığı duyuruda da, az önceki başka duyuruda da direkt olarak "kiraya vermek için ev alma" önerilerinde bulunuyorlar. Ancak günümüzde 10 tane evi olup sadece kira geliriyle çok iyi durumda yaşayan insanlar var. Tabi ki anlıyorum eğer kötü bir kiracıya denk gelince mahkemeler yılla
Kendimin daha önce açtığı duyuruda da, az önceki başka duyuruda da direkt olarak "kiraya vermek için ev alma" önerilerinde bulunuyorlar. Ancak günümüzde 10 tane evi olup sadece kira geliriyle çok iyi durumda yaşayan insanlar var.

Tabi ki anlıyorum eğer kötü bir kiracıya denk gelince mahkemeler yıllarca sürüyor ve bunaltıcı bir süreç oluyor ama gerekli önlemler alınarak düzgün profilde birilerine kiraya vermenin nesi ölü yatırım bunu anlayamıyorum.

Siz ne düşünüyorsunuz ? Onlarca evi olanları aptal olarak mı düşünüyorsunuz :)
0
Chips
(07.07.25)
dostum şu anki mevcut konjonktürde yatırım için ev almak bence de gereksiz ve zarar. senin dediğin onlarca evi olan insanlar zamanında almışlar ve eskisi gibi bu kadar yatırım alternatifleri de yoktu.

biz de istanbul'da iyi bir muhitte evimizi boş tutuyoruz maalesef. çünkü öncesinde kiracıdan çok çektik. eşyalı bir şekilde duruyor arada kalıyoruz/temizletiyoruz evde birilerinin olduğu anlaşılsın diye.

dediğin gibi iyi profilli biri bulunsa veriliri ama onlar da bazen sorunlu olabiliyor.

sonuç olarak eğer kendin için alacaksan istanbul'da ev sahibi olmak mantıklı ama yatırımlık ev alacaksan bence gerek yok.
0
elektr10
(07.07.25)
Ev kirasını ne kadar arttıracağını TUİK verilerine bakarak devlet belirliyor.

Tuikin enflasyon verileri gerçeği yansıtıyor diyorsan elbette ev kiralamak güzel bir yatırım çeşididir.

Ayrıca Devlet iki defa %25 zam yapabilirsin dedi. O iki %25 zam yapmış ev sahipleri şu an hala Tuik zammını o %25 ler üzerine yapmak durumundalar.

Bir üçüncü %25 in gelmeyeceğinin garantisi yok.

Bu sene sabit gelirlilere Tuikin belirlediği enflasyonun altında zam yapıldı. Yani sabit gelirliler kira ödeme konusunda bu sene zorlanacaklar ve muhtemelen ev sahiplerine doğru zorlanacaklar.

gibi durumlar var eskiden olmayan.
0
Mirket
(07.07.25)
Her yatırımda bir risk vardır evini kiralamanın da belli yatırım riski var. Oturacak yedek evin varsa; kiracıyla uğraşırken yedek gelirin varsa böyle bir yatırım yapmak mantıklı ama sadece kiracı eline bakmak tek ev için mantıklı bir yatırım değil. 10 tane evi olan adamın zaten bu şekilde birikmiş yatırımı olduğu için etkilenmiyor. Ben bunu tek bir tane lüks arabaya bütün parayı yatırmaya benzetiyorum; lüks bir aracın yedek parçasını -servisini vs hemen halledemezsin ve o lüks arabayla kaza yaptığında yedek aracının olması gerekir. Eğer yedek aracın yoksa ve aylarca zorluk çekeceksen o araba sana uygun değildir.
0
titanic kemancısı
(07.07.25)
Ben bu ifadeye kısmen katılabilirim. Düz-mantık "Türkiye'de yatırımlık ev alınmaz, ölü yatırım" demem, "ne olursa olsun kesin al" da diyemiyorum. Ben yatırım yapma tarafına şartlı olarak daha yakınım. Bugüne dek kendim de dahil olmak üzere vaktiyle konut almadığı için pişmanlık duyanı çok gördüm.

Türkiye'de mülk edinmek her sene biraz daha zorlaşıyor. Konut yatırımının en önemli avantajı parayı bir mülkte kilitlemek ve kira getirisi elde etmek. Günümüzde para biriktirmek, parayı elde tutmak enflasyon nedeniyle çok zor. İmkan varsa yatırımlık konut alınabilir pişmanlık duymazsınız ancak kiracı profiline ÇOK dikkat edilmeli.

1+1, kiracı sirkülasyonunun yüksek olduğu, beyaz yaka profilin kaldığı/kalacağı ve tercihen site yerleşimli konutlara yatırım yapılır. Prim yapıyor, kolay kiraya veriliyor, profil düzgün. Kiracılı olmasına rağmen satışı hızlı oluyor. 2+1 veya 3+1, kiracının 10-12 yıl çıkmayacağı evi kiraya vermeyi ben de riskli ve sorunlu bulurum, öyle bir yatırıma girmem.

Bu konu pandemi sonrası alevlendi. Para çok hızlı değer kaybederken kiralar da hızlı bir şekilde tırmandı. Kira rayici 50000 TL iken öyle kiracı var ki 7-8 bin TL ödeyerek kalıyor. Kanunen belki sorun yok kitabına uygun ama diğer tarafın mağdur olduğu kesin. Öte yandan ev sahibi kira tespit ya da ihtiyaçtan ötürü tahliye davası açtığında haklı dahi olsa 3 yıl civarında mahkeme sonuçlanıyor. İnsanların en sıkıntı çektiği konu bu.

Oturacak evin varsa, kenarda belli bir paran bulunuyorsa konut halen cazip. Birçok bölge geçen yıllarda USD bazında önemli kazanmış. Aylık kira getirisi temettü gibi oluyor. Alırsın, kiracı bir noktada çıkar çouk çocuğuna bırakırsın oturur. E daha ne olsun.

Bir de geçiş dönemi bana göre tamamlandı. Konut ve kira fiyatlarında artık parabolik değil, 2010-2018 arasında olduğunu gibi daha lineer ve enflasyon ile korelasyon halinde artışlar görüyoruz/göreceğiz. %25 tavanı gibi uygulamalara gerek kalmadı. Her yatırımın kendince riski vardır ancak konut göreceli en düşük risklisi. Bu tip bir yatırım senin profiline uygunsa değerlendirebilirsin, değilse farklı şekilde paranı değerlendirirsin.
0
Lethe
(07.07.25)
%25 limiti ve tuik enflasyonu nedeniyle artık o zenginler yurtdışından ev alıp kiraya veriyor.
0
merhum
(07.07.25)
Kiracilarda egilim isi hukukuna ve hakkaniyetine uygun yapmak iken, çakal ev sahiplerinde durum tam tersi.

Ise buradan bak istersen bir de.
0
feastofthedamned
(07.07.25)
Bunun tek bir formülü, tek bir cevabı yok. Genelde şehir belirtmeden sorulan sorularda hereksin aklına İstanbul geliyor ancak bu durum çok yanlış.

Büyükşehirler haricinde 3 Milyona 2 adet 1+1 i ev alıp , sadece referans sistemi ile devlet memurlarına evini 5 yıldır kiraya veren arkadaşım var. Kendi oturduğu ayrı bir evi var, ve aylık 30 bin tl kira geliri var. Sizin tamamen risk iştahınız ve aylık geçnebilieceğiniz para durumunuz ile alakalı bu iş. Arkadaşımın yakın zamanda 1 ev daha alıp aylık gelirini 45 bin tl ye sabitleyip hayatına daha az çalışarak devam etmek var.

Küçük şehirlerde oturacağınız bir ev, iyi kötü bir arabanız ve 3 tane de kirada eviniz varsa bu paralar gayet yaşanabilir bir tutar.
0
ebeş
(07.07.25)
bunu diyenlerden birisi benim.
pandemi dönemi sözleşmemizde tüfe yazmasına rağmen bir gecede %25 zam kuralı uydurdular ve kiracılarda bunu uyguladı. o iki sene devlet eliyle kiralara zam yapılmadı. o zamandan bu zamana kadar bedava oturdular.
biz kiracımıza çık dedik çıkmamak için diretti mahkemelik olduk sonunda daireyi sattık kurtulduk. yeni ev sahibi mafyatik bir tip seve seve çıkmak zorunda kaldılar. çıkmasa şuan 10bin lira kira veriyordu. alt dairesi daha yeni 48bine tutuldu.
kira davası açtık önce arabuluculuğa gitti yok görüşme yapılamadı yok avukatı bağlanmadı diye 2-3ay öyle yediler. ardından mahkeme açıldı 10 ay sonraya gün verildi. ondan sonra mahkemede itiraz ettiler bir 8 ay daha uzadı. altı üstü kira rayiç bedel davası 2 yıldan fazla sürdü.
bu süre zarfında satmaya karar verdik evi göstermek istemedi zar zor emlakçı alıcı getirdi. gelenlerde kiracılı diye vazgeçti. gelenlere çıkmayacağım beni çıkartamazsın dedi. zor zar sattık.
hep haberlerdeki kiracı ev sahibi kavgalarını izlerken abartıyorlar diyorduk durum hiç öyle değilmiş.

ayrıca 5 yıl süre dolmadan kira artış davası açamıyorsun, 10+1 yıl dolmadan tahliye davası açamıyorsun.

yani bunlarla uğraşacağım, üç kuruş para için rezil olacağım diyorsan çok mantıklı bir yatırım.

onlarca evi olanların evleriyle çoğunlukla emlakçılar ilgileniyor. kardeşimin ev sahibinin aynı sitede 15 tane evi var her şeyi ile emlakçı ilgileniyor.
sende 10 tane ev alacaksan verirsin emlakçıya o uğraşır durur sen gelen parayı sayarsın.
0
my fault
(07.07.25)
Evi çocuğuna yatırım için alırsın. Çocuk büyüyene kadar da boşta kalacağına 3 kuruş kira geliri alayım dersin. Burası ortadoğu. Uzun vadede En iyi yatırım ev ve altındır.
Çocuğu olan ev alsın. Çocuğun yoksa ve istemiyorsan ev yatırım değildir.
0
luluki
(07.07.25)
Ev almak ve kiraya vermek daha önce karlı bir işti ancak bana göre: şu an resmen enayilik. Alınmışın zararı olmaz ancak onlarca evi olanlara şu an sorsan %90'ı aynı yatırımı yapmaz.

Ev alıp kiraya veriyorsun. Zaten, Tüik enflasyonundan dolayı, 2 sene sonra kira kuşa dönüyor. 12 sene kiracıyı evden çıkartamıyorsun. Çıkarttın diyelim eve giriyorsun ki, 12 sene aldığın kiradan daha fazla zarar vermiş. 300-400 bin tadilat parası veriyorsun.

Daha geçen komşu söyledi. Abisinin havuzlu villası varmış, kiracı 2 bin TL kira veriyormuş. Senelerdir uğraşıp duruyorlar. Kağıt üstünde kirayı artırma, haklı sebeple kiracıyı çıkartma gibi haklar var ama pratikte neredeyse YOK GİBİ.

Ev fiyatları artıyor, alıp kenara koyayım diyorsanız, bunun da pek çok sıkıntısı var.

Tavsiye etmem ama emlak yatırımı yapacaksanız, iyi araştırıp, yurt dışında yapın.


.
0
kartallar yuksek ucar
(07.07.25)
1-2den fazla gayrimenkulu olanla mesela oturduğu dışında 1 evi olan için durum ayni değil bence.

10 tane evi olan için 11.yi almak mantıksız değil, çünkü sayısal olarak o aşamaya geldiğinde ayrıca bir gelir kalemi haline gelmiş oluyor. Birinde ikisinde kiracı kaynaklı veya başka sebeple çıkan masraf, mahkeme harcaması vs can sıkmayacak bir şey olabilir o durumda. Aman bunu mu dert edecem diyip, gerekirse avukata verip kafanız rahat yaşamaya devam edebilirsiniz.

Ama mesela bir evin var, ikinciyi de almışsın zamanında ya da ana babadan kalmış vb. Onu kiraya verip, mesela kredi taksidine bağlayınca dert sahibi etmesi daha olası. Aksama oldu mu yaşamınız zorlaşır çünkü.
0
encokbenisevinnolur
(07.07.25)
cocukken hatirliyorum rahmetli babam cok ugrasmisti kiracilarla. mahkeme vs de olmustu diye hatirliyorum. hatta o kadar ki bikip evi satmisti. :D sonradan baska bir yerden aldigi ev yillarca kiracisiz olarak kaldi bu yuzden. biz vefattan sonra kiraya verdik, talihliyiz ki duzgun kiraci geldi.

ulkede hukuk sistemi calismadigi icin manyak kiraci gelirse cok ugrastiriyor. okuyoruz internette. yani su an ben de ev alsam kiraya vermekten cekinirim acikcasi. dusunsene biri cikiyor diyor ki kira zamlari en fazla %25 olabilir. boyle sacmalik olur mu? tamam %25 yapalim biz ama sen de bizim paramizin degerini koru o zaman? ama bu yok. :))
0
arakaali
(07.07.25)
o isi iyi cevirebilmek icin "gaddar" olman lazim.
ben bu isten iyi kazanan birini taniyorum, ama adam gerekirse kisin ortasinda kiracisini coluk cocuk kapiya koyar acimaz, bunu yaptigina ben bir kere sahit oldum ve beni asiri uzmustu.

ben vicdan yaparim, coluk cocuk kapiya koyamam. benim gibiysen sakat aktivite.
umrumda olmaz diyorsan baska.
0
cooperr
(07.07.25)
3+1 ev : 4.500.000
aylık getirisi : 20.000
yıllık kazanç : 240.000

enflasyon %0 olduğunu kabul edersen,
240 / 4500 = %5 yıllık kazancın var,
enflasyon yükseldikçe
ve aylık kiraya güncelleme gelmiyorsa
yıllık kazanç %1 e kadar düşer,

enflasyon + evin yıpranması + kiracısız geçen süre
pek kazanç olmuyor,
al sende biraz oyalan...
0
designer
(08.07.25)
Onlarca evi olanların %99,99'u cimri çıkıyor, kiralara yaptıkları zamlar emsallerinden çok daha fazla oluyor. Evlerinde oluşan yapısal bozuklukları yaptırmaya yanaşmıyorlar vs vs. En kötü ev sahibi profili oluyorlar yani.

Kendini bu konuda gözetim altında tutabileceksen, ihtiyacı olana destek olabileceksen, fahiş kira artışından uzak durabileceksen, paragöz olmayabileceksen yap tabii. Ama sırf kira geliriyle yaşamak saçma geliyor bana. İnsanın tutunacak tek dalı kiraları olursa bütün sorunu da kiracıları olur, saçma bu. Zararlı.
0
muhayyer divan
(08.07.25)
eskiden evin kredi taksidi, kiranın iki katıydı,
aylar geçtikçe kira,kredi taksidine yetişiyordu,
şimdi yine öyle olursa yani kendi kendini öderse olabilir.
0
designer
(08.07.25)
iki türlü ev yatırımı vardır.
kire geliri için ve değer artışı için.

ben elimdeki parayı koyayım, en fazla 2-3 sene içinde satar kar ederim diye düşünenenler için kiraya vermemek mantıklı çünkü boş daire daha kolay ve daha yüksek fiyata satılıyor.

ya da konut alındı fakat oraya daha sonra kendin taşınmayı planlıyorsun o süreçte yine kiraya vermek mantıklı değil


ayrıca düm düz kiraya vermek ekonomik olarak gerçekten mantıklı değil. (eşyalı kısa süreli merkezde airbnb yapmak hariç onlar karlı olabiliyor)
0
nuisance2
(08.07.25)
2-3 Sene için konut yatırımı yapılmaz. Konutta minimum süre 5 senedir. 5 sene ve sonrasında satarsanız, vergi alınmaz. Ancak 3 sene sonra, 2 milyona aldığınız evi 10 milyona sattınız diyelim. Kabaca 8 milyonun gelir vergisini ödersiniz.


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.07.25)
bir ev almaya niyetlenmiştim, evin fiyatı diğer evlere görece uygundu.
Emlakçıya sorduğumda içeride kiracı var, kirasıda şu kadar demekten başka bir ilgi vermedi.
Sonra kendim bölgeye kitap, hizmetliden sordum, kiracının 8 yıla yakın ayın evde olduğu ve eve çökmüş olduğu bilgisini aldım.

Hatta öyleki ev sahibine alayınız gelse beni bu evden çıkaramaz demiş. Bende kendi oturacağım ve bu işlerle uğraşmak istemediğim için evi almaktan vazgeçtim.

Demek istediğim, bu sadece benim gördüğüm bir örnekti, bu tip kiracıların yüzde oranı nedir bilmiyorum ama ekonomininde en azından yakın tarihe kadar iyiyi gitmeyeceğini düşünürsek , bu tip sorunların azaltmayıp , artma eğilimi göstereceğini tahmin etmek zor değil. Kaldıkı kanunlar kiracıdan yana.

Hal böyle iken karar vermek kişinin kendi karekterine ve sabrına bağlı bir şey bana göre.
0
Rao
(08.07.25)
(8)

1.5 milyon ile nasıl bir konut yatırımı yapılmalı?

ilgeru
hali hazırda 1.5 milyona yakın yatırımım var. çeşitli yatırım araçlarında duruyor (fon, altın, döviz vs.) evim yok, istanbulda kirada yaşıyorum. uzunca sürede istanbulda olacağım. istanbuldan ev almam imkansıza yakın. ancak ülkenin malum durumundan ötürü de bir güvence olsun diye konut almak istiyor
hali hazırda 1.5 milyona yakın yatırımım var. çeşitli yatırım araçlarında duruyor (fon, altın, döviz vs.) evim yok, istanbulda kirada yaşıyorum. uzunca sürede istanbulda olacağım. istanbuldan ev almam imkansıza yakın. ancak ülkenin malum durumundan ötürü de bir güvence olsun diye konut almak istiyorum. eskişehir, ankara (mümkünatı zor biliyorum) gibi yerlerden bu paraya yatırımlık konut almalı mıyım? alınca yapacağım şey kiraya vermek olacak.

ya da başka ne yapılabilir?
0
ilgeru
(07.07.25)
Güven noktasını kendiniz değerlendirirsiniz tabii ama bu evim sistemleri sizin durumunuz için uygun görünüyor. Ankara’da 4.5m civarı fena olmayan evler bulabilirsiniz. 1.5m peşinatla 4.5m civarında bir tutarı 6-7 ay içinde size teslim ederler. Toplamda 3m + 4.5m%7 = 3.315.000 ödersiniz. Bankadan 3m kredi çekseniz mesela 4.5m altında ödeme çıkması çok zor.
0
but that was just a dream
(07.07.25)
türkiyede kira hukuku ev sahibi açısından çok sıkıntılı. kiracı ile bir sorun yaşadığınızda çok uğraştırıyor mahkemeler de yıllarca sürüp bezdiriyor. Bunları almayın diye söylemiyorum bilin diye söylüyorum.
eğer alıp kiraya verecekseniz tahliye taahütnamesi ve kefil yapıp en azından kısmen garantiye alın kendinizi.

1 milyon daha kredi çekilse aslında istanbulda nispeten dış çeperde bir 1+1 bulunabilir bence.
0
biravekahve
(07.07.25)
Yapacağınız en büyük hata olur. Ev alıp, kiraya vermek = parayı çöpe atmak.

Üstüne 1-1,5 daha kredi çekip, İstanbul'dan 2+1, 1+1 ev alın. Pazarlık ile alabileceğiniz pek çok semt var. Yeni bina olmasına ve deprem durumuna dikkat etseniz yeterli.

Kredi vs. uğraşmak istemiyorum derseniz, birikime devam...


.
0
kartallar yuksek ucar
(07.07.25)
Oturacağınız evi 1+1 veya 2+1 olarak alın. Hem kiracıyla hem de ev sahibiyle uğraşmamak için. Kredi faizleri 1 yıla kadar anca düşer ama kelepir ev bulursanız refinansman imkanını da değerlendirerek ev alabilirsiniz.
0
merhum
(07.07.25)
Arsa da bakabilirsiniz.
0
kaptan memo
(07.07.25)
1.5 milyon peşinatla taksitki ev veren müteahitler var. gidin birinden ev alın, taksit taksit ödersiniz.
0
babilfish
(08.07.25)
sağlam bir mücahit bulup, işinizi sağlama alarak peşinatı verip topraktan girin. Yada o paraya bursa, gibi yerlede sıfır 1 artı 1 konutlar var , alıp düzgün birine kiraya verebilirsiniz.
0
Rao
(08.07.25)
Türkiye'nin en büyük yapı firmaları patır patır iflas ederken, şu zamanda topraktan ev almak büyük risk. Tapuyu hemen almadan, sakın ev almayın.


.
0
kartallar yuksek ucar
(08.07.25)
(7)

faizler ne olur

baldur2
sizce 2026 ortasina kadar nasil bir trend goruruz?
sizce 2026 ortasina kadar nasil bir trend goruruz?
0
baldur2
(06.07.25)
dolar hala cayır cayır artıyor. bırakın düşmesini, 2 gün sabit zor kalıyor. Ayrıca hala çok yapay bir grafiği var. bir usd eur grafiğine bakın, bir usd tl.

Faizler hala yetersiz bence.
ytd
0
substituent
(06.07.25)
Genelde yurt disi bazli finans kuruluslari yil sonunda %35-40 arasini ongoruyor.

Ama bu ulkede artik birsey ongormek cok zor. Gundem cok degisiyor. Ama dovizin artmasi gerekiyor ozel sektore ve turizme zarar veriyor bu durum.
0
nuevo
(06.07.25)
hükümet bir politika olarak faizi yüksek tutuyor. seçime kadar yüksek faiz yüksek enflasyon gidecekler bence.

bizde fakirleşeceğiz böylelikle.
0
duyurukullanıcısı
(06.07.25)
daha içeri alınacak çok belediye başkanı var bu iklimde faiz indiremezler. yada ingiliz bakanı yollarlar.
0
my fault
(06.07.25)
Seneye bu zamanlar 25 civarı olur
0
avatar is back
(06.07.25)
Genele katılmıyorum, %30'a doğru düşüş yönünde bir trend göreceğiz. İlk indirim bu ay olacak.
0
Lethe
(07.07.25)
Çok ters bir durum olmazsa, gözüken : her ay, yavaş yavaş faizleri indirecekler.

Bu kredi kullanacaklar için iyi iken, ekonomi için çok kötü. Açıkca kredi kullananlara servet transferi yapılacak.

Yapılacaklar belli: TL'den uzak durun, sağlam metallere devam. Kiracı iseniz, bir an önce evinizi alın. Yatırımlık ev kesinlikle almayın!


.
0
kartallar yuksek ucar
(07.07.25)
(3)

bankalar arası dolar gönderme

nivoandmira
ücretsiz bir şekilde tr bankaları arasında gönderim yapmak için ne yapmak gerekir ?
ücretsiz bir şekilde tr bankaları arasında gönderim yapmak için ne yapmak gerekir ?
0
nivoandmira
(04.07.25)
aynı banka içerisinde gönderebilirsin. başka bir türk bankasına göndersen yine swift olur (masraf- geçen süre-muhabir banka masrafı vs)

en kolayı karşı tarafın aynı bankada usd hesabı açması olur yani.
0
brkylmz
(04.07.25)
Elden çekip, yatırabilirsiniz. Biraz riskli ve zahmetli ama bir alternatif.

.
0
kartallar yuksek ucar
(04.07.25)
ben midas'ı bunun için kullanıyorum sık sık.

aynı bankada hesaplara arası havalede ekstra bir protokole ihtiyaç yok. FAST yapar gibi yapıyorsunuz. havale ücreti ne kadarsa o kadar ücreti var bankaya göre. mesela garanti'de 6 tl, enparada hiç.

kendi A banka hesabımdan midas'taki hesabıma atıyorum doları.
midas'tan da istediğim B bankaya alıyorum.
B bankadan da göndermek istediğim yere/kişiye gönderiyorum.
0
biseysorcaktim
(04.07.25)
(13)

Çocuğa kaç yaşında telefon alınmalı

lrdrylgh
Merhaba 10 yalında bir kızım var. Bu aralar telefon muhabbeti yapmaya başladı. Tüm arkadaşlarında varmış. Bu yaşlarda kesin almayacağım, aklımda 12-13 yaşından önce almak gibi bir fikir de yok. Siz çocuğunuza kaç yaşında telefon aldınız ya da çocuğunuz olsa kaç yaşından itibaren almayı düşünürsünüz?
Merhaba 10 yalında bir kızım var. Bu aralar telefon muhabbeti yapmaya başladı. Tüm arkadaşlarında varmış. Bu yaşlarda kesin almayacağım, aklımda 12-13 yaşından önce almak gibi bir fikir de yok. Siz çocuğunuza kaç yaşında telefon aldınız ya da çocuğunuz olsa kaç yaşından itibaren almayı düşünürsünüz?
0
lrdrylgh
(03.07.25)
hocam benim ilk telefonum 6. sınıfta oldu o da yaklaşık 10-11 yaşlarıma tekabül ediyor. tabii o zamanlar akıllı telefon yoktu. bu işin profesyoneli değilim ama belli kısıtlamalar yapılarak alınabilir. örneğin okula telefonunu götürmemesi, belirli saat aralığında kullanması vs. bunu iyice konuşup mütabık kaldığınızda alabilirsiniz bence.
0
elektr10
(03.07.25)
Bana ilk telefon alındığında 12 yaşındaydım, akıllı telefonlar yoktu. Okula götüremezdim ama kursa giderken, arkadaşlarımla buluşurken hep yanımda olurdu çünkü kontrol açısından da önemliydi.

Bence buradaki temel nokta: tek başına dışarıya çıkmaya başladığında, sizin de kontrol edebilmenizi kolaylastirdigi için o yaşlarda almak. Bu da tahmini 12-13 yaşına tekabül ediyor.

10 yaş cok erken. Zaten tableti vardır diye tahmin ediyorum, onunla yapamayacağı neyi telefonda yapacak ki 10 yaşında bir cocuk?
0
fraise
(03.07.25)
benim oğlan 10 yaşında ve birkaç ay önce benim eski telefonun üzerine hat alarak ona verdik. Aslında daha bekletirdik ama kendi başına okul sonrası kursa gittiğinden, takip etme ve ulaşma amaçlı aldık.

Bununla birlikte ios ile gelen aile yönetimi, ekran süresi vs kısıtlarını aktive ettik. Androiddeki familylink de güzel bir yönetim sağlıyor ama ios bu konuda daha başarılı gördüğüm kadarıyla.
0
vampir akrep
(03.07.25)
bana ilk 11 yaşımdayken alınmıştı, bu olay 20 yıl önce oluyor. şu devirde 12-13'e kadar bekletmek çok anlamsız geliyor bana, ama ben de işin uzmanı değilim.
0
matlii
(03.07.25)
Bana ilk telefonu 21 yaşımda aldılar. İşe yeni başlamışım. Getirip çalışma masama koyup bağlantılarını yaptılar. Siyahtı. Numaratörü yoktu. Ahizeyi kaldırınca direkt işyeri santrali çıkıyordu.

Cep telefonu hele ki akıllısı icat edilmemişti henüz. Biz cep telefonu benzerini ilk Kaptan Kirk ile mister spock konuşurken Uzay yolunda gördük. Hey gidi günler.

Soruya cevap değil de herkes telefon alınan yaşı söyleyince geçmişe daldım, gittim.

Bence buna çocuğun arkadaş çevresinin genel durumuna bakarak karar verin. Arkadaşlarından ne erken ve ne de geç olsun. Ne kendini eksikli hissetsin ne de diğerlerine kendilerini eksikli hissettirsin.

Artık sosyal bir birey o. Kurallarınızı onun sosyal çevresini gözeterek esnekçe şekillendirin.
0
Mirket
(03.07.25)
Akıllı telefon için daha çok küçük yaşı 12 hatta 13 yaş ve 8.sınıf ideal bence.
0
iwasbornonamountainside
(03.07.25)
Çocuktan çocuğa değişir bu. İyiyle kötüyü ayırt etmeye başlayınca alınır.


.
0
kartallar yuksek ucar
(03.07.25)
Lise 1’de başlar. 13 iyidir.

10 yaşındakiler daha çocuk, kimin ne yaptığı belli değil biri fotoğrafını çeker atar biri huajaj der okuldakilere gösterir bilmem ne. 13’e kadar da akıllı saatten devam. Ama evde bilgisayar verilebilir ortak bilgisayar tabi. Hem bişeyler izler eder hem de geri kalmaz arkadaşlarından.

Hevesleniyorlar ama bi halt yaptıkları yok, erkekler ronaldo editi izliyor kızlar koreli makyajlı ergenleri takip ediyor. Pc’den de yapar bunları, iletişim de akıllı simli saat
0
avatar is back
(03.07.25)
Lise 1 olmalı. Bana lise 2’de alınmıştı. 12-13 sene öncesi tabi
0
messina123
(03.07.25)
Çocuklara uygun telefon ve hatlar var. 10 yaşındaki çocuğa telefon almak uygun bence
0
pembediken
(03.07.25)
Oğlum 2016 doğumlu. 9 yaş bitti yani. Akıllı saat istiyor, almıyorum.
Telefon zaten almıyorum. Tablet vermiyorum. Sadece benim telefonumu kullanabiliyor, oyun oynamak için. Daha bu yıl YouTube videoları keşfetti, sadece bir oyun ile ilgili videoları izliyor. Ona bile karşıyım.
Bir sıkıntı olmaz lise 2den önce telefon vermeyi düşünmüyorum. Zaman ve çevre gösterecek tabii ki ilerideki durumu ancak şimdi çevresinde akıllı saati olanlara rağmen almamak için direnebiliyorum.
0
strawberry first
(04.07.25)
ya çocukken atari diye anıranlar, internet kafeden çıkmayanlar şimdi çocuklarına her şeyi kısıtlıyor.

nasıl ki o zaman bizim anne babalarımız o atari ve internet kafeye karşıydı, bilgisayarı 1 saat kullanacaksın diye kısıtlıyorlardı; şimdi de siz aynı şeyi çocuklarınıza yapıyorsunuz. çocuğun nasıl hissettiğini anlamanız lazım.

devir değişti. şimdi çocuklar bu teknolojiyle doğuyorlar, büyüyorlar. telefonu alın ve kontrol edin yeter. arkadaşlarından geride bırakmayın. nasıl ezilip büzülüyor okulda haberiniz yok.

al ve doğru şekilde kullanmasını öğret, gece de elinden al uyusun diye. evebeyn kontrol ayarlarını da yap telefonun. oldu bitti işte. hem arayıp kontrol edersiniz aklınız kalmaz.

bana telefon 9-10 yaşlarımda alınmıştı. o zamanlar android falan yoktu tabii. kamerası bile yoktu. orta sonda mı lisede mi ne bayram harçlıklarımla gidip corby almıştım.

çocuğunuzu iyi yetiştirdiyseniz, çocuğunuz kötü şekilde kullanmaz o telefonu.
0
art cat chocolate
(04.07.25)
oğlum 11 yaşında. lgs'den sonra alıcam.
çünkü gsm hatlı akıllı saati var. evde bilgisayarı ve tableti var. bu yaşta telefona ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum.
okulda istediği kadar ezilip büzülsün. tek travması o olsun. telefon alınca çocuk hayattan kopuyor. eş dost çocuklarından gördüğüm bu. yazılım kontrolü falan da hikaye. telefonu aldıktan sonra şu sınırı kaldır falan diye darlamaya başlayacak.
0
merhum
(04.07.25)
(22)

maden ocağı için zeytin ağacı sökmek konusunda ne düşünüyorsunuz?

messina123
veya orman kesmek olarak da düşünebiliriz.bence hiçbir mağduriyet oluşturmayacak ve ağaçlar başka bir bölgede yerine koyulacak şekilde yapılırsa hiçbir sıkıntı olmaz.
veya orman kesmek olarak da düşünebiliriz.

bence hiçbir mağduriyet oluşturmayacak ve ağaçlar başka bir bölgede yerine koyulacak şekilde yapılırsa hiçbir sıkıntı olmaz.
0
messina123
(03.07.25)
O iş dediğin gibi olmuyor, zeytin ağacı kendi yerinde dayanıklıdır fakat alıp başka yere taşıyınca hemen tutup kaldığı yerden devam etmez

Zeytin fidanının da meyve vermesi zaman alıyor ağaçların o hale gelmesi kolay değil. En az 20-30 yıllık ağaçlarla yeni ekim fideyi bir tutamazsın
0
grimavi
(03.07.25)
Oluyor olmuyorunu bilmem. Eğer dediğim gibi olursa dedim. Bazı insanların körü körüne karşı çıktıklarını düşünüyorum. Tıpkı nükleere karşı çıkanlar gibi
0
🌸messina123
(03.07.25)
mesela ben birine para verince benden eksilmezse benim için sorun olmaz. oluyor mu olmuyor bilmem, olursa fakirliğe çözüm buldum
gibi bir şey bu cümle. (iktisadi açıdan değerlendirmeye kalmasın kimse lütfen)

zeytin ağacını başka yere dikersen başka bölgede aynı şekilde zeytin verecek mi? teks orun zeytin ağacı mı? örneğin taşıdığın zeytinliğin aynı şekilde değerlendirilmesi bir konu, mevcut maden alanının ekolojiyi bozması başka bir konu

ama dersen ki, zeytin ağaçları taşınsa, aynı şekilde hasat edilse, maden ocağı ekolojiyi bozmasa bence sorun yok, zaten o zaman sorun olmuyor ki?

ek: konu hakkında bilgim yok, ben sadece düşünce şekline ilişkin bir şeyler yazdım.
0
kisa
(03.07.25)
zeytin için: yetişkin bir ağacı başka bir yere ağaca zarar vermeden profesyonel olarak en uygun zamanda taşısanız bile en iyi ihtimalle bile en azından 2-3 yıl meyve vermiyormuş.

ağacı taşımadınız, yerine yeni ağaç ektiniz, bu durumda meyve verir hale gelmesi en az 7-10 yıl sürüyormuş.

bu süreçte zeytin çiftçisinin mahsul alamadığı için oluşacak mağduriyetini kim giderecek?
0
inheritance
(03.07.25)
dediğin yapıldı ve ağaçların %80i öldü. zeytin ağacı taşınmaya uygun bi ağaç değil.
0
jelly bear
(03.07.25)
Nasıl hiçbir mağduriyet oluşturulmayacak? Zeytinlikte maden aradınız, buldunuz, ağaçlar söküldü. Zeytin üreticisinin yeni bir tarla bulup satın alması ve zeytin ekmesi gerekiyor. Verimli zeytin yetiştiriciliği yapılabilecek bölgeler belli. Sen bu bölgelerde madencilik yaparsan adam zeytini nereye ekecek? Üretimin düşmemesi mümkün değil. Bir de sıfırdan bahçe yapılacaksa eski verimi elde etmek 10 yılı bulur, belki de geçer. O arada millet ne yiyecek?
0
gnosis
(03.07.25)
insanlar biliyor da karşı çıkıyor demek :) objektif bir şey söylüyormuş gibi fikirlerini ortaya açmadan önce konuyu bir araştır madem

Çünkü bazı konuları objektiflik adı altında bilgisizce tartışmaya açınca, bu güçlünün yararına oluyor
0
grimavi
(03.07.25)
@inheritance işte dedim ya mağduriyet oluşturmaması adına madeni kim açıyorsa çiftçinin tüm zararını da onlar üstlenmeli

@jelly bear tamamen sökülüp sıfırdan dikilebilir tabi zararın ödenmesi karşılığında

@gnosis çiftçiler sıfır mağduriyetle tüm zararları karşılanarak ve tarlaları da değeri karşılığında satın alınılarak hatta değerinin üzerinde satın alınarak sorun çözülür

@grimavi dostum anlamamakta ısrar ediyorsun. Tekrar aynı cevabı vermeyeceğim.
0
🌸messina123
(03.07.25)
ne inşaat, ne de maden, ne de başka bir şey... hiç bir ağaç kesilmemeli, hiç bir ağacın yeri değişmemeli.

bu arada mesele sadece "iki ağaç kesildi" değil. maden dediğin zehirli bir dolu kimyasal, bir dolu çöp, çıkacak bir dolu moloz... bunları kimse konuşmuyor?
0
co2s2
(03.07.25)
Hocam başkaları da düşünce silsileni eleştirmiş, demek bizde bir sorun yok, senin kurduğun düşünce zincirin hatalı

Hayatta teorik olarak her şeyi böyle kurabilirsin ama pratiği senin beklentinden farklı işliyor demek
0
grimavi
(03.07.25)
çiftçilerin arazilerinin fiyatlarının üstünde alınması ile ilgili olarak: emin olun maden firmasının arkasında devlet var zaten. çiftçilerin onayları dışında bir istimlak yapılıyor, devlet gücü ile. eğer maden firması çiftçilere daha fazla para öderse, bunu devlet öyle ya da böyle sübvanse edecektir. teşvik verecektir, vergi affı yapacaktır vs vs vs vs.. sonuç olarak o çiftçilere verilen para sizin benim cebimden çıkacaktır.

ama zaten, ağaçlara kimse dokunmasın. maden firması haricinde kimsenin işine yaramayacak bir paradan bahsediyoruz. bu maden firmalarını maden firmalarının avukatları haricinde savunan yok.
0
co2s2
(03.07.25)
maden şirketleri allahsız kitapsız şirketler.
üstelik çoğu da yabancı.
türkiye'de madenciliğin hiç bir faydası yok bizim ülkemize.

hani zamanında duyardık ya da sağdan soldan "savaşı kaybettikten sonra ağır antlaşmalar imzalanmış ve madenler karşılıksız verilmiş" ya da "x ülkesi borç vermiş ama y ödeyememiş, x de madenlere el koymuş" diye. tam da işte o durum bizim madenlerimiz için de geçerli.

madenciliğe karşıyım ancak sahip olduğumuz bazı modern yaşam standartları devamı için maden şart. yani iyi niyetli olsaydı bu işler, bir şekilde alternatif bulunurdu. belki yıllar öncesinden halk ile anlaşılır, planlı programlı olarak başka yerde zeytin ağaç dikimi yapılır, o tarlalar köylüye tahsis edilince bu alanlara devlet el koyardı. buna gerek var mı yok mu o da ayrı konu.

ama istense bu kadar mağduriyet ve kötülük yaratmadan da bu iş yapılırdı.
0
biseysorcaktim
(03.07.25)
Mağduriyeti kişisel düşünüyorsunuz ve cevabımı okumadan cevap vermişsiniz. Ülke ekonomisini ve tüm tüketicileri doğrudan etkileyecek bir eylem için toprak sahibinin zararını giderelim, sorun kalmaz diyemezsiniz. Madenlerin yarattığı hava kirliliği, çevredeki tarım alanlarının ekim yapılamaz hale gelmesi, yerleşim yerlerine etkileri, su kaynaklarını tehdit etmesi konularına hiç girmiyorum. Bir Akdeniz ülkesi olarak zeytinyağını da dışarıdan almayalım artık.
0
gnosis
(03.07.25)
Vatana ihanet bence...


.
0
kartallar yuksek ucar
(03.07.25)
www.instagram.com

Gelecek nesillere bırakmakla mükellef olduğumuz yeşil mirasın gaspıdır, talanıdır, doğaya, insanlığa ihanettir diye düşünüyorum.
0
Mirket
(03.07.25)
Çoğumuz bir zeytin ağacı kadar fayda sağlamadan yaşayıp gidiyoruz. Gerekçe ne olursa olsun ağaç kesen biri hakkında olumlu düşünmem. Doğaya zarar vermenin gerekçesi, telafisi olmaz.
0
asteriks
(03.07.25)
türkiye'de yaşıyoruz.

hiçbir mağduriyet oluşturmayacak ve ağaçların başka bir bölgede yerine konulup sıkıntı oluşturmayacak şekilde yapılması fikrine inanacak kaç kişi bulursunuz?

hadi diyelim dediğiniz şekilde oldu. toprağın, doğanın kendi gerçekleri var. hop ağacı söktüm, güp buraya taşıdım ile oluyor mu öyle. hadi diyelim o da oldu, maden ocağı bulunduğu habitatı yok eden, kurutan bir şey. o bölgede yerleşik insanlar var her şeyden önce. zeytin tarımı yapanlar var, vatandaşın zeytinliğini yok edip, sende 50 ağaç vardı, onun yerine 150 km ötede sana yer buldum, evin barkın yaşamın burada ama banane git orda zeytin yetiştir mi diyecek devlet. ayrıca o taşıyacağınız bolgede arazi sahipleri var, boş ve zeytin tarımına uygun yeri nasıl bulacaksınız? tapu, kadastro boyutu var, var oğlu var.

gerçekte olacak olan şudur; maden ocağı yapılacak alanın ebesi şeyyapılcak, o bölge uzun vadede, anlamsız ot bitmez bir yere dönüşecek, istimlak edilip vatandaşın elinden zeytinliği alınacak, istimlak bedeli ödenecek. ne yaparsanız yapın denilecek.

zaten orman zengini bir ülke değiliz, ülkede yaşamaya değer doğası olan yerler kısıtlı. koca ülke tabiat anlamında koca bir üstünde ot bitmeyen iç anadolu/güneydoğu anadolu kırsalına dönüşecek.
0
wilhelmwasmuss
(03.07.25)
He he hiçbir sıkıntı olmaz.

Muğla'ya gel o güzelim ormanları, dağı taşı gör ondan sonra da bir zamanlar zirve olan şimdinin bodur tepelerine, devasa çukurlara bak bakalım aynı fikirde olacak mısın?

Tüm bunların yapılmasına sebep de yine Muğla için konuşuyorum mermer ve kömür!

Şu an İkizköy civarındaki kömür tükendiği için koca santral işlesin diye (yapım ömrünü de çoktan tamamlamış bu arada) ta Soma'dan kamyonlarla kömür getiriyorlar.

Afedersin de başlarım kömürüne yani. Bir sürü alternatif yöntem var illa doğanın anasını belleyecek olanı seçecek ama başımızdakiler.
0
chicha_v2
(03.07.25)
@chicha elektrik üretiminde kömürün çok önemli bir yeri var.
0
🌸messina123
(03.07.25)
Türkiye zeytin piyasasında istenmiyor özellikle ispanya tarafından vakti zamanında da ispanyollar delice zeytin ağaçlarımızı kestirip kömür yaptırmıştı yine aynı terane yine kömür sevdasına zeytinlerden olacağız zeytine and içen bir dine mensup olanların imanını sorgularım
0
apocalipy
(03.07.25)
abicim başındaki lavuklar altında define!! var diye binlerce yıllık gölü kuruttu yahu. sene ms 2000 ler ha. illa niyetlendiysen de böyle saçma bir olaya; row var, dalgiclar var batiskafı var. bunu yapan birileri sence o ağaçları-mümkün olsa dahi- söküp taşır mı?
0
unabomber
(03.07.25)
bi ada ülkesi vardı, fosfat çıkarıp sattılar 50 sene. şimdi o fosfatı çıkaran ülkenin konserve yiyeceklerini yiyip dünya da obezite rekoru kırıyorlar. kesinlikle maden çıkarmaya karşı değilim aksine çıkarılsın ama planı programı yapılıp çıkarılsın.
0
dirildimde geldim
(04.07.25)
(4)

En avantajlı kredi karti

Cherea
Farklı sektörlerden yapilan alisverislerde vade farksiz en fazla taksit seçeneği sunan kredi karti hangisidir?
Farklı sektörlerden yapilan alisverislerde vade farksiz en fazla taksit seçeneği sunan kredi karti hangisidir?
0
Cherea
(03.07.25)
çok değişiyor alışveriş yaptığın yere ve sektöre göre. bazen bonus, bazen world, bazen paraf, bazen maximum.
0
jelly bear
(03.07.25)
Son 2-3 senede Kredi kartlarının tüm avantajlarını törpülediler. En babası 3 taksit yapıyor, o da çok kısıtlı ürünlerde vs. Hoşunuza gideni alın, kullanın...


.
0
kartallar yuksek ucar
(03.07.25)
hocam ben iş bankası maximiles black'ten son 2 yıldır çok memnunum. restoranlarda %20 indirim, kanyon'da hafta sonları ücretsiz vale desteği, etkinliklerde ekstra indirimler, yurt dışında indirimler vs vs birçok avantajı var ama bu avantajlar göreceli tabii belki senin ihtiyaçların daha farklı olabilir.
0
elektr10
(03.07.25)
Temel isteğim alisverislerimi vade farksiz taksitlere bolmesi. Vakifbank world kart kullanıyorum. Neredeyse hiçbir seye taksit yapmıyor.
0
🌸Cherea
(03.07.25)
(22)

kız arkadaşla ev almak

parcaliham
yurtdışında ev alma durumum var. uzun süredir birlikte olduğum (evli değiliz ama önemli değil) kız arkadaşım da maddi olarak katkı yapmak, mortgage'ı da beraber ödemek istiyor. ancak 70 birim olan eve 10 birim katkı yapabiliyor.benim evi kendi gücümle alabilecek ve sonra mortgage'ı kendi gücümle öde
yurtdışında ev alma durumum var. uzun süredir birlikte olduğum (evli değiliz ama önemli değil) kız arkadaşım da maddi olarak katkı yapmak, mortgage'ı da beraber ödemek istiyor. ancak 70 birim olan eve 10 birim katkı yapabiliyor.

benim evi kendi gücümle alabilecek ve sonra mortgage'ı kendi gücümle ödeyebilecek durumum var.

ancak partnerimin önerisi ise katkısını hesaplayıp, katkı yapabildiği oranda tapuda pay sahibi olması ve sonrasında mortgage ödemeye devam etmesi. (böylelikle mortgage ödeyerek para biriktirebileceğini de düşünüyor)

ben ise evi kendim almayı ve sonrasında onunla aynı evde yaşarken ondan herhangi bir maddi bir şey talep etmemeyi düşünüyordum.

siz olsanız ne yapardınız?
0
parcaliham
(03.07.25)
Abi senin bu romantik konularda kafan biraz karışık

Düşüncen doğru, evi sen al, sevgilinle birlikte yaşarsınız. Evlilik dışında böyle bir ortaklığa girmeniz gereksiz
0
grimavi
(03.07.25)
Kendi gücümle alırdım onun da yatırımını başka bir şeye yönlendirirdim
0
olaylar olaylar
(03.07.25)
sakın böyle bir delilik yapma
0
kaptan maydanoz
(03.07.25)
ben olsam evlenirdim coktan. böyle konularda kafa rahatligi sagliyor.
yoksa senin payin benim pastam vs adil olan kosulu bulmak zorlasiyor.

sevgili olarak devam edecekseniz de ben olsam bu evi kendim alirdim. sana da yatirimlik ev alalim kiraya ver derdim.

edit: olayi türk kizina getirmek nasil bir kafa cözemiyorum cidden. hem türk kizlarinin pesinde kirk takla atiyorlar hem de türk kiziysa olmaz falan diyorlar :D
0
sonsuz
(03.07.25)
aklın yolu bir. evi kendin al. bu tip knular daha evlenmeden kendi aranızda saçma sapan düşüncelere ve ufaktan güven/güvensizlik konularına yol açabilir. ölüm var kalım var. hiç gerek yok.
0
ground
(03.07.25)
kendin al. 1/7 ne alaka bi oran bu bir ikincisi partnerle böyle işlere girilmez. tek yatırım bu değil ya, başka şeye yatırsın
0
ala09
(03.07.25)
kendin al. illa para biriktirmek istiyorsa bes vb. çözümlere bakın.
0
merhum
(03.07.25)
İlişkiye zarar vermeyecekse, hiç bulaştırma. Kendin al.


.
0
kartallar yuksek ucar
(03.07.25)
evlen kızla bra. bazı şeyleri uzatmamak lazım. sonra evi alırsınız
0
messina123
(03.07.25)
sen araba al de. evi de evlenmeden önce al.

boşanınca hak iddaa edemesin =)

kadınlara güvenme.
0
kveldulv
(03.07.25)
Evliyken "ha onun ha benim, ne fark eder ki" derdim ve ona göre hareket ederdim. Şimdi boşanma aşamasındayım, insanların nasıl 180 derece dönüştüğünü gördüğüm için bundan sonra öpseler de öyle bir şey yapmam diyorum.
0
anatomik
(03.07.25)
kendin alabiliyorsan kendin al. %10'luk katkısı için niye ortak oluyor ki o kadar pay da olsa? bana acayip saçma geldi.

kendisi bu kadar meraklıysa kira ödeyebilir sana veya faturalara katkı verebilir.
kız arkadaşınız nereli bilmiyorum ama avrupalı ise zaten bunu söylediğinde anlayışla karşılar.
0
elektr10
(03.07.25)
Parayı sana elden versin şeklinde bir teklif yap, bakalım rengini belli eder?

Sen bana güvenmiyor musun? Derse sen de asıl sen bana güvenmiyor musun dersin?

Cark ederse anlaşılır zaten.

Ya da madem imkan var direkt kendi elindekiyle girmek makul olan.
0
encokbenisevinnolur
(03.07.25)
@encokbenisevinnolur ne alaka? bu teklif kötü niyetli. kaydi olmayan para alisverisini kanitlayamazsin.
kiz arkadas eve ortak olayim derken 8'de 1ini istiyor, yarisini istemiyor ki.
0
sonsuz
(03.07.25)
hocam evlenmek istemiyorsaniz evlenmeyin, hic ayrilmayabilirsiniz de, ancak 1/7 katki yapacagi ev icin tapuda pay sahibi olacak, bir sey olsa, ayrilik bile degil, vefat etse mesela, ya da siz vefat etseniz, kucuk bir miktar icin sacma sapan ugrasacaksiniz. bence gereksiz.

mortgage odeyerek para biriktirmek mantigini anlamadim? bi noktada evi satmayacaksaniz mortgage'a odedigi paranin ona ne katkisi olacak? eve gomulen bir para oluyor, yani hisse senedi almak gibi bir sey degil ki bu ihtiyacim oldugunda bozdurayim, ihtiyaci oldugunda ne yapacaksiniz mesela (para biriktirmek dedigi icin diyorum) evi mi satacaksiniz? ya da biriktirdigi parayi siz mi ona vereceksiniz faiziyle? ya da baska bir eve tasinip o evi kiraya verseniz kiranin 1/7'sini mi alacak? para biriktirmekle baskasinin mortgage'ina girmenin pek bir alakasi yok bence.
0
kassiopeia
(03.07.25)
@sonsuz: kötü niyetli olma ihtimaline karşı bir deneme bu. Değilse ortaya çıkar.


Şu yüzden. Benim dediğimi çıkaralım. @parcaliham teklife hayir derse zaten direkt bir şeyler olacak. O da belli eder.
0
encokbenisevinnolur
(03.07.25)
@encokbenisevinnolur
dediğinizi anlıyorum ama bu şekilde istersem, zaten soru bile sormaz, elden nakit verir kendisi. ama teknik olarak böyle bir karmaşaya 8'de 1'ine dahil etmeye gerek var mı, bilemediğim için sormuştum soruyu. ama teşekkürler geri dönüş için.
0
🌸parcaliham
(03.07.25)
Evlenip alma da ne yaparsan yap
0
lapaz
(03.07.25)
ortak etmezdim.

o 10 birim, sonra %50 gibi kafaya dırdır olur, tahammül etmesi zor olur.

siz ödeyin, ona da hiç lafını etmeyin tabii.
0
gurur
(03.07.25)
Evi kendiniz alın, kız arkadaşınızın parasını farklı bir yatırıma çevirin +1
Gerekirse; ödemeyecek olursam o yatırımından, senden yardım alırım, hepsini tek kaynağa bağlamayalım diyebilirsiniz.

Türk/yabancı, kadın/erkek Farketmez. Canı kötülük yapmak isteyen, sinsi olan her zaman her koşulda olabilir.
0
strawberry first
(04.07.25)
Kadına güvenme, zaten parası da yokmuş. Sorun yaşarsın.
0
Shepard
(04.07.25)
Türkü yabancısı fark etmez.

Rule number 1: Never trust a woman.
0
baldan kaymak
(04.07.25)
(6)

Müteahhit kendi üzerine alması gereken daireleri de bizim üzerimize yaptı.

anaphylacticshock
Merhaba, Annemler 4 kardeşler. Kendilerine miras kalan eski apartman için bir müteahhitle anlaştılar ve %50 karşılığında yeni bir apartman yaptırdılar. Anlaşmaya göre her kardeşe 1 adet daire düşecekti. Müteahhite de 2 dubleks çatı katı daire ve en alt kata yaptığı 2 dükkan kalacaktı. İnşaat bitti.
Merhaba,

Annemler 4 kardeşler. Kendilerine miras kalan eski apartman için bir müteahhitle anlaştılar ve %50 karşılığında yeni bir apartman yaptırdılar.
Anlaşmaya göre her kardeşe 1 adet daire düşecekti.

Müteahhite de 2 dubleks çatı katı daire ve en alt kata yaptığı 2 dükkan kalacaktı.

İnşaat bitti. Kat irtifakı alınıp tapular oluşturuldu. Tapular alındıktan sonra da iskan için başvurulacaktı.

Şimdi mesele şu ki, müteahhit bir sıkıntısı olduğunu ve bir süre kendi payı olan kısımları üzerine alamayacağını belirtip bütün daireleri, dubleksleri, dükkanları kısacası bütün apartmanı annemlerin üzerine yapmış.

Sebebini söylememiş. 10 gün sonra kendine ait olan kısımları tapuda kendi üzerine geçirmemiz gerektiğini söylemiş.

Tamam demiş bizimkiler de.

Bu adam bunu neden yapmış olabilir? Bir şekilde iskan başvurusu sırasında ortaya çıkabilecek bir durumdan mı kaçıyor? Vergi mi kaçırıyor?

Bizim hiç aklımıza yatmadı bu durum. Açıklaması ne olabilir sizce?
0
anaphylacticshock
(02.07.25)
Haczi borcu harcı vardır.
0
psmstc
(02.07.25)
Bizim de aklımıza ilk önce haciz vs durumu geldi ama ilk anlaştığımızda bu adamın üzerinde zaten 20'den fazla daire, dükkan vs vardı. Bir sürü malı mülkü vardı yani.

Hacizden korksa herhalde önce onlara bir şey olmasından korkar dedik.

Borcu ya da haczi olsa kat irtifakı ve tapu süreçlerini erteleyebilirdi. Biz hemen tapuları alalım diye sıkıştırmadık adamı.

Bu adam bir sorumluluktan falan mı kaçıyor? Vergi mi kaçırıyor?

Ortada %50 üzerinden hazırlanmış detaylı bir sözleşme var. Şİmdi biz hakkı olan kısımları adama vermedik diye suçlu çıkmaz mıyız? Kendi istemedi, 10 gün sonra üstüme alıcam dedi ama bunu ispat edemeyiz ki.
0
🌸anaphylacticshock
(02.07.25)
Yasal durumu bilmiyorum ama bu durumdan dolayı ek bir ödeme yaparsanız, ödemeyi alırsınız, sonra dükkanları, daireleri devredersiniz. Yarın öderim, öbür gün öderim gibi sözlere itibar etmeyiniz.

Siz ne düşünüyorsunuz, müteahhit düşünsün.


.
0
kartallar yuksek ucar
(02.07.25)
Olay bizim lehimize gibi görünüyor farkındayım. Asıl endişe etmesi gereken müteahhit farkındayım. Ama aramızda çok detaylı, noter onaylı bir sözleşme var.
Biz bu durumda sözleşmeye aykırı hareket etmiş gibi görünüyoruz.

Biz zaten adam istediği anda tapuları ona devredeceğiz. Ama başımızın derde girmesinden korkuyoruz. Ve bu durumun olası sebebini merak ediyoruz.
0
🌸anaphylacticshock
(02.07.25)
evlerin satışı verilirken yüksek bedel ile satılırsa 5 sene içinde deger artış kazancı var.

bir şey olmaz ya diyip yüksek tutardan tapu bedeli ile satarsa satış tarihinden itiabren 5 yıl sonra size epey bir vergi borcu çıkabilir.

Hiç kafam agrımasın diyorsan müteahhit evleri satacagı zaman ben sadece sana satarım başka kimseye satmam, sen kendi üzerinden kime satıyorsan sat dersin.
0
liberal
(02.07.25)
iskanla ilgili bir durum olabilir. iskanı almadan evleri üstüne yapamıyordur dolaylı yoldan satış gibi üstüne yapabilir yada bir yakınına. sonra da iskanı almaz bu bir. ikincisi de ilerde size vergi borcu cıkar kesin satışı düşük gösterdiniz diye. bize çıktı rayiç bedelin üstünde evi satın aldık ama gene de ceza geldi bi miktar.
0
sizofren06
(02.07.25)
(23)

Hz muhammedin resmini çizmek gerçekten dinen yasak mı?

messina123
Yoksa bu mezhep işlerinden sonra ortaya çıkmış bir durum mu? Konu hakkında bilgisi olan var mı?
Yoksa bu mezhep işlerinden sonra ortaya çıkmış bir durum mu? Konu hakkında bilgisi olan var mı?
0
messina123
(01.07.25)
İslam tarihinde Hz.Muhammed resmi çizen 10 tane İslam bilgini var, kitapları ortada.

Ama günümüzde yasak. Neden, bilen yok. Herhangi bir ayet, hadis falan yok ki bunu yasaklayan. Mamafih, yasak işte.
0
babilfish
(01.07.25)
insanlar bir süre sonra resme gidip dua etmesin, ondan şefaat istemesin, onu Allah'la arasına aracı koymasın diye yok.

ki halk kitleleri bunu yapar. daha önce defalarca da yapmıştır.

islam'ın tebliğinin ilk yıllarındaki müşrikler de sanıldığı gibi tanrıyı falan reddetmiyordu. ama Allah'la aralarına aracılar koymuşlardı.

bu sadece heykel değildi.

bazen bir taştı, bazen bir ağaçtı, bazen bir resimdi.

mesela hz muhammed onlara islam'ı ilk tebliğ ettiğinde "biz zaten Allah'a inanıyoruz. biz ibrahim'in dini üzereyiz." demişlerdi.

ama hz. ibrahim in resimlerini kabenin duvarına çiziyorlardı.

islam'dan daha önce de nazil olan tevhid dinlerindeki bozulmalar da hep meleklerin, iyi insanların, peygamberlerin vs. resim ve heykellerinin yapılmasıyla başlamıştır.

insanlar bu şeylerden hep bir şeyler istemişler, onu kutsamışlar, direkt ona tapmasa da "şu duamı Allah'a ulaştır. biz günahkarız, o seni sever." diye taleplerde bulunmuştu.

bu İslam'da şirktir. "Müşrikler ateist değillerdi. Allah'ın varlığını kabul ediyorlardı. Gökleri ve yeri yaratanın, güneş ve ayı var edip ilâhî kanunlara boyun eğdirenin, bunları insanın hizmetine verenin, yağmuru yağdırıp bitkileri bitirenin Allah olduğunu söylüyorlardı. Fakat imanları şirkle karışıktı. (www.islamveihsan.com) "

Allah onlar için Kuran'da "Şayet o inkârcılara, “Gökleri ve yeri yaratan, güneşi ve ayı yasalarına boyun eğdiren kimdir?” diye soracak olsan, hiç tereddütsüz “Allah’tır” derler. O halde haktan nasıl yüz çevirirler? (Ankebut 61)" der.

mesela ilk nesil, resim yahut heykelleri bir şey istemek için yapmaz. onları Allah'ı ya da onun salih kullarını hatırlamak için yapar. ama her gelen nesil kendinden öncekinin saygısını görüp işi tapmaya vardırır.

resmin yasak olmasının sebebi budur.

ben İslam bilgini falan değilim. bildiğim kadarını paylaştım.
0
ya ben lan neyse
(01.07.25)
@ya ben lan neyse

Mantıklı. şu da var tarikatçilerin hepsi allahla arasına kul koyan insanlar. Yani peygamber tasvirinin yasaklanması pek işe yaramamış
0
🌸messina123
(01.07.25)
@messina: siz cevap verdikten sonra bir şeyler daha yazdım.

bu konuda çok haklısınız. şimdiki bazı tarikat ve cemaatlerin yaptıkları islam'a göre düpedüz şirktir aslında.

şeyhimiz zamanda mekanda yolculuk etti, şeyhimiz kıyamet günü bizi cennete uçuracak, şeyhimiz ip uzattı, o ipi tutup günahlarımızdan kurtulduk, şeyhimiz ölmedi sadece bedenen aramızdan ayrıldı...

bunlar islam'da yok. büyük oranda hinduizm, yunan felsefesi, spirütializm gibi şeylerden islam'a girmiş, islam'da yeri olmayan şirk adetleri.
0
ya ben lan neyse
(01.07.25)
Değil!
0
halitkin
(01.07.25)
merhaba. "ya ben lan neyse" nickli arkadaşa katılmıyorum. mantıken bir şeyi yaratmak yasak. yaratmak allaha mahsus. yoksa bu muhammedin ayak izi, sakalı, hırkası falan diye taptıkları objeler var. kaygı resmi olursa ona taparlar değil. kaygılarının kendi içinde mantığında "yaratıcı sadece allahtır" fikri. neden saygı gösterdiklerini bilmedikleri tapınıyormuş gibi yaptıkları, artık bağlamından kopmuş eğer başkası yapsa puta tapmak olarak tanımlayabilecekleri onlarca şeye nedensiz saygı gösteriyorlar. kaygılarının temelinde kişinin suretinin resmedilmesi yatmıyor herhangi bir şeyi baştan yaratma özelliğinin sadece allah'a ait olma fikri yatıyor.
0
libertine
(01.07.25)
değil. bir kısım sözde alim denen müşrikler halk resme put diye tapar diye zamanında böyle bir şey uydurmuşlar mabatlarından.

@libertine benzer bir şey demiş ama tersten. bu bir kaygı değil, bu tamamen pragmatist bir yavşaklık. ilk emri "oku" olan bir dinin inananları eğer inandıklarını bilmiyorlarsa, yanlış yapıyorlarsa yapılması gerekenler kuranda yazıyor. ancak bir kısım şeyhler ve şıhlar ve muaviyenin artıkları bunlarla uğraşmak yerine -çünkü kendileri peygamberden daha iyi müslümanlar- kendi tarikatlarına adam toplayıp kendi güçlerini arttırmanın peşine düştüler ve konu günümüze günah diye geldi. mevzu tamamen politik.

muhammed peygamber olmadan önce adı muhammed'di, sonra da çok kişinin adı muhammed oldu. trafikte rastgele birine sövseniz isminin muhammed olma olasılığı baya yüksek. ee? isme mi tapacağız, yaradan allah'a mı? islam aklın dinidir, aklı islamdan çıkarıp da şeyhi sokarsanız katliniz farz olur. çok net bir çizgi var.
0
ahmet oturum cerezi
(01.07.25)
yüzlerce yıl sonra oluşan bir gelenektir diye düşünüyorum. müslümanların güçlü olduğu yerlerde kendi neye inanıyorsa onu herkese zorla kabul ettirme, çoğunluk olmadığı yerde ise fırsatını bulana kadar ponçik ponçik davranmasına dair güzel bir örnektir bu. adamlar taşa taş atarak, küp taşın etrafında dönerek ibadet yapıyorlar. hangi putperestlikten sakınmak için resim yapmıyorlarmış?

yahudilikte de peygamberin resminin çizilmesi yasak. yahudilerin birini bunun için öldürdüğünü saldırdığını gördünüz mü?

hinduların sen kurban keserken sana saldırdığını düşünebilir misin? onun dininde de o yasak.. sen hindu olmasan bile ona saygı duyup canın çekse bile et yemeyeceksin yoksa gelip kafanı kesme hakkı doğar!

bir tek müslümanlar, tüm ülke, tüm dünya ben neye inanıyorsam ben neyi kutsal sayıp yasak koyuyorsam öyle yaşayacak, davranacak diyor. ben böyle davranan başka bir din veya bir düşünce bilmiyorum.
0
jepa
(01.07.25)
Bir kere Türkiye'deki dinsiz militanların mezhep, fıkıh, İslam hukuku konusunda en ufak bilgisi yok. "Oku" kelimesine sürekli atıf yaparlar ama Facebook postlarından başka okudukları birşey olduğunu sanmıyorum.

Yoksa çoğu sorunun cevabı, sebepleri, emirler, yasaklar, maslahata bırakılan konular,farklı uygulamalar hepsi bir disiplin içinde oluşmuştur ve hepsi için makaleler, yazılar var .Asla okumazlar . Bu yüzden onların uydurdukları cevapları bir kenara koyun.

İslam'da sadece Emir ve yasak yok. Haram , günah, tahrimen mekruh, tenzihen mekruh, müfsid, mendup, muttafakun aleyh hükümler, muhtelefun fih hükümler, icmadan Doğan hükümler, kıyastan doğan hükümler en önemlisi pergamberimizin sünnetinden doğan hükümler var.

Kur'an kıyas ve icma hükümleri için aklımızı kullanmayı tavsiye ediyor. Zira Kur'an her şeyi yazsaydı milyarlarca sayfa olur, mükemmel olmazdı.

Leman dergisi özelinde dinsiz militanın karikatürü var bu "devlet açısından" ifsat edici bir harekettir.

İslam devleti olsaydı (eğer hakaret eden müslüman değilse) tövbe edene ve pişmanlığı sabit olana kadar hapsedilirdi. Ta'zir cezası denilen olayın durumuna göre cezaya hükmedilirdi.

Kişi bakımından

"Eğer onlara sormuş olsan, şöyle derler “Biz oyalanıp oyun oynuyorduk.” Onlara deki “Hayır hayır siz, yalnızca Allah, O'nun indirdiği ayetler ve elçisiyle alay ediyordunuz.” Eğer onlara soracak olursan kesinkes: "Lakırdıya daldık, şakalaşıyorduk" derler." ayeti ve devamı kendisini tarif eder.

Türkiye devletimiz bakımından "dini değerleri aşağılamak ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçu oluşur.
0
hebanon
(01.07.25)
Dinen yasaktır. Çizen alim de
olsa bu husus yasaktır.
O nedenle dinen canlı resmi de çizilemez.

@ya ben lan neyse

Peygamberden neden şefaat neden istenmesin ki?
Şefaati inkar eden için şefaat yoktur.

Aracılık konusunu da yanlış anlıyorsun. Dinen manevi derecesi yüksek olan mübarek bir kuldan yardım istenebilir. O nedenle istiğase,tevessül vardır.
Bu, o kula tapınmak veya her şeyi ondan bilmek manasına da gelmez.

Tasavvuf hakkında da yanlışların var.
Tarikat, tasavvufun alt koludur.
yeni veya son 50-60-70 sene içinde ortaya çıkmadılar. Yüzyıllar öncesine uzanan menavi bir bağ vardır. İslamiyet'in yayılmasında, savaşlarda da önemli görevler edinmişlerdir.

Günümüzde ise bir çok kavramla birlikte tarikat kelimesi de olumsuz manada anlamlandırılmıştır.
Buna en büyük sebeplerden biri bazı kökü bozukların şeyh/hoca diye tanıtılmasıdır. Görev dini anlatmak değil de dini yapıları imha etmek ise bu dışarıdan değil ancak içeriden olabilirdi

Diğer yandan tarikatla işi olmayan, ama işi dini bozmak olan kimi ilahiyatçıların kaynağı da geçmiş alimler değil de kökeni yahudi olan avrupalı oryantalistler olabiliyor.

@libertine
Bahsettiğin şeylere tapınmak yok olamaz da. Sevgi ve hürmet var.
İşi tapınmaya vardıran dinden çıkar.
Namazda bile Kabeye dönülür
ama kabeye de tapınılmaz .
Farkı iyi anlamalısın.

Ayrıca istiğase,tevessül, himmet
ve teberrük kavramlarına bakmanı öneririm
0
diyecevaplandı
(02.07.25)
peygamber kendi payına düşen savaş ganimeti kalkanlarındaki hayvan resimlerini bile sildirmiş. kaldı ki kendi resminin çizilmesine müsade edecek.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(02.07.25)
@diyecevaplandı:

şefaat resimden istenmez. peygamberden istenir. ben şefaati reddetmedim.

bana peygamberimizden sonra gelen en hayırlı sahabelerin peygamberimize istiğase yaptığına, peygamberimizin tarikatı övdüğüne ya da onun döneminde var olan 1 tarikata dair 1 tane delil gösterin inanayım.

dinen manevi derecesi yüksek bir kulu aracı yapmak islam'da yoktur. bu bildiğin Allah'la araya aracı koymaktır. müşrikler Allah'a ibadet ederken "biz günahkarız o yüzden salihlere dua ediyoruz, onlar dualarımızı Allah'a ulaştırıyor." diyorlardı. bunun ondan farkı yok.

bugün insanların tasavvuf dediği şey hint felsefesinden başka bir şey değil. hangi tasavvufçu vahdeti vücutu reddediyor? hallacı mansur "ben rüyamda yaratıcıyı gördüm, bana "ben senim sen de bensin." dedi. sözleri bugünkü tasavvufun özetidir. "çünkü yaratılanla yaratıcı aynı ise ben de yaratıcıyım." gibi bir mantık tasavvufta insanı zamanla bu düşünceye ulaştırıyor.

bunun İslam'da olmadığı gibi İslam'ın en büyük günahını içerdiğini söylememe gerek yok herhalde.

tasavvuf İslam'da vardır ama bununla alakası yok.
0
ya ben lan neyse
(02.07.25)
Fikhen yasak degil ama geleneklere göre kabul edilir degil. Kabe'de soyunmak gibi bir sey bu da.

Ayrica Islam'da resim de yasak degil, bu sadece Emevi-E$ari dayatmasi.
0
feastofthedamned
(02.07.25)
@ya ben lan neyse

Bir Müslüman dua ederken :
- Yarabbi , Peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) hürmetine dualarımı kabul eyle ... demenin neresinde sakınca var ?

ve bunun dinen yasak olduğunu gösteren bir şey var mı ? Yok

Araya engel olarak girecek bir şey varsa nefs ve şeytandır.
Ama bağ kurulacak olsa manevi dereceleri yüksek olanların arada anılabilir. Faydasını da yaratacak olan yine Allah (celle celaluhu)dur.

Tabi doğrudan arada isim olmadan da dua edilebilir. Müşrükleeğn yaptığıyla aradaki farkı iyi anla . Burada kulun yarattığı bir şey yok olamaz da.

Tasavvuf ehlinin bazı sözleri kendi hallerine özel bir durumdur.
Bizim normal bir söz gibi bunları söylememiz doğru olmaz.


@feastofthedamned
burayı okuyabilirsin

www.islamveihsan.com
0
diyecevaplandı
(02.07.25)
Olayın dini boyutu farklı ancak, müslümanlar bunu istemiyor ve Peygamberlerine hakaret olarak değerlendiriyorlar.

Fransa'da idi sanırım, charlie hebdo diye bir dergide bu iş yapıldı. Ortalık ayağa kalktı. Sonunda karikatürü çizen kişiyi öldürdü birisi. Lemancıların bunu bilmemesine imkan yok.

Bence tamanen akp ricası ve pkk direktifiyle, akp tabanını toparlamak, konsolide etmek için yapılmış bir provokasyon. leman dergisi, pkk sempatizanı, destekçisi bir dergi...


.
0
kartallar yuksek ucar
(02.07.25)
@diyecevapladı: peygamber efendimiz halası safiye'ye, kızı fatıma'ya, kavmi haşimoğullarına "ben sizin için Allah katında bir şey yapamam. demişti. bu insanlar en salih kişiyi aracı yapmayı bilmiyor muydu? bu araya aracı koymamanın bir delili değil mi?

bir uygulamanın dinde olması için ayet ya da hadis lazım. ikisi de yok.

Allah haşa bugu olan bir şey mi ki birilerinin torpilini istediğimizde duamızı kabul etme ihtimali artsın? "Allah'ım hadi ben iyi bir insan değilim, bari x kişinin hürmetine olsun..." demek şantaja benziyor.

Kuran'da defalarca lanetlenmiş müşrikler 2 tane Allah olduğunu söylemiyordu.

müşrikler meleklerden, salihlerden şefaat istiyordu. Allah bunları seviyor, bunlar bize şefaat edecek diyorlardı.

bugün biri için "yüzü suyu hürmetine" demek bunun sulandırılmış hali.

fatiha suresi: "yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım isteriz..."

cinn suresi 20. ayet: "ben ancak rabbime dua ederim ve ona kimseyi ortak koşmam."
0
ya ben lan neyse
(02.07.25)
@diyecevaplandı

Allah'la kul arasına kimse giremez nokta.

peygamber elçidir onu da araya sokamazsın zaten mevzunun ana konusu da Hz. Muhammed'in neden resmedilmediği değil mi.

"Peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) hürmetine dualarımı kabul eyle" demenin de sakıncası var.

Allah sana kullan diye irade, benlik vermiş. duanın adresi belli. Allah duanı kabul ederse zaten edecektir. Araya torpil sokmanın manası yok. Yani en azından burada bari torpilcilik peşinde koşmayın.
0
duyuruuser
(02.07.25)
nedenini bilmiyorum ama hz isa gibi putlaşıp sembolleşmesin diye bence.
0
mikahakkinen
(02.07.25)
Örneğin Hz. Ali resmi diye bildiğimiz resimler bildiğim kadarıyla 1800lü yıllarda İranlı bir ressamın çizimleri (aksine Hz. Ali'nin kel olduğu rivayetler arasında), eğer izin verilseydi şu anda buna benzer resimler yaygın olurdu, bunun önü alınamazdı.

Mesela şu anda insanlar tarikat şeyhlerinin suretlerini düşünerek rabıta yapıyorlar, onun gibi şeyler olurdu.
0
theconqueror
(02.07.25)
dinde ayet dışında hiçbir şey yoktur. hadis de yoktur, sünnet de yoktur, "meal" bile yoktur abicim.

en sahih hadisleri yazdığı iddia edilen buhari'nin dakikada 1 hadis yazmış olması lazım ömrü boyunca, mümkün değil. sünnet dediğin ben peygamberi şöyle gördüm böyle gördümden ibaret. her adımının kaydı olsa bile, 600 yılının arabistan'ı ile bugünü aynı tutuyorsanız siz zaten kuran okumamışsınız, şeyh dinlemişsiniz demek.

meal dahi yoktur, meal "anlamlandırmak"tır. ulan hangi şeref yoksunu allah'ın kelamının anlamına anlam katabilecekmiş? anlamadığın bir şey varsa okuyacaksın, düşüneceksin, tartışacaksın. sonra aldığın karara ayet muamelesi yapmayacaksın. islam akıl dinidir, uzunca zamandır -yüzyıllardır- dinden aklı çıkardılar.
0
ahmet oturum cerezi
(02.07.25)
@ ya ben lan neyse
... yapamam diye bahsettiğim o meseleyi eksik aktarıyorsun.

Ayrıca bak burada bahsedilen ayet:
www.islamveihsan.com

Din, akli zorlamalarla olmaz.
Nakille olur.
Anladığın manada başkasının hakkına giren, zulme sebep olan bir torpilcilik değil hayırlı anlamda sebeplere dayanmaktır.

Baktım da örnek verdiğin ayetlerin hangisi araya aracı vesile koymayın diye buyuruyor ? Hiç biri.

Araştır bakalım. hadi günümüzde de değil 300 -500 sene önceye hatta daha geriye git. hangi alim/veli/hoca aracı vesile konmasın diyor bir anlat görelim ..

@ ahmet oturum cerezi
hadisi nedense Avrupalı oryantalistler de inkar ediyor.
Bu benzerlik tuhaf değil mi?

@duyuruuser
seni anlıyorum biliyor musun ?
Evden oturarak, okula kayıt yaptırmadan, sınavlara girmeden araya hiç bir şey koymadan diploman kapına gelmiş. Böyle zeki olunca neden yorulasın, araya bir şey koyasın ki ?(!)
Herşey hazır zaten.

Evet irade benliğimiz var ama
dini, bir adet IQ değerini bile pek bilmediğimiz akla göre şekillendirme , ayetlere kafaya göre mana verme cesareti(!) bende yok doğrusu.
0
diyecevaplandı
(02.07.25)
@diyecevaplandı aynen, avrupalı oryantalistler, evet. aklın dinden çıkarılmasının yaşayan örneğini de gösterdiğiniz için teşekkür ederim.

hala alim, veli, hoca diyorsunuz. biz kuran diyoruz, siz hoca diyorsunuz. çok garipsiniz, allah yolunuzu göstersin.
0
ahmet oturum cerezi
(02.07.25)
Sen Kur'an ı Kerim demiyorsun.
kendini alim veli yerine koyuyorsun.
Nahl 43. Ayetine bak ne buyuruluyor?
Zikir ehlinden kasıt ne olabilir ?
Tefsirlere bakmalısın.

Akıl, ayeti anlamaya yarar.
Ama o akıl fırsat kollayıp herkes kafasına
göre takılsın diye hadisleri de inkar edemez.
0
diyecevaplandı
(02.07.25)
(19)

Trafikte yaşadığım olay

don’t panic
Az önce ana yolda giderken ışıksız bir kavşaktan ana yola bir araç döndü. Ben de son anda yavaşladım ama öyle çarpışma riski falan olmadı. Hiç de korna çalmadım, tepki göstermedim. Arabadaki bana işaret yaptı, camı aç diye. Açtım. “Kasis var önünde, daha yavaş geleceksin!” dedi eli alçılı, belalı gö
Az önce ana yolda giderken ışıksız bir kavşaktan ana yola bir araç döndü. Ben de son anda yavaşladım ama öyle çarpışma riski falan olmadı. Hiç de korna çalmadım, tepki göstermedim.

Arabadaki bana işaret yaptı, camı aç diye. Açtım. “Kasis var önünde, daha yavaş geleceksin!” dedi eli alçılı, belalı görünen adam. Eyvallah deyip yoluma devam ettim. Haklı mıyım haksız mıyım bilmiyorum ama bu durumlarda mecburen sessiz kalıyor olmak acayip canımı sıkıyor.

Sonra gittim kreşe, kızımı aldım. Bambaşka bir dünya. Kaybedecek çok şeyimiz var... Şimdi sinirden kendimi yiyorum neden o kadar ezildim diye.

Muhtemelen çoğunuz iyi yapmışsın münakaşaya girmemekle, böyle durumlarda asla tartışmayıp yoluna devam etmek en iyisi diyeceksiniz ama şu anki duygu durumumu sallamamak için nasıl bir düşünde yapısı içinde olmalıyım? Çok başaramıyorum kudurmamayı.
0
don’t panic
(24.06.25)
sen ezilmedin ki? zaman kazandin. korkmussun da anladigim kadariyla ama korkmayacagin biri de olabilirdi karsindaki. tartisip ne yapacaksin zaman kaybetmekten baska.
0
sonsuz
(24.06.25)
Ben sessiz kalan herkesi ayıplıyorum.
Evet, kaybedecek çok şeyiniz var.
Ama siz sessiz kalmaya devam ettikçe boşalttığınız alan o öküzlerlerce doldurulacak, onların tamamen gemi azıya almalarına neden olacak.
Yani sayenizde yarınlar, yani çocuğunuza bıraktığınız günler daha kötü olacak.
Gerekirse kaderim deyip bir dayak yiyin.
Bir dövüş sanatları salonuna yazılın.
Çocuğunuza yaşanır bir dünya bırakmak için yapmanız gereken susmak ve sinmek değil kesinlikle.
0
Mirket
(24.06.25)
kudurmamak mümkün değil.

aslında sen olması gerekeni yapıp, yaşanması gereken duyguyu yaşamışsın. sorunun cevabı kendinsin.

1. evet hiçbitşey demeden yapmadan çekip gideceksin.
2. kuduracaksın ve kudurduğunla kalacaksın.

kudurmaya, o sinire çare yok. yanınad su olsun aracında. bikaç yudum al böyle durumlarda. ve hep bir kızın olduğunu aklına getir.
0
neden beni sevmedin
(24.06.25)
@Mirket

10 senedir fitness, 2 senedir de boks yapıyorum. Hatta boks derslerinde antrenörüme özellikle gerçek dövüşü simüle ettiriyorum derslerden zaman kaldıkça; ama böyle durumlarda karşıdakinde hep bıçak, silah falan olduğunu düşünüyorum. Ve de ailemi tabi ki…
0
🌸don’t panic
(24.06.25)
Ben de diyorum ki gerekirse bıçaklanmayı göze alıp kızına öyle öküzlerin cam açtıramayacağı bir dünya bırakacaksın.

Şu anki durumda adama öküzlüğünü bir tık ileri taşıma özgüveni hediye ettin. Böyle böyle kirleniyo dünya.
0
Mirket
(24.06.25)
gecmis olsun, dogru olani yapmissin. öfkelenmen cok dogal, öfkeni yaşama seklinin etrafındakilerine zarar vermemesi icin hepimizin bir stratejisi var, ben bana iyi gelen seyleri yapmaya odaklanmaya calisiyorum benzer bir sekilde öfkelendigimde.

kötülere, kötülerin yöntemleri ile karşılık vermek bir işe yarasaydi simdiye kadar haberimiz olurdu. şiddetin çözümü şiddet olmaz, cocuguna birakacagin miras da güclülerin hayatta kaldigi bir orman düzeni olmamali. audre lorde'un cok sevdigim bir sözünü buraya birakayim; cok bunaldikca hatirlar sakinlesirim.

"For the master’s tool will never dismantle the master’s house. They may allow us temporarily to beat him at his own game, but they will never enable us to bring about genuine change."
0
deckard
(24.06.25)
hepimiz benzer hisleri yaşıyoruz trafikte kimi zaman tartışıyorum da ama bu işin sonu ne, dediğin gibi üç kuruşluk insanlar için hayat riski alıyoruz sinirimizi bozuyoruz. keşke olsa bir çözümü ama bu ülkedeki her şey gibi idare etmeye devam edeceğiz.
0
biravekahve
(24.06.25)
3 yıl önce köpeğimi gezdirirken (karda oynuyordu tasmasız) başka bir tasmasız gezen köpek ile dalaşmaya başladılar. ikisi de birbirini ısırıyor yani benim köpeğim ona saldırıyor değil. öbür köpeğin sahibi benimkinin kaburgalarına tekme koydu hayvan ciyaklayarak kaçtı. hala aklıma geldikçe anasını avradını oracıkta öhm neyse bak yine sinirlendim.

bazen yapacak bir şey olmuyor. ben kızım o ise öküz gibi bi adamdı ne yapabilirim ki?
0
neira
(24.06.25)
insanlarin tahamulssuzlugu ve bencilligi bir yana, trafik ozellikle istanbulda cok kotu.
alt yapi berbat. kavsaklarda ana yol / tali yol tabelalari yok, yol cizgileri silik, 'ana yol' ve 'yol ver' trafik levhalarinin ne anlama geldigini cok az insan biliyor vs.

kurallara uysan bir dert, uymasan baska dert. kimseyi memnun edemiyorsun. yaya gecidinde yol verirsen arkadaki kornaya basiyo, vermezsen sen kabahatlisin. donel kavsaga girerken kavsaktakine yol verdigin icin arkadan korna caliyolar, cikarken sana yol vermesi gereken insan selektor yapiyo - korna caliyo. ama bunlari yapmazsan kaza olursa sen suclusun filan. yani trafikte her halukarda biriyle en azindan senin yasadigin gibi bir 'etkilesim' yasayacaksin. bu ulkede araba kullanirken bunu goze almak gerekiyor.

trafikte herkes kendi dogru bildigini yapiyo. ayni trafikte farkli kurallarla yasamaya calisiyoruz. ben birey olarak bir seyleri degistirebilecegimi dusunmuyorum. senin durumunda oldugum zaman da karsimdakiyle iletisime gecebilecegimi de dusunemiyorum. yani karsimdaki beni zaten dinlemiyo olacak. ki bu durumlarda cogu zaman mesele "erkeklik guruna" geliyo. yani tartisma "bu yolda oncelik kimde?"den basliyo ama hangimiz daha gucluyuz, hangimiz hakli cikacagiza variyor. ben bu kavgalarda sakin dusundugumde en kotusunu goze alip alamayacagimi dusunuyorum. en kotusu ya karsindakini yaralamak/oldurmek ve hapse girmek, yada yaralanmak veya oldurulmek. ben bunlarin hic birini goze alamiyorum. hayat, muhattap dahi olmak istemedigim bir insanla tartismaya/kavgaya girmeye degmeyecek kadar kisa. hele ego kavgasi icin cok kisa.
0
lamartin
(24.06.25)
benzer durumları ve sonrasında benzer hissiyatı çok fazla yaşıyorum. o hissiyatın bir adım sonrasını yaşadım onu anlatayım ben, belki yardımı olur.

bir seferinde sinirlerime hakim olamayıp bir otobüs şoförüyle dalaştım, üstelik arabada eşim ve çocuğum da vardı. sözlü münakaşadan öteye gitmedi allahtan ama küfürleşme bağırış çağırış vs... daha üstünden 1 dakika bile geçmeden eşim ve çocuğumun gözündeki o korkuyu gördüm. ikisi de bembeyaz olmuş ve beni tanımıyor gibi bakıyorlardı. o günden sonra sinirden kudursam ve dünyanın en haklı insanı bile olsam o korku geliyor gözümün önüne ve anında modum değişiyor, yoluma devam ediyorum. bunu onlara bir daha yaşatmamak için çok büyük bir söz verdim kendime.

burada gerekirse dövüşün dayak yiyin bıçaklanın diyen insanları asla dinlemeyin. zaten trafikte de bunu bu kadar kolay dile getiren insanlarla yaşıyorsunuz bu olayları. türkiye'de özellikle de istanbul, ankara gibi büyükşehirlerde trafiğe çıkarken tek hedef eve sağ salim geri dönmek bunu aklınızdan çıkarmayın.
0
robin crusoe
(24.06.25)
inan her gün karşılaşıyorum. önceleri bende tepki gösteriyordum, korna çalıyordum, bağırıyordum vs. şimdi tamam canım kardeşim diyorum. herkese de hak benim olsa dahi yol veriyorum :) hiç bir şey canınızdan kıymetli değil. bırakın yapsın, geçsin gitsin sallamayın. canınızı da sıkmayın.
0
delidir yakalayin
(24.06.25)
Bu tarz durumlarda benim mottom bellidir, eğer trafikte hata benimse eyvallah derim, uzatmam ama hata karşıdaki kişideyse bir de artistlik yapıyorsa üstüne giderim her türlü, çünkü biliyorum üstüne gitmesem bu davar ileride yine başkalarına yapacak aynı şekilde, haksız olduğu halde hadsizlik yapana haddini bildirmek bence bir insanlık görevi.

Ama burda şu sözler dikkatimi çekti, "eli alçılı-belalı görünen adam", yani eli alçılı-belalı olsa ne yazar, kimsenin eli armut toplamıyor.
0
blue rebel motorcycle club
(24.06.25)
Geçmiş olsun. Daha beterleri başıma geldi, ben arabayı sattım kurtuldum.

Bir daha araba alırsam hatchback değil sedan araba alacağım, hatchbackler'i bayan(!) ya da mülayim erkekler sürüyor diye kimse ciddiye almıyor bence.


Arka kapı camlarını en koyu, ön kapı camlarını en koyunun bir açığı cam filmi ile kaplatacağım. Amerikan park yaptıracağım vs vs.

Kimseye korna çalmayacağım, korna çalanlara da karşılık vermeyeceğim.

Deli deliyi görünce sopasını saklar hesabı sıkıntılı tipkerden sıkıntılı tipmiş gibi görünerek korunabilirim diye düşünüyorum.
0
angina pektoris
(24.06.25)
Bu işler bireysel olarak çözülemez. Devlet iradesi lazım. Pisi pisine öldüğünüzle kalırsınız. Sizi öldüren de 3 sene sonra afla çıkar.

.
0
kartallar yuksek ucar
(25.06.25)
En iyisini yapmışsınız.

Bir gün kendisinden daha 'belalı' birine denk gelecek. Biri diğerini vuracak, bıçaklayacak, ezecek vb. Sözlük'te kim haklı, kim haksız tartışması yapacaklar günlerce.

Kendinizi kötü ve aşırı sinirli hissetmenizin nedeni yerinizde başkası olsa o hödüğün size davrandığı gibi davranamayacağını düşünmeniz. Halbuki öyle değil. Mevzunun sizinle ilgisi yok ve yapacağınız hiçbir şey bu adamın davranışlarını olumlu yönde değiştiremez.
0
auroraaurora
(25.06.25)
ilk okudugumda mantikli tarafim, hayatinizi bu ulkenin pislikleriyle muhattap olmayacak sekilde tasarlayabilirsiniz(yasadiginiz mahalle, gittiginiz yerler, kullandiginiz guzergahlar vs..) demek istedi; ama son uzun yurtdisi seyahatimden sonra donunce idrak ettigim sey aklima gelince bosverdim.

idrak ettigim sey suydu: biz gunluk cozumler bularak, boyun egerek, adapte olarak yada yok sayarak sadece durumu idare ediyoruz. her ne kadar kendimizi ve ailemizi korudugumuzu zannetsek de butun problemler orada duruyor. ve yarin tekrar gerceklesmeyeceginin bir garantisi yok. maalesef ulkeyi terketmek yada idare etmek disinda bir tavsiyem yok:(
0
buenosdias
(25.06.25)
Sucluysaniz eyvallah kusura bakma diyeceksiniz .Sucsuzsaniz adam emrivaki ile konusuyorsa siz de emrivaki ile cevap verip hadi git yoluna diyeceksiniz.
0
turkuaz
(25.06.25)
iyi yapmışsın. naifsen takarlar bıçağı
0
runaway
(25.06.25)
Trafik kavgası yüzünden hem öldürüp hapse giren, hem de öldürülen tanıdığım var. Hayatları 10 saniyelik saçma tartışmalar yüzünden mahvoldu. Eş ve çocuklarına yaşattıkları da cabası. Birkaç saat kendini alçalmış hissedeceksin diye bu türden bir risk almaya değmez.
0
fobfilm
(25.06.25)
(3)

Karadağ araba kiralama?

bobinhoo
Podgoritsa havalimanında araba kiralayan oldu mu daha önce? Hangi firmadan, nasıl kiraladınız? Provizyon için ne kadar çektirler? Sanırım bir kaç bin euro provizyon isteyeneler varmış, o kadar çektirmek sıkıntılı gibi geliyor, geri yatmazsa uğraşmak zor olur.Hanımın bir arkadaşı gitmeden internet üz
Podgoritsa havalimanında araba kiralayan oldu mu daha önce? Hangi firmadan, nasıl kiraladınız? Provizyon için ne kadar çektirler? Sanırım bir kaç bin euro provizyon isteyeneler varmış, o kadar çektirmek sıkıntılı gibi geliyor, geri yatmazsa uğraşmak zor olur.

Hanımın bir arkadaşı gitmeden internet üzerinden yapmayın orada gidince kiralarsınız demiş ama çok güvenemedim ona.

Ek olarak 3 adet Merit kumarhane varmış sanırım Karadağ'da, bunlarla ilgili bilgisi/tecrübesi olan varsa paylaşabilirse sevinirim.
0
bobinhoo
(15.05.25)
Ben 2019'da kiraladım. o zaman kredi kartından 200 euro depozit vermişim. geri dönüşü 15 gün sürmüş ama gelmiş.
Firmayı nerden buldum hatırlamıyorum.
Firma mail adresi: [email protected]
Bence www.rentalcars.com aracılığıyla yaptır. Daha garanti olur.
0
merhum
(15.05.25)
Google maps'ten havaalanını bul, araç kiralama şirketleri de ve en yüksek puanı olan 3-4 firmanın yorumlarını oku. Whatsapp üzerinden yazış. İngilizcem yetersiz diyorsan, Chatgpt gibi yapay zekaya çevirttir.

Bazıları booking'ten vs. yaptığınız sigortayı beğenmiyor, ekstra para istiyor vs. O yüzden oradan kiralamak mantıklı olabiliyor. Arkadaşınız o yüzden demiştir. Ama son günlere kaldığınız için sağlam fiyat çekebilirler veya araba bulamayabilirsiniz. En güzeli yazışıp, anlaştıktan sonra, frmanın kendi sitesinden almak.

Balkanlarda araç kiralama genellikle ucuz ve esnaflar ahlaklı.


.
0
kartallar yuksek ucar
(15.05.25)
Ben Avis’ten kiralamıştım. Full insurance yaptırırsanız binlerce euro depozito ödemezsiniz ama full insurance da araba kiralamasıyla aşağı yukarı aynı rakama geliyor ama bence değer. İş ya da kişisel olarak yurtdışında araba kiraladığımda mutlaka yaptırıyorum.

Mantığı şu; full insurance yaptırmazsanız ve bir kazaya karışırsanız belli bir rakama kadar siz ödüyorsunuz; o rakamı da sizden depozito olarak alıyorlar. Ama full insurance yaptırırsanız kaza olursa hiçbir şey ödemiyorsunuz. Ben ispanyada ufak bir hasar vermiştim araca; yine avisti. İlk ödediğim ücret dışında beş kuruş bir şey vermemiştim.

Full insurance baştan pahalı gibi gözükebilir ama bir kazaya karışırsanız misliyle çıkabilir.
0
dusendeli
(15.05.25)
(8)

İngilizceyle problemimi çözemiyorum? yaş 38.

mikahakkinen
ortaokuldan üniversite sonuna kadar yarım yamalaktan kötü öğrenerek geldim. yaşım 38 a2 b1 arasından sıkıştım bu çukurdan çıkamıyorum.tek amacım biraz anlayıp konuşabilmek. akademik veya sınav gibi hedefim yok. salağa anlatır gibi öneriler verebilir misiniz? teşekkür ederim.
ortaokuldan üniversite sonuna kadar yarım yamalaktan kötü öğrenerek geldim. yaşım 38 a2 b1 arasından sıkıştım bu çukurdan çıkamıyorum.

tek amacım biraz anlayıp konuşabilmek. akademik veya sınav gibi hedefim yok. salağa anlatır gibi öneriler verebilir misiniz? teşekkür ederim.
0
mikahakkinen
(15.05.25)
Bence klasik yontemler, basit dinlemeler ve youtube'daki cesitli dersler uzerinden gidebilir.

Istikrarli calisiyor musunuz? A2-B1 gecisi subjektif tabii ama sonucta 0-A1 gecisinden cok daha zor oldugu bilinen bir durum.

Klasik yontemler konusunda birkac not duseyim. English Grammar in Use diye bir kitap var bilirsiniz, mavi olan orta seviye icin, o kitap uzerinde ciddiyetle calismanizi tavsiye ederim. Onun disinda yavas yavas okumalar yapip, cumle yapilarini analiz etmeye calismanin da faydasi olur diye dusunuyorum. Ben cok uzun sure daha cok informal yontemlerle calistim, sonucta makul bir seviyeye geldi ama daha fazla bilincli calisma yapsam daha iyi olurdu diye dusunuyorum simdi.
0
mbond
(15.05.25)
1. Chatgpt
Sanirim bugün eksi debe de bununla ilgili bir entry var.

2. Utanma, pratik yapabileceğin ortamlara gir. Mümkünse git tatile önüne gelenle sohbet etmeye çalış. Bilmiyorum ki deme, 3 günde fark eder.

buldum: eksisozluk.com
0
kisa
(15.05.25)
Eğer yabancı arkadaş yoksa aynanın karşısına geçip kafa göz yara yara konuşun. Daha iyisi: bunu yaparken kendinizi kaydedin telefonla; hatalı olduğunuz veya tıkandığınız yerleri tespit edin, akabinde herhangi bir yapay zeka aracıyla bunların doğrusunu öğrenin. 2 ay sadece bunu yapsanız bile ciddi ilerleme kat edersiniz. Grammar kitabından konu çalışmak falan pek işlevli olmaz bence yöntem olarak.
0
vedatchilipeppers
(15.05.25)
Dil öğrenmek artık gereksiz bir iş olmaya başladı. Pek çok çeviri programı anında çeviri yapıyor. Kurun telefonunuza kullanın.

Öyle değil, "iş inada bindi" diyorsanız, biraz paraya kıyıp 3-4 ay İngiltere veya abd'ye gidip, bir dil kursunda ve sokaklarda öğrenin gelin.


.
0
kartallar yuksek ucar
(15.05.25)
Yapay zeka ile belki idare ederseniz ama tamamen yapay zekaya muhtaç olmamak önemli. Bence en azından cümleler kuracak kadar bilmeniz yeterli.

3-5 kelime bir araya getirdeiğinzi takdirde yaparsınız İngilizce'yi. Çok muhtaç olduğunuzda yapay zekaya başvurur.
0
put it in your appropriate place
(15.05.25)
Geç kalmissin epey, bu isi 20'lerinde halledecektin.
0
feastofthedamned
(15.05.25)
@kartallar yüksek uçar oralara gidecek ekonomim yok. evli 1 çocuklu baba için zor.

@feastofthedamned geç kaldık malesef. süper olmasa da idare etmek istiyorum.
0
🌸mikahakkinen
(15.05.25)
Youtube’dan sevdiğiniz konularda (oyun, arabalar, seyahat, ekonomi vs artık ilgi alanınız neyse) saatlerce altyazı vs olmadan video izleyin. Önce hiçbir şey anlamıyormuş gibi gelebilir ama Bir kaç ay içinde anlama yeteneğiniz inanılmaz şekilde artacaktır. Bence en az eforla ingilizceyi boost ettirem aktivite bu. Bu dolaylı olarak okuma ve konuşma konusunda da bir miktar destek olur. Ama tabi konuşmayı geliştirmenin en verimli yolu sürekli konuşabileceğiniz bir ortam olması.
0
dusendeli
(15.05.25)
(11)

Evi kiraya verip kiracı olarak gitmek

dedeminhirkasi
Şu an oturduğunuz ev kendimize ait. Fakat semt olarak güzel bir yer değil. Bu nedenle mevcut yerden ayrılıp kiraya vererek istediğimiz Çankaya bolgesinde kiraya çıkmak mantıklı mı? Baktığım kadarıyla fazladan 10 bin tl vereceğiz gibi görünüyor. Hali hazırda da birikmiş 1 milyon var yoksa bunu ekleyi
Şu an oturduğunuz ev kendimize ait. Fakat semt olarak güzel bir yer değil. Bu nedenle mevcut yerden ayrılıp kiraya vererek istediğimiz Çankaya bolgesinde kiraya çıkmak mantıklı mı? Baktığım kadarıyla fazladan 10 bin tl vereceğiz gibi görünüyor. Hali hazırda da birikmiş 1 milyon var yoksa bunu ekleyip üstüne de kredi çekip kiraya geçeceğim bölgeden satın almak için ev mi bakmalı

Ya da 1 milyonun üstüne kredi çekip 1+1 vs alip hem onu kiraya verip hem ben kiraya geçeyim bir kaç sene sonra da ana evi satip ev mi almalıyım. Hangisi mantıklı ?
0
dedeminhirkasi
(14.05.25)
bence insanın kendi evinde yaşamak gibisi yoktur. iki farklı dert edineceksiniz. 1. kiracıyla uğraşmak 2. ev sahibiyle uğraşmak
zam dönemleri sıkıntılı olacak. evde bi sıkıntı olsa ayrı uğraşacaksınız. valla çankayada kiraya çıkmaktansa eryamanda kendi evimde yaşarım daha iyi şahsen.

oturabileceğiniz bir ev satın almak bence en iyisi.
0
jelly bear
(14.05.25)
kiralayacaginiz evin sokak nezihse standart yukseltmek icin guzel bir yontem yillardir bu sekilde yasiyoruz. fakat bazi evler var ki binadaki ev sahipleri kendini mahallenin sahibi zannedebiliyor kiracilikta kotu olan ilk sey ikinci sinif muamele gormek. otopark yeri kisitliysa ev sahipleri kullanir gibi. ikincisi eve mudahale edememek bunun cozumu de tadilat gerektirmeyecek kadar temiz bir ev olabilir ya da bazi ev sahipleri kendi evinden daha cok bakar kiraladigi dairesine(babam gibi xd) butun ihtiyaclarini ev sahibi karsiliyorsa iyi bunu yakalamanin yontemi de cok dairesi olan ev sahibi. onun icin onemli olan guvenilir kiraci bulmaktir sacma sapan zamlara girmez bu yuzden. fakir ev sahipleri en ufak seyde cingenelik yapabilir su kacagi, kombi arizalari gibi sikayetlere "emekli maasiyla geciniyorum nasil yaptiracagim" diyebilir veya iki sene sonra oglunu oturtma potansiyellilerden uzak durulabilir. bunlar detay ama ev sahibi biri icin tahammulu zor olabilir goz onunde bulundurulmasi iyidir
0
ala09
(14.05.25)
kiracı olmak da kiracısı olmak da ayrı dert. imkanınız varsa o sevmediğiniz semtteki evi satıp, üstünü kredi ile tamamlayıp Çankaya'dan alın.
0
neira
(14.05.25)
istediğin semtte kiracı olmak < herhangi bir yerde özgürce kendi evinde yaşamak
0
denizmaniaherif
(15.05.25)
Düzgün kiracı ve ev sahibi bulursanız fikir olarak kötü değil ancak bu ihtimal pandemi sonrası çok zor hale geldi.
0
Mcfly
(15.05.25)
Satıp, beğendiğiniz yerden ev alın. Ev kiraya vermek çok riskli bir iş.

2 sene sonra işler değişir, evime geçeyim dersin, geçemezsin. Şu ortamda evden kiracıyı çıkartmak imkansıza yakın. Kiraya çıkacaksanız da eviniz boş dursun...


.
0
kartallar yuksek ucar
(15.05.25)
kiracı evi 5 senede pert ediyor, biz cvyi iyi bir müdür kadına vermiştik evi, 5 senede sıfır mutfak hurda olmuştu. kiracı çıktıktan sonra baya masraf istiyor ev benced eimkan varsa satıp üzerine ekle daha yaşanabilir semte çık.
0
eja
(15.05.25)
o bölge veya evde geçici süre oturaksanız mantıklı. en fazla 3-4 sene.
0
nuisance2
(15.05.25)
benim dayim aynisini yapti. yillardir bu sekilde yasiyor. mutlu
0
foster
(15.05.25)
Bence böyle birşey yapma. Ev sahibi-kiracı konusu çok sorunlu bir hale geldi, sen bunu iki taraflı yaşarsın. Zam dönemi gelecek; ev sahibiyle ayrı-kiracı ile ayrı uğraşacaksın. Aradaki 10000 TL makas her sene daha da açılacak. Ev sahibin evden çıkarmak isteyecek, sen de kiracını çıkarmaya çalışacaksın başın derde girecek.

Bence mevcut evin + birikmişin + krediyle alabileceğin en iyi evi al, güle güle otur. İlerde kredi yükün azaldığında daha da iyisini almaya çalışırsın. Pandemi öncesindeki koşullarla yapılır derdim, şimdi kesinlikle tavsiye etmiyorum.
0
Lethe
(15.05.25)
ankara çankaya'da benzer şeyi yaptım, ben kirami düzenli ve sorunsuz ödedim ve eve çok iyi baktım. kiracılarım ile de genelde sorun yaşadım, ilk çıktığımda az bir fark verirken şu an yeni bir eve çıktım (yeni ev sahibim yüzünden!) yaklaşık 3.5 katı fazla kira veriyorum :)
not: benim değiştirdiğim ev sayısı 3, değişen kiracı sayısı da 3 :)
0
sweetoffice
(15.05.25)
(5)

Emekli Maasi Tasima Promosyonlari

14
Simdi ben Turkiye'de yasamiyorum da, Google'a bakarken bir de buraya danisayim dedim. Babam (80+) arkadaslarindan duymus sanirim, maasi tasiyinca bankalar para veriyormus diye. Normalde hic girmez boyle seylere de sorunca ben de yardimci olayim dedim. Hangi bankanin promosyonu iyidir bildiginiz? Han
Simdi ben Turkiye'de yasamiyorum da, Google'a bakarken bir de buraya danisayim dedim.
Babam (80+) arkadaslarindan duymus sanirim, maasi tasiyinca bankalar para veriyormus diye. Normalde hic girmez boyle seylere de sorunca ben de yardimci olayim dedim. Hangi bankanin promosyonu iyidir bildiginiz? Hani Boyle cok ugrastirici, garip sartlari olmayan. Tesekkurler.
0
14
(14.05.25)
www.denizbank.com:~:text=S%C4%B1k%C3%A7a%20Sorulanlar-,Kampanya%20Detaylar%C4%B1,ye%20varan%20ek%20promosyon%20sunulmaktad%C4%B1r.

Denizbank olabilir
0
sonsuz
(14.05.25)
2 yıl önce bu konu çok gündeme geldiğinde bankalar birbirine çok yaklaşmıştı. Şimdi de öyle çok fark olduğunu zannetmiyorum. Eve en yakın bankaya gitsin. Hatta 2-3 bankaya gidip sorsun. Hangisi iyi davranırsa ondan açtırsın.

Yaşlıların işi, daha çok şubedeki müşteri temsilcisiyle oluyor. Yakın ve sevdiği birisi denk gelirse iyi olur. Amca amca diye yardım eden bankayı kullanmak lazım. İlerde bi işi olup da giderse; Bazıları kızıyor ya da call centera yönlendiriyor. Yaşlı adam ne bilsin sesli yanıt sistemini. Bazıları da var gerçekten ilgileniyor.

Gidip konuşsun bence.
0
nickini vermek istemeyen uye
(14.05.25)
Donanımhaner forum- emekli maaş promosyon başlığı
0
1837837
(15.05.25)
En güzeli kendi bankasında başvurması. 3 aşağı 5 yukarı hepsi aynı. Maaşı hangi bankadan alıyorsa, mobil bankacılıktan veya arayarak başvursun.


.
0
kartallar yuksek ucar
(15.05.25)
80 yaşında adam oradan oraya gidip promosyon mu sorsun? internette hepsi var. ayrıca fark ediyor da tabii ki... bu aralar bankaların promosyon güncellemesi yapacağı konuşuluyor. donanımhaber'de aktif iki konu var, oraya bakın. link atamadım şimdi...
0
suyin
(16.05.25)
(5)

Türkiye siyaseti son durum?

mikahakkinen
Cb anayasa değişikliği yapıp chpyi bunun dışında bırakıp istedikleri gibi at oynatabilirler mi? neyi yapmadılar ki?muhalefet şu an itibariyle tamamen saf dışı kaldı mı?
Cb anayasa değişikliği yapıp chpyi bunun dışında bırakıp istedikleri gibi at oynatabilirler mi? neyi yapmadılar ki?

muhalefet şu an itibariyle tamamen saf dışı kaldı mı?
0
mikahakkinen
(13.05.25)
Ölmedik daha biz. Atatürk'ün partisiyiz.
0
yurtsuz john
(13.05.25)
400 mv toplarlarsa yapabilir evet.
0
jelly bear
(13.05.25)
AKP (272), DEM (56), MHP (47), Hüda-Par (4), YRP (4) 383 kişi yapıyor. 17 kişi her türlü bulunur bir yerlerden. O zaman da istediği gibi at koşturur. Bu gruptan ufak fireler olsa da başka partilerden geçiş yaşanabilir ya da geçmese de Sezgin Tanrıkulu gibi birileri çıkıp halaya katılabilir.
0
nawar
(13.05.25)
chp, tüm süreci destekliyor zaten. akp'ye: eski artıklarından 35-40 milletvekili hediye etti. En az yarısı da oylama da evet verir.

Özgür özel ve İmamoğlu'nun açıklamalarına bakarsanız, direkt cumhuriyet'e olan düşmanlıklarını görebilirsiniz. Göremezseniz de yakında gösterirler... Meclis'te Türk'ün hayrına çalışan, çok az milletvekili var.


.
0
kartallar yuksek ucar
(13.05.25)
Neyi yapmadılar ki bunu yapmasınlar?
0
🌸mikahakkinen
(13.05.25)
(8)

2 milyonluk havale vergi dairesinin takibine girer mi? Girse ne olur?

Piukh
Arkadaşım ev satacak, bir kısmını da benim hesabımda tutmak istiyor. 1-2 hafta içinde peyderpey geri göndermemi istiyor.Ticaretle uğraşan biri değilim, maaş hesabım da değil, başka bir bankadaki kullanmadığım hesabım. Bu herhangi birimize sıkıntı çıkarır mı ya?
Arkadaşım ev satacak, bir kısmını da benim hesabımda tutmak istiyor. 1-2 hafta içinde peyderpey geri göndermemi istiyor.

Ticaretle uğraşan biri değilim, maaş hesabım da değil, başka bir bankadaki kullanmadığım hesabım. Bu herhangi birimize sıkıntı çıkarır mı ya?
0
Piukh
(13.05.25)
> Arkadaşım ev satacak, bir kısmını da benim hesabımda tutmak istiyor.
Sebep?

Ben olsam karışmam, maliye "bu para nereden geldi" diye sorsa "arkadaş emanet bıraktı" mı diyeceksiniz?
0
kobuzchu kiz
(13.05.25)
Sebebi sonradan vergisi çıkmasın mantığı. Parayı elden almak da riskli, kendince çözümü bu olmuş.
0
🌸Piukh
(13.05.25)
size gelene kadar kuzeni vs yok mu? ben olsam kabul etmem. yani muhtemelen sorun olmaz ama kafama takacağıma reddederdim.
0
elorelia
(13.05.25)
Asiri yakin arkadasim degilse, bir sorun ciksa olusacak zarari dusunmeden karsilayacak biri degilse boyle birsey yapmazdim.
0
mbond
(13.05.25)
Ha yani vergi kaçırmak için sizi alet ediyor?
0
kobuzchu kiz
(13.05.25)
Borç verdi, peyder pey geri yolladım, bitti.

Kara para olmadığından emin olun yoksa işin rengi değişir.
0
kimlanbu
(13.05.25)
Artık bu tarz şeyleri takip ediyorlar. Geçen gün haberi de çıktı.

5 yıl zaman aşımı var. Tespit ederlerse, farkı alırlar + size de ceza keserler.


.
0
kartallar yuksek ucar
(13.05.25)
Müşterilerin ekonomik durumu yani mali profili ile gerçekleştirmek istediği veya gerçekleştirdiği işlemler arasında önemli düzeyde orantısızlık bulunan yüksek miktarlardaki işlemler, özellikle şüphelenilmesi gereken işlemlerdir.

Bankacıların şüpheli işlem bildirme yükümlülüğü var, eğer denk gelirseniz vergi dairesi bunun açıklamasını sorabilir. gereksiz yere stres olursun, bence bu riske girme.
0
turuncu tonlarda
(13.05.25)
(8)

Böyle hocalar var mı?

hadi ya la
Mesela bir doktor, mühendis, veya akademisyen olarak çalışıyorsunuz. İşiniz gereği çok sayıda İngilizce makale okumanız ve konuşabilmeniz lazım. Ayrıca yurtdışında konferanslara katılıyorsunuz ama konuşma becerilerinizi, özellikle iş bağlamında geliştirmek istiyorsunuz.Dışarıda herhangi bir dil okul
Mesela bir doktor, mühendis, veya akademisyen olarak çalışıyorsunuz. İşiniz gereği çok sayıda İngilizce makale okumanız ve konuşabilmeniz lazım. Ayrıca yurtdışında konferanslara katılıyorsunuz ama konuşma becerilerinizi, özellikle iş bağlamında geliştirmek istiyorsunuz.

Dışarıda herhangi bir dil okuluna gidip böyle bir ihtiyacınızın olduğunu belirttiniz. Sizce bu böyle bir İngilizce hocası bulunabilir mi? Bulunsa bile çok nadir, pahalı hizmet veren biri midir yoksa neredeyse tüm şehirlerde özellikle makaleler üzerinden İngilizce konuşma pratiği yapabileceğim bir hoca bulabilir miyim?

Soru benim özelimde değil, genel bir düşünce.

edit: Soruyu daha açık bir şekilde sordum aşağıda, buradaki yanlış anlaşılmış.
0
hadi ya la
(12.05.25)
her türlü bulursun. sektör sektör bu işi yapan insanlar var. şirketin çalıştığı firmalar vardı eskiden. advanced seviyeye dersleri fonksiyon bazlı yaparlardı. o işle alakalı konular konuşulurdu speaking sınıflarında.
0
a darkness coming
(12.05.25)
Eskiden Bilkent'te, ileri seviye Ingilizce dersleri olurmus bazi bölümlere has, simdi durum ne bilmem.

Yani bahsettigin sey(business eng) varolan bir seydi.
0
feastofthedamned
(12.05.25)
Bulunur.. paranı alıp gönderirler.

Bu şekilde beynine çip yerleştirmiş gibi kimse sana ingilizce öğretemez. Zaman ayırman lazım. Ama soruna cevap olarak parasını verdiğin herşey bulunur derim
0
runaway
(12.05.25)
Şu çağda, böyle bir soru abes... Her yerde, hemen her şeyi bulursunuz.

Bu tarz hizmet veren, pek çok online site, hazır dersler, youtube videoları, chatGPT vs. var. Biraz araştırmayla mutlaka her bütçeye uygun bir çözüm bulunur.


.
0
kartallar yuksek ucar
(12.05.25)
Sorum yanlış anlaşılmış. İnternette elbette her şeyi bulabilirim. Ben dışarıdaki, çarşıdaki fiziksel İngilizce kurslarından, dil okullarından bahsediyorum.

Zaten bu sektörün içindeyim, İngiliz dili eğitimi alanında bilim uzmanıyım. Yalnızca sizin gözleminizi soruyorum. Bugün bütün kurumlar 36 dil öğretip 6 ayda C2'ye kadar kur satıyor ama takdir edersiniz ki hepsi kağıt üzerinde.

@kartallar yuksek ucar; ben size online site var mı demedim, youtube videoları var mı demedim, yapay zeka araçları var mı demedim. "Dışarıda herhangi bir dil okuluna gidip bu hizmeti veren birileri KOLAYCA bulunabilir mi" dedim.

Soruyu daha açık sormam gerekiyormuş, kusura bakmayın.
0
🌸hadi ya la
(12.05.25)
British town ve ingiliz kultur gibi franchise kurslarda bulunmaz. Butik dil kurslarinda bulunur ama alaninda uzman ve yetkin dil hocasi KOLAYCA ve UCUZA bulunmaz.
0
deckard
(12.05.25)
dil kursuna falan gerek yok, yurtdisinda yasaman/calisman lazim.
c1/c2 seviyesine gelen biri artik dil kursu gudumunden cikiyor.
1 sene yurtdisinda calisirsan ciddi fark gorursun.
0
cooperr
(12.05.25)
yıllar içinde gördüğüm şey, öğrettiği konuyu hayatında genel olarak kullanmayan öğretmenlerin, hiç bir işe yaramadıkları. ingilizce'yi dersten derse kullanan hoca tabii ki makale falan okuyamaz, yorumlayamaz.
0
co2s2
(12.05.25)
(3)

Tarım Kredi'deki et ve kıyma nasıl bu kadar ucuz olabiliyor?

metematik
400 gr - 170 ve 190 tl fiyatlarıMerak edip aldım. Tadı mükemmel olmasa da gayet iyiydi. Bu nasıl olabiliyor?
400 gr - 170 ve 190 tl fiyatları

Merak edip aldım. Tadı mükemmel olmasa da gayet iyiydi. Bu nasıl olabiliyor?
0
metematik
(15.04.25)
İçindekilerde kalojen bağ doku yazıyordu sanırım, yani kıkırdakları falan da çekip içine katıyorlar.
0
antihero
(15.04.25)
Kıyma almıştık çok yağlı çıkmıştı.
İthal olduğu için ucuz olabilir.
0
parka
(15.04.25)
ESK'nın ithal getirdiği etlerdir.

Çevremden duyduğum kadarıyla, ESK'nın getirdiği etler güzel. Ancak Tarım Kredi'den hiç et almadım, etleri nasıl bilmiyorum. ESK karkas et olarak teslim ediyor. İşleme kısmı, Tarım Kredi'de...


.
0
kartallar yuksek ucar
(15.04.25)
(3)

Kredi kartı limiti için bankayla görüşmek?

zeleno
Online bankacılıktan limit artıramıyorum, Kredi karti limit artirim talebinizin olumlu degerlendirilemedigini uzulerek bildiririz” gibi otomatik bi mesaj alıyorum. Şubeye gitsem yardımcı olurlar mı? Diğer kart limitlerini düşürmeye de razıyım. Hatta birini düşürüp tekrar denedim ama olmadı. Garantis
Online bankacılıktan limit artıramıyorum,

Kredi karti limit artirim talebinizin olumlu degerlendirilemedigini uzulerek bildiririz” gibi otomatik bi mesaj alıyorum. Şubeye gitsem yardımcı olurlar mı? Diğer kart limitlerini düşürmeye de razıyım. Hatta birini düşürüp tekrar denedim ama olmadı. Garantisi yok galiba onun da? Teminat falan gösteriliyor mu bu iş için? Nasıl yapsam sizce?
0
zeleno
(14.04.25)
Ne mantığı var bilmiyorum. Anneme ing 30 binden 40 bine anca çıktı. Bankaya da gidip sordu, yapamiyorlar.
Garanti 450 bin lira verdi.
0
logisticsmanager
(14.04.25)
Limit artırımını otomatiğe aldınız mı hiç? Ben bankadan talep ediyordum, yok şubeye başvurun, yok belge vs. diyordu. Otomatiğe aldım, birkaç ay içinde benim istediğimden de fazla limite çıkardılar.

Şubede sizden evrak isterler, gelirinizin 4 katı limit alabilirsiniz. Bunun için de maaş bordrosu, kirada eviniz varsa sözleşme vs. isterler.


.
0
kartallar yuksek ucar
(14.04.25)
Bankayla görüşün ama başvuru yapmayın. Neden yükselmediğini size söyler.Gözden kaçırdığınız birşey olabilir.
0
hebanon
(14.04.25)
(4)

Euro daha artar mi

sanguine
Merhaba yaz tatili için 2000 Euro almam gerekiyor, aslında Euro 38 lirayken para vardı ve nasıl olsa sabit gidiyor diye almadım faizde tuttum, sonra İBB olayları patladı. Şimdi de nasıl olsa 10 bin lira zarardayim diye gene TL'de tutuyorum ama Euro daha da patlar mı kısa vadede, 50 falan olur mu
Merhaba yaz tatili için 2000 Euro almam gerekiyor, aslında Euro 38 lirayken para vardı ve nasıl olsa sabit gidiyor diye almadım faizde tuttum, sonra İBB olayları patladı. Şimdi de nasıl olsa 10 bin lira zarardayim diye gene TL'de tutuyorum ama Euro daha da patlar mı kısa vadede, 50 falan olur mu
0
sanguine
(14.04.25)
ben olsam alirdim. senin euro ödemen var. onu ayirirdim öncelikle.

lira o kadar instabil ki kim ne dese güvenmem ben.
0
sonsuz
(14.04.25)
Şu an ne olacağını kimse bilmiyor. Dünyayı deliler yönetiyor. Yarın kalkar gümrük vergisi der, öbür gün kalkar geri çektim der.

Genel bir not olarak: yakın vadede bir ödemeniz varsa, bununla yatırım veya farklı bir cinsten birikim yapılmaz.


.
0
kartallar yuksek ucar
(14.04.25)
Son günlerdeki Euro'daki artışın İBB olayları ile alakası yok, dolar satarak dövizi kontrol altında tutuyorlar zaten, yaklaşık 45 milyar dolar satılmış. Euro'daki artış daha çok Trump'ın politikaları ile ilgili, Euro dolara karşı değer kazanıyor, bizimkiler de doları sabit tutmayı tercih ediyor. Trump'ın politikası belirleyecek. Ben olsam ben de alırdım.
0
ted
(14.04.25)
(5)

onlyfans sadece cinsel icerikli mi?

fevzi123
selamlar,cinsellikle hic alakasi olmayan icerik ureticiler de yok mu?herhangi bir uzmanligini, teknik bilgisini vs ucretli paylasan vs?varsa da nadir mi? yani buyuk cogunlugu cinsel icerik mi?tesekkurler.
selamlar,

cinsellikle hic alakasi olmayan icerik ureticiler de yok mu?

herhangi bir uzmanligini, teknik bilgisini vs ucretli paylasan vs?

varsa da nadir mi? yani buyuk cogunlugu cinsel icerik mi?

tesekkurler.
0
fevzi123
(14.04.25)
aslında birçok alanda içerik var onlyfans'te ama cinsel içerikle ünlendi ve reklamı yapıldı maalesef. ama büyük bir çoğunluğu cinsel içeriklerden oluşmakta.

X'te subscribe yapılabilen hesaplar var. Siz de kendi hesabınızı ekstra bilgiler içeriyorsunuz space odası açıp ücretli olarak takipçilerinizle bilgilerinizi paylaşabilirsiniz. özgür demirtaş'ın buradan 30-40 milyon TL ayda kazandığı iddiaları vardı hatta ekşisözlükte.
0
elektr10
(14.04.25)
Teorikte cinsellik dışı şeyler de olabilir. Pratikte ben görmedim, duymadım.

Onlyfans kullanmadım gerçi ama YouTube katıl çıkmadan önce youteberlar patreon’dan hesap açıyorlardı. Bir kısmının onlyfansı da vardı. Artık yok.
0
biseysorcaktim
(14.04.25)
cinsellik dışı hiç duymadım
0
gazozailacatmauzmani
(14.04.25)
Bizim milletin kafada o şekilde kodlanmış, bu saatten sonra değişmez.. Diyelim ki biri açtı, elinde tornavida foto attı. "Tornavidayı ne zaman g.tüne sokacaksın?" şeklinde mesajlar gelir, ustayı üzerler.

X, Youtube vs. bir sürü başka platform var. Buralardan KATIL butonu ile üyelere özel paralı içerikler yapılabilir veya herkese açıp, reklamlardan gelir kazanılabilir.


.
0
kartallar yuksek ucar
(14.04.25)
Hem evet hem hayır.

Konsept olarak sporcu/müzisyen vb profilleri de var. Youtube alternatifi bir fikirdi aslında. içeriklere erişebilmek için ücretli üyelik sistemi var. Ama şuan seks içeriği sunmayanlar çok azınlıkta.
Esas kitle seks ve pornografik içerikler. Tüketici kitlesi de keza aynı.

2021 yılında artık pornografik içeriklere yer vermeyeceklerini duyurmuşlardı ancak kısa süre sonra bu karardan geri döndüler.

Sonuç olarak; cinsellikle alakasız içerik paylaşanlar yok mu? Evet var ama çok sınırlı. Peki büyük çoğunluk kim? Seks içerikleri paylaşanlar.
0
ezkaza
(14.04.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.